ÇKP ÜYESİ VE ROL-MODELDİLER, AMA UYGUR OLMALARI ONLARI CEZADAN KURTARAMADI

Çin işgali altındaki Doğu Türkistan’da son yıllarda bilime ve topluma olan katkıları ile bilinen ve uluslar arası toplumda tanınmış kendi sahalarında öncü ve Lider bilim insanları Prof.Dr. Taşpolat Tiyip,Prof.Dr. Halmurat Gafur,Prof.Dr. Rahile Davut ve ünlü ozan Abdurrahim Heyit başta yüzlerce bilim insanı şair yazar, sanatçı, ozan,sporcu Çin’in Nazi tipi toplama kamplarında hapiste.Bunlardan Yer biliminde(Coğrafya’da) uluslar arası ödüller kazanmış Pro.Taşpolat Tiyip 2 yıl gecikmeli idama mahkum edildi. Ünlü tip adamı Dilmurat Gafur ile ünlü Antroplog Rahile Davut ise 2017’den beri kayıp durumda.Hayatta olup olmadıkları bilinmiyor ve hakkında hiç bir açıklama yok.Bunlar hakkında en dikkat çekici olan husus ise, Çinli işgalcıların bu insanları Ülkeye ve dünyaya azınlıklardan öne çıkan rol-Modeller olarak lanse etmesi idi.Diğer önemli bir husus ise bunların hepsinin Çin Komünist Partisi Üyesi olmaları.Ancak,bütün bunlar onların ÇKP Faşizminin Çinli olmayan ve azınlık olarak tanımladıkları Müslüman Türkleri toptan yok etme uygulamalarından kurtulmalarına yetmedi.Onların diğer azınlıklar gibi etnik Türk ırkına mensup olmaları bu tanınmış aydınların cezalandırılmamaları ve idama mahkum olmalarını kurtaramadı. ÇÜNKÜ BUNLAR MÜSLÜMAN VE TÜRK’TÜLER !

Doğu Türkistan ve Uygur Türkleri konusundaki çalışmaları ile tanınan bir bilim insanı Derren Byler’in CNN.international’da yayınlanan bu araştırma yazısının Türkçe tercümesini aşağıda bilgilerinize sunuyoruz.(UYHAM)

Prof. Dilmurat Ghpur ve Prof. Tashpolat Tiyh için 2 Şubat'ta Almanya'da Özgürlük isteyen protestocular.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Uygur Kanaat önderi , Çin Komünist Parti üyesi ve Sincan Üniversitesi eski Rektörü Prof.Dr,Taşpolat Tayyip(Tiyip) 2017’de aniden ortadan kaybolduktan bir süre sonra, gizli bir duruşmada 2 yıl tecilli ölüme mahkum edildiği açıklandı. Çin Yargısı kendisini etnik “ayrılıkçılık” ile suçluyor ve devlet sınnı bazı belge ve filimlerini sızdarmakla itham ediyordu. Çin devleti buu ünlü coğrafya profesörünün tutuklanmasına ilişkin hiçbir açıklamada bulunmadı.

Diğer Uygur aydınlarından yüzlerce kişi gibi , hükümet de onu ortadan kaldırmakla suçlanarak tutuklanarak Toplama kamplarına hapsedildi.

Prof.Dr.Tayyip’e verilen iki yıl gecikmeli idam cezasının infazı süresinin tarihi yaklaşırken, Uluslararası Af Örgütü , infazının yapılmaması konusunda Çin yönetimini uyardı .Ayrıca dünyanın dört bir yanından 1000’den fazla bilim adamı , Amerikan Coğrafyaciler Birliği öncülüğünde ortak imzalı bir mektup hazırladılar. Bu mektubu Çin Cumhurbaşkanı Xi Jinping’e ileterek Prof.Dr. Tiyip’in idamının kaldırılması ve kendisinin serbest bırakılmasını talep ettiler. Tiyip’in öğrencileri ve akrabalarının bize söylediklerine göre , Tiyip, Uygurların Çin sistemi içinde nasıl başarılı olabileceğinin bir modeli olarak kabul edildi. Uzun süredir Çin devlet için çalışan bir bilim insanı olarak akademik hayatının küresel çapta başarı örnekleri ile dolu olduğunu ve aynı zamanda kendisinin bir Kanaat ve Cemaat önderi olduğunu ve hayatını kendi toplumunun refahı ve mutluluğu için adamış bir idealist bilim insanı olduğunu belirttiler.

Aktivist, Çin’in Uygur etnik kimliğine karşı 'savaş açtığını'

Prof. Dilmurat Ghpur ve Prof. Tashpolat Tiyip için 2 Şubat’ta Almanya’da yaşayan Uygur Türkleri onların serbest bırakılıması ve özgürlüklerinin iadesi için bir protesto gösterisi tertip ettiler. Yapılan konuşmalarda Çin yönetiminin Han memurlarını kırsal Uygur çiftçilerinin evlerine yerleştiren “Aile Olmak” kampanyası başlattığında , Tiyip, kampanyanın kent seçkinleri ve köylüler arasında daha güçlü ilişkiler yaratacağına inandığını belirtti. Onun gibi akademisyenler , devlet medyasında “iki taraf “ olmakla suçlanıyor – Partiyi kamuoyunda destekliyor, ancak özel olarak baltalıyorlardı.Desteklediği politika aslında, uzmanların Müslüman çoğunlukta Uygur nüfusunu sınama girişimi olduğunu söyleyen Çin hükümeti tarafından 2014 yılında başlatılan daha geniş ve uzun vadeli bir kampanyanın parçasıydı.ABD Dışişleri Bakanlığı’na göre son hükümet politikaları 2 milyona kadarUygur ve diğer Müslüman azınlıkları “yeniden eğitim” kamplarında tutukladı.Kamplarda, tanıklar gözaltındakilerin geçmiş İslami uygulamaları kınamaları, Komünist Partinin propagandası ve Çin dilinde zorunlu derslerle öğrenmeleri gerektiğini söyledi .

