Nusret Gani Hanıma,Doğu Türkistan ile ilgili bu etkin çalışmalarından dolayı işgalçı Çin, diğer sekiz milletvekili arkadaşı ve bu konuda araştırma ve çalışmalar yapan bazı araştırmacıların içinde bulunduğu 8 ingiliz vatandaşına Çin’e vize yasağı koydu ve bazı yaptırımlar uyguladığını ilan etti.
Vicdanlı ve insan haklarına duyarlı bu Müslüman asıllı İngiliz politikacı ve Milletvekili Nusret Gani Çin’in bu yaptırımlarına aldırmadı. Çin’in aklınca kendisine verdiği sözde ceza ve yaptırımlar tam tersine kendisinin bu konudaki mücadele azmini daha da kamçıladı ve kendisinin doğru yolda olduğunu bir kez daha inandı. Mazlum Doğu Türkistanlı Kardeşlerine olan ilgisi ve katkısını bir kaç kat daha arttırdı. Uygurların haklarını korumak, Çin’in soykırım uygulamalarını ifşa etmek ve bu suçlarını sona erdirmeye yönelik çalışmalarda bir adalet savaşçısı olarak Uygur halkının değerli bir dostu ve kahramanı oldu.Mazlum ve mağdur Doğu Türkistanlı Dindaşlarının hayır dualarını ve teşekkürlerini yer aldı.
Nusret Gani ve İngiliz Parlamentosu’ndaki “Soykırım” Kararı
İngiliz Parlameneto’sunun Müslüman Milletvekili Nusret Gani Hanım, Soykırım kararının onaylanacağı okurumun yapılacağı 22 Nisan2021 Perşembe günü öğleden önce Doğu Türkistanlıların Parlamento önünde düzenlediği küçük çaplı gösteriye de katılarak onlara desteğini bir kez daha göstermiştir. Nusret Gani Hanım,başına giydiği Uygur hanımlarına özgü Doppası (başlık -baş giyimi) omuzunda Uygurların el tezgahlarında dokuduğu ipak şal(etles-Atlas) olduğu halde İngiltere Parlamentosunda önünde Doğu Türkistanlılar ile birlikte Çin’in insanlık dışı cinayetlerinin Soykırım olarak tanınması için ve bu konuda Milletvekillerini bilgilendirilmesi amacı ile düzenlenen küçük çaplı gösteride veciz bir konuşma yapmıştır. Gösteriye katılan diğer İngiliz Milletvekili arkadaşları ile yaptığı konuşmasında Çin’in Doğu Türkistan’daki Müslüman Türklere yönelik, baskı,zulüm ve insan hakları ihlallerinin insanlığa karşı işlenen bir suç olduğuru tekrarlamış ve Milletvekillerinin tamamının bu yasa tasarısına olumlu oy vermesi gerektiği ifgade etmiştir. Ayrıca kendisi Soykırım Tasarısını hazırlayan Milletvekillerinin öncülerinden birisidir. Keşmirli dindaşımız bu değerli ve duyarlı ve etkin çalışmaları ile tarihe not düşmüş ve b u cesur ve yiğitçe tavrı ile Doğu Türkistanlıların kalbinin derinliklerinde yer almıştır.
Doğu Türkistan’ın batıya açılan kapısı ve en yakın komşusu Keşmirli Müslüman İngiliz Milletvekili Nusret Gani Doğu Türkistan davasını güçlü şekilde destekleyen diğer bir çok Milletvekili ve diğer Batılı politikacılardan biraz farklı bir kişilik sergiliyor. Bunlardan en önemlisi kendisinin İngiltere yerleşmiş göçmen bir aileden gelmesi ve Müslüman bir siyasetçi olmasıdır. Ayrıca, bir Müslüman bir hanım olması de diğer bir farklı yönüdür. Ana vatanı Keşmir’in Hindistan ve Pakistan tarafından paylaşılması ve Hindistan’in işgalindeki Jammu-Keşmer’de Çin’in Doğu Türkistan’da uyguladığı devlet terörü uygulaması elbette bu mazlumlarla dayanışma içerisinde bulunmasını etkilemiştir. İşgalci Hint yönetimi bugün işgalindeki Jammu-Keşmir’e Keşmin nüfusunun nerede ise yarısı kadar Hint Ordusunu bu ülkeye konuşlandırarak Müslüman Keşmir halkını boğmaya çalışmaktadır.
Nusret Gani’nin Doğu Türkistan’a Olan Dostluğu,İlgisi ve Nedeni
Nusret Gani’nin ana vatanı 3’e bölünerek paylaşılmış Azat Keşmir Doğu Türkistan’in batıdan en yakın komşusu ve batıya açılan kapısıdır. Uzun tarihten beri Türk Milletinin bularak dünyaya hediye ettiği ipek yolunun güzergahı üzerindeki bu güzel ülke insanları ile Doğu Türkistanlı dindaşları ve komşuları ile sürekli bir ticari,ve kültürel ilişkiler Çin işgaline kadar devam etmiştir. En önemlisi Doğu Türkistanlılar hacca bu ülke üzerinden gidiyordu. Mao’nun ölümünden sonra yaklaşık 40 yıl sonra ilk Doğu Türkistanlı Hacı adayları kafilesi benim de hac yaptığım 1985 yılında yine Azat Keşmir üzerinden Suudi Arabistan’a gelmişlerdir. Onlarla haftalarca birlikte olmuş ve vatan hasretini bir parca olsun gidermeye çalışmıştım.
