İŞGALÇİ ÇİN YURT DIŞINDA DA DOĞU TÜRKİSTANLILARA BASKI VE ZULMÜNÜ DEVAM ETTİRİYOR

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

ABD. ve Batı dünyasının kendisine yaptığı sınırsız ekonomik yardım ve katkıları ile günümüzde kendisini imal eden sahibini öldüren Frankştayın’e dönüşen ÇKP. diktatoryasının kızıl pençesindeki Çin, tüm dünya’da, özellikle Türkiye ve Türkistan Cumhuriyetlerinde günden güne nüfuz ve etkisini arttırmaya devam ediyor. Türkiye ve Türkistan devletlerinde her bakımdan çok güçlenen ve etkili olmaya başlayan Çin Lobisi Türkistan ülkeleri ve Türkiye’de yaşayan Doğu Türkistanlı Aydın ve aktivistleri yıldırarak onların pasifize edebilmek için ilgili ülkelerle yaptıkları çeşitli güvenlik ve karşılıklı anlaşmaları kullanarak onları etkisiz hale getirmek istiyor. ÇKP Faşist ve işgal rejimi kendileri için düşman olarak algıladıkları bu aydın ve aktivistleri tamamen ortadan kaldırarak ebedi olarak yok etmeyi planlıyor. Çin’in Doğu Türkistan’daki insanlık dışı cinayetlerini kamu oyuna duyurmak için faaliyet gösteren aydınlar ve aktivistlere ve bu cinayetleri dile getiren ve ifşa edenleri ÇKP’nin Türkiye’deki güdümlü Sözde STK.larını ve kiralık elemanlarını kullanarak onlara göz dağı vererek yıldırmak suretiyle onları aklınca korkutarak kendi gücü ve etkisini göstermek ve onları susturmak istiyor. Türkiye’deki Çin yandaşı işbirlikçilerin faaliyetlerini ifşa eden ve onları eleştirerek tepki gösteren vicdanlı ve duyarlı aydın ve yazarları Yargıya şikayet ederek ,haklarında davalar açarak Çin işgal yönetiminin her vesile ile iddia ettiği ” Çin, sadece Doğu Türkistan’da değil,Türkiye’de ve Tüm Dünya’da güçlü ve etkilidir,bu tartışmasız gücünü her yerde gösterecektir !” söylemlerini gerçeğe dönüştürmeyi amaçlıyor.

ÇKP Merkez Komitesi 19 Mart 1996’de “Doğu Türkistan’da Ebedi İstikrarır Korunması Özel Toplantısında kabul ettiği 7 No.lu Çok Gizli Dereceli belgeyi harfiyen uygulamayı sürdürüyor. 10 maddelik bu gizli genelgenin 9 ve 10. maddesinde özetle şu ifadeler yar alıyor ;

1- Çin’in istikrarı ve güvenliği için en büyük tehdit Kazakistan ve Türkiyedir.

2-Çin yönetimi bu ülkelerdeki Çin aleyhtarı bölücü faaliyetleri başta Kazakistan ve Türkiye olmak üzere dünyanın her yanında her türlü önlemleri alacaktır.

3-Doğu Türkistan terörcü ve bölücü güçlerinin saldırılarının durdurulması ve yok edilmesi için bedeli ve karşılığı ne olursa olsun,her tedbiri alacaktır.

Çin Komünist yönetimi bu Talimatnamenin /belgenin gereklerini Türkistan Cumhuriyetlerinde derhal yerine getirmiştir. 2000’lı yılların başlarında bu ülkelerin bir gecede dönüşmüş eski Sovyet komünist yöneticilerinin de yardım ve fiili katkısı ile Doğu Türkistanlı ileri gelen aydın ve aktivistlere suikastlar düzenleyerek yerine getirmiştir.

1- 1930’lu yıllarda Türkiye’de eğitim görerek Doğu Türkistan’a dönen, Kaşgar’da Türk eğitim sistemini örnek alarak Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti zamanında modern okullar açan ve daha sonra Çinli işgalcılar tarafından diğer yüzlerce Türk aydınlar ile birlikte Kaşgar’daki bir Çin zindanında diri diri yakılarak kaledilen Şehit Eğitimci Mehmet Ali Tevfik’in Torunu bir yandan ticaret ile uğraşırken diğer yandan ülkesinin özgürlüğü ve bağımsızlığı için İnsan Hakları aktivisti olarak çalışan Abduşşekur Mehmet Ali Tevfik’i Nisan /2000’lı yılların başında bir gece yarısı Bişkek’teki evinden alarak kaçırmış ve bir süre sonra Urumçi’de işkencelerle katletmiş ve daha sonra cesedini ailesine teslim etmiştir.

2- Kırgizistan’da yaşayan resmi rakamlara göre 50 bin civarında yerel kaynaklara göre 200 bin civarında olduğu belirtilen Uygur Toplumunun ileri gelenlerinden ve Kırgizistan Milletler Asamblesi Üyesi iş adamı Nimet Abdulkadir Bosakov 2001 yılında evinin önünde uğradığı silahlı saldırıda öldürülmüştür.Katil ve katilleri hala yakalanamamıştır.

3- Kazakistan Uygur Kadınlar Birliği Başkanı insan Hakları aktivisti,Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Alma-Ata Kültür Merkezi Sorumlusu Dilberim Samsakova da 2002’de bir gece yarısı evinden kaçırılmış günler sonra cesedi Alma-Ata yakınlarındaki bir gölde bulunmuştur.Failler hala meçhuldur.

3-Kanada Vatandaşı iken,eşi ve çocukları ile birlikte eşinin ailesini ziyaret için Taşkent’e gelen Doğu Türkistanlı aktivist Hüseyincan Celil Haziran 2005’de Özbekistan Polisince tutuklanmış ve Çin’e teslim edilmiştir.Bu şahıs Urumçi’de yargılanmış ve gecikmeli ölüm cezasına çarptırılmıştır.Daha sonra kendisinin itirafçı olmuş ve yurt dışında yaşayan birlikte faaliyet gösterdiği Safdaş ve yoldaşları hakkında Çin’e bilgi vermesi ve jurnallaması sonucunda idam cezası önce müebbet daha sonra 20 yıl

Son Aylarda Türkiye’de Olanlar

Türkiye’mizde de son aylarda Doğu Türkistan meselesi ile ilgilenen,yazılar kaleme alarak yayınlayan duyarlı aydınlar ve yazarlar Çin lobisinin saldırılarına maruz kalıyor. Bu konuda yıllardan beri Türk dünyası ve özellikle Doğu Türkistan konusunda sürekli yazılar yazan Gazeteci-Yazar Yücel Tanay Çin’in güdümündeki bazı sözde STK.lar tarafından şikayet edildi ve yargı önüne çıkarıldı.

Ayrıca,Çin Nazi Kamplarında tutulan ailesi ve yakınları için Türkiye’de anayasal ve demokratik haklarını kullanarak yapılan barışçıl ve yasal protesto eylem ve faaliyetlere öncülük yapanlar ve Çin’in gözünü batanlar hakkında Terör Örgütlerine üye olmak iftirasını içeren düzmece dosyalar verilerek gözaltına alınmaları ve sorgulanmalarına sebep oluyor.

Bunlardan biri de geçtiğimiz hafta sonu evine yapılan baskınla göz altına alınan Doğu Türkistanlı aktivist İhsan’dir.

Ekrem’e yapılan Silahlı Saldırı

PROF.DR.İLYAS DOĞAN : TÜRKİYE’DEKİ ÇİN LOBİSİ UYGUR AKTİVİSTLERİ YILDIRMAK İSTİYOR