Çin, CNN probunu gözaltı kamplarına atmaya çalışıyor

Video oynatmakAktivist, Çin’in Uygur etnik kimliğine karşı ‘savaş başlattığını’ söylüyor 04:49Tiyip’in tutuklanmasından ve cezalandırılmasından kısa bir süre sonra, “Ders Kitaplarının İçindeki Arsa” başlıklı devlet yapımı bir film, Uygur dili müfredatını derlerken Uygur edebiyatından elde edilen malzemelerin yanlış oranını kullanmakla suçlandığını söyledi.Hükümet kurallarına göre, kitapların kaynak materyali sadece% 30 Uygur olabilir – geri kalanı, Çin kaynaklarından ve Batı kaynaklarından küçük bir kısmı ile çevrilmiştir. Bunun yerine, iddia edilen ayrılıkçıların bazıları Uygur edebiyatındaki müfredatın% 60’ını karşıladılar.Film, bu tür pedagojik “suçların” ciddiyetini göstermek için Sincan’daki sınıflardaki Uygurlu öğrencilere gösterildi . Çin’de üretilen tüm Uygur edebiyatının devlet Kültür Bakanlığı tarafından sansürlendiğini ve onaylandığını unutmayan film, Uygur aydınlarının aldığı kararların “ayrılıkçılık amacıyla” ve “teşvik edici” amaçlarla “komplo ve yıkıcı faaliyetler” olarak kabul edilmesi gerektiğini açıkladı. etnik nefret. “Film ayrıca, Uygur edebiyatının önemini vurgulayarak ve Çin içeriğini vurgulayarak, Uygur eğitim müfredatının Uygurlu öğrencilerin zihinlerini “ciddi şekilde zehirlediğini” ve şiddet içeren terörizm ve ayrılıkçılık gibi “sonsuz suçlar” ürettiğini belirtti.Tiyip’e yakın olanlar bu tür suçlamalardan alındığını duyduklarında şaşkınlığa uğradılar. Birçok kişi onu bir coğrafyacı ve entelektüel lider olarak tanıyordu. Uygur görüşmelerinden Tiyip’in gizli “ikinci yüzü” hakkında spekülasyon yapmalarını istediğimizde kimse tutuklanmasının arkasındaki mantığı açıklayamadı. Bunun yerine karakterini ve başarılarını tekrar tekrar onayladılar. Uzun bir aradan sonra öğrencilerinden biri şöyle dedi: “Düşünebildiğim tek şey, okul toplantılarına başlamadan önce, kamuya açıklamalarına Uygur dilinde kısa bir selamlama ile, genellikle 30 saniyeden daha kısa bir süre için başlaması. akıcı Çince. Belki de bu yüzden (o alınmıştır).Tiyip’e büyük ölçüde kültürel lider olarak rol alması nedeniyle askıya alınmış bir ölüm cezası verilmesi olasıdır. Son raporlarda görüldüğü gibi, Uygur dilinde ve mirasla gurur duyan Uygur halkı rakamlarının Partiye sadakatsizlik gösterdiği düşünülmektedir. Sadece Uygurca’da konuşmak, etnik gururun bir göstergesi olarak görülür. Belki de Tiyip, Uygur profesörlerinin Uygur’da ders vermesine ya da Uygur metinlerini atamasına izin vermiştir.Kapalı duruşmasının dışında kimse Tiyip’in ne ile suçlandığını tam olarak bilmiyor. Açık olan, Sincan “yeniden eğitim” sisteminin Uygur toplumunu, Uygur kültürel düşünce ve inançlarını sistematik olarak ortadan kaldırmayı amaçlayan, devlet odaklı bir kampanya olan soykırımın eşiğine ittiğidir. Böyle bir sürecin kilit bir bileşeni, yerli halkın etkisinin ortadan kalkmasıdır.

CNN, Tiyip’in davasıyla ilgili yorum ve bilgi almak için Sincan hükümetine ulaştı.

Darren Byler, ABD’deki Washington Üniversitesi’nde sosyo-kültürel antropolojide öğretim görevlisidir. Araştırmaları Uygur tasfiyesi ve kültürüne odaklanıyor. Amy Anderson, Kuzey Amerika merkezli bir Uygur aliminin takma adıdır. Misilleme korkusuyla ismini vermedi. Bu yorumda ifade edilen görüşler kendilerine aittir.

Kaynak : https://edition.cnn.com/2019/10/26/opinions/tashpolat-tiyip-xinjiang-uyghur-opinion-intl-hnk/index.html