Ayrıca, Keşmir Doğu Türkistan’a çok yakın ve sınırdaş. Kaşgar’a uzuklığı 300 km.mesafede bulunmaktadır. Yüksek rakımlı Aksay Platosu üzerinden bizim yakın sınır komşumuzdur.
Keşmir Hintli Racaların yönetimi altında iken,1540 yılında Yarkent Saidiye Hanlığı Keşmir’i fethetmiştir. Saidiye Hanlığı Hükümdarı Abdurreşit Han Baburşah’in bile almayı başaramadığı dünyanın damı sayılan Himalayaların eteklerindeki bu güzel ülkeyi fethederek Hindulardan kurtarmış. Ama, kendi ülkesine bağlamak yerine Hindli Raca’yı kendisine biat ve bağlayarak idaresine vermiştir. Keşmir konusunda hikaye uzun. Ama biz esas konumuza dönelim.
Keşmir Doğu Türkistan yakın ilişkileri her iki ülkeyi de derinden etkilemiş ve derin izler bırakmıştır. Benim Memleketim Yarkent’te Keşmir Koçası (sokağı)bulunmakta ve bizim evimizin bulunduğu Orda Östeng( Sarayın=Hanlığın açtırdığı su kanalı) bölgesinde Döng Mahalle(Yukarı Mahalle )’in bir diğer adı de Keşmir Mahallesi idi. Burada bir çok Keşmir’den geldiği bildirilen ancak Uygurca konuşan komşularımız de yaşıyordu. Ben bu Keşmirli Ailelerin çocukları ile İlk okul’da beraber okumuştum. Ayrıca Keşmir’de de Yarkent Mahallesi ve Yarkent sarayı(Kervansarayı-Ticaret Hanı) de bulunmaktadır. Ayrıca, Keşmir’de günümüzde yaşayan yüzlerce Uygur Türkü aileler de vardır. Bu uygurlarımız TRT’nin bir belgesinde de yer almıştır.
Doğu Türkistan konusunda yıllardan beri aktif olarak çalışan ve dün kabul ediler Soykırım yasasının çıkarılmasında önemli roller üstlenen Nusret Gani Hanım de Azat Keşmir’den göç etmiş bir ailenin kızıdır. Kendisi yıllardan beri Çin’in Doğu Türkistan’daki soykırım cinayetlerini çok aktif biçimde gündeme getiriyor. Uygur Türkleri konusunda çok duyarlı. Bu konuda adeta çırpınıyor. Avam kamarasında onlarca kez söz aldı ve Çin zulmünü anlattı ve gündeme taşıdı. Sosyal medyada sürekli aktif ve kendisi Çin’in adeta Doğu Türkistan’daki baskı zulüm ve soykırım cinayetleri ile insan hakları ihlalleri ile adeta savaşıyor. İngiliz ve dünya medyasına Doğu Türkistan ile ilgili raportajlar veriyor ve Çin’i insan hakları ihlallerinden dolayı sürekli kınayarak tepki gösteriyor ve diğer mazlum toplumların çiğnenen hak ve hukukları konusunda da açıklamalar yapıyor.
Kendisinin bu çalışmaları ile ilgili haberler de yaptım ve yayınladım.
Bütün bunları göz önüne aldığımızda bu Milletvekili Hanımefendi’nin kendisini bu kadar samimi bir şekilde adeta kendisini yırtarcasına ortaya atarak gösterdiği bu yiğitçe fedakarlık ve Uygur Türkleri ilgisinin temelinde mutlaka bir akrabalık veya kan bağı olduğunu düşünüyorum. Nusret Gani Hanım aynı zamanda bir mümine olarak elbette bir dindaşımızdır. Ama ben kendisinin bu Doğu Türkistan ilgisinin temelinde dindaşlığının yanında bir de kan ve akrabalık bağı olduğunu düşünüyorum.
Özellikle etnisite ve Kan bağı çok önemli . Çünkü, yaratılış Allah’ın takdiridir. Ben bu etenisite bu tür kan bağına göre şekillenen ve gelişen ve bir çok olaylara bizzat şahit oldum. Akrabalık ve kan bağı de elbette önemlidir ve hayatımızın bir gerçeğidir.
İngiltere’deki Uygurlar eğer Bu Milletvekili Nusret Gani ve ailesi ile tanışıp bu meseleyi konuşurlarsa belki süprizlerle karşılaşabileceğin tahmin ediyorum. Çünkü, yaratılmanın bir gerçeği olan kan bağı çok önemlidir.
Keşmir asıllı Müslüman İngiliz Parlameneto üyesi Sayın Nusret Gani Hanimefendi’nin bu tarihe not düşen çalışmaları ve değerli katkısı mahzun yüreğimizde ebediyen yaşayacak ve minnetle yad edilecektir. Kendisine biz kardeşlerine olan ilgisi ve devamıza katkısı için bir kez daha teşekkür ediyorum. Allah kendisinden ve onu yetiştiren ailesinden razı olsun.
Not : Samet Abdullah’ın sosyal medya paylaşımından yaararlanılmıştır,