Son Dakika
İlham YILDIZ
Gitmesek de görmesek de o coğrafya bizim ata ocağımız. Ecdadımızın Orta Asya’dan başlayan yolculuğu 1071 yılında Malazgirt Zaferi’nin ardından Anadolu’yu yurt edinmişiz.
Ama yazımızın başında ifade ettiğimiz gibi gitmesek de görmesek de o coğrafya bizim ata yurdumuz.
O ata yurdumuzun içerisinde yer alan Doğu Türkistan’da yaşananlarla ilgili kulağımıza gelen bilgiler var ki tüylerimiz diken diken olmuyor desek yalan söylemiş oluruz
İşte bu bağlamda önceki gün Uygur Akademisi tarafından hazırlanan 84 sayfalık Doğu Türkistan Raporu: Kültürel Asimilasyon ve Etnik Soykırım dosyası elime ulaştı.
Prof. Dr. Alimcan İnayet hocanın editörlüğünde genç Uygur araştırmacılarınından Memet Tohti Atawulla, M. Tanrıkut, Nureddin İzbasar ve Yalkun Uluyol ‘un destek verdiği rapor Doğu Türkistan’da yaşananlara bir nebze ışık tutmuş.
Mesela en son 1944 yılında bağımsız olan Doğu Türkistan görünmeyen güçler tarafından 2. Dünya Savaşının ardından 1949 yılında Çin’e bağlandı..
Ama bu verilmenin nedeni Doğu Türkistan’ın altyapı zenginliği mi diye düşünmeden edemiyoruz.
Gelelim rapordan ayrıntılara;
Rapora göre Şu ana kadar Doğu Türkistan’da tespit edilen maden türü 138 olup,
Çin’deki maden türünün yüzde 78’ini oluşturmakta.
Üretilen madenler ise Çin’in toplam üretiminin yüzde 85’ini teşkil etmekte. Rezerve bakımından krom, tuz, demir, bakır, silisyum, kurşun, pırlanta, altın, gümüş, kömür ve Uranyum bulunmakta.
Bunların çoğu Çin’de bulunmayan madenler…
Toplam petrol rezervi 60 milyar ton. Yine Çin’in toplam pamuk üretiminin yüzde 84’ü Doğu Türkistan’daki topraklarda üretiliyor…
Yine rapordaki iddialara göre milyonlarca insan toplama kamplarına kapatıldı. Bunlar yetmezmiş gibi, camiler yıkıldı. Mezarlıklar dahi yok edildi.
Rapora göre; doğum kontrol yasası ile her gün yüzlerce bebek anne karınlarından alınırken, köy ve kırsallarda yaşayan kadınlar dâhil olmak üzere bütün kadınların gebelik testi belli aralıklarla zorunlu bir şekilde yapılmış. Doğum yapmamaları halinde para ödülü, vergi indirimi gibi politikaları yürürlüğe sokulmuş. Kaçak olarak doğum yapanlara ise yüksek
miktarda para cezası verilirken, devletten maaş alanlar işten çıkartıldığı ve doğan çocukların
nüfus kaydı yapılmadığı raporda yazılı . Bölgede Çinliler ve Türkler ilkokuldan itibaren geçmişte ayrı okullarda eğitim görürken, 2005 yılından itibaren üniversitelerde, 2007’den itibaren ise ilkokullarda Türkçe eğitim dili olmaktan çıkartıldı. Bundan önce de Çince okullarda okuyan öğrencilere üniversite sınavında ek puan verilerek, Çince okumaları teşvik edilmiş. Bunlar rapordan gözüme ilişenler ama iddialar tüylerimi diken diken etti. İlerleyen günlerde diğer ayrıntıları da kaleme alacağım.
Bu durumda tek birşey diyorum:Turan illerinin yetim coğrafyası Doğu Türkistan.
Allah yar ve yardımcıları olsun.
KAYNAK : https://www.bursahakimiyet.com.tr/yazarlar/ilhami-yildiz-75/turan-illerinin-yetim-cografyasi-dogu-turkistan-16678.html?