Son Dakika
05 Şubat 1997 Gulca olayları son bağımsız Doğu Türkistan Cumhhuriyeti’nın başkenti Gulca’da bağımsızılığının sona erdirilimesinden 48 yıl sonra gerçekleştirilen tarihi bir hadisedir. Gulca halkının hürriyet ve bağıımsızlık duygularının hiç yok olmadığını ve yok olmayacığnı dünya’ya isbat ettiği bir olaydır. Gulca olayaları Kahraman Uygur Türklerinin gasbedilen çalınan haklarını kahramanca ve cusurca talep ettiği bir tarihi dönemeçtir.05 Şubat 1997 olayları Doğu Türkistan Türklerinin hürriyet ve bağımsızlık ateşinin tekrar yalkunlandığı ve Doğu Türkistan Milli bağımsızlık hareketinin ilk kez Türkiyi ve uluslar arası topluma açık ve net şekilde duyurulmasını sağlamıştır.
05 ŞUBAT /1997 : BASKI,ZULUM,VE FAŞİST ETNİK ÇİN ASSİMİLASYON UYGULAMALARINA KARŞI KAHRAMAN DOĞU TÜRKİSTAN HALKININ CANLARI PAHASINA ORTA KOYDU ONUURLU BİR TEPKİ VE MİLLİ BAĞIMSIZLIK MÜCADELESİNİN SEMBOLÜDÜR..!
ŞEHİTLERİMİZİ MİNNET VE ŞÜKRANLA BİR KEZ DAHA ANIYORUZ
Hamit Göktürk / Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)
Gulca şehri ve coğrafi önemi
Doğu Türkistan’ın İli Vilayetinin merkezi Gulca şehri Doğu Türkistan’ın Cungarya havzasının güney batısında yer yer en büyük şehirlerden biridir. Kazakistan sınırına 300 km.uzaklıktadır. Gulca adı Gül adından gelmiştir. Gulca ismi, gül’ün kendisine mensup olduğu ( bir çeşit mensubiyet) anlamını vermektedir.
Doğu Türkistan’ı tam ortasından ikiye bölen Tanrı dağlarının kuzey eteklerinde yer alması nedeniyle bol yağış alır. manzarası,bitki örtüsü ve verimli ve bereketli toprakları ile ünlüdür. Tanrıdağlarının kuzey yamaçlarındaki yultuz ve Tikes yaylalarının bitimiinde yer alır. Bol ve verimli otlakları ile hayvancılık için çok elverişlidir.Aynı zamanda bol yağış alması ve bol su kaynakları ile bir tarım ve tahil ambarıdır.Gulca Uygurlarının bir meşhur söylemi bunun önemini vurgular ; “Tarancılar küzde uruk saçıdu.Ertisi yıl yazda orma orudu = Tarımıcılar güzün topraklarına tohumu atar.bir daha hiç uğramaz. Ertesi yılın yazında hasatlarını kaldırmaya ancak,gelirler”
Hayvancılık da çok önemli olup,milyonlarca büyük ve küçük baş hayvan yetiştirilir.
Stratejik ve Tarihsel önemi : Gulca, Doğu Türkistan’ın batı’ya acılan yegane kapısıdır.Ticaret,kültür,bilim ve bir sanaat merkezidir. Çağatay Hanlığı zamanında çok önemli bir merkez haline gelmiştir.Çağatay Hükümdarı Tuğluk Timur Han zamanında 160 kişi bir günde ihtida ederem müslümlığı seçmiştir.Tuğluk Timur Han’ın mezarı da halen Gulca bölgesindedir ve halkın ziyaret ettiği bir makam olarak hala önemini korumaktadır. Cungarya bayan escort istanbul bölgesinin en önemli şehri olan Gulca’da ilk Çin istilası tamamlandıktan hemen sonra Çin işgal Ordusu komutanlığı batı bölgesinin en büyük askeri garnizonu ve karargahını (Garbı Tutuk Mahkemesi ) bu şehre kurmuştur. Çarlık Rusyası Türkistan Hanlıklarını bir bir yıkarak bu coğrafya’ya hakım olduktan sonra bu şehir çok daha fazla önem kazanmıştır.1759’daki ilk Çin istilasında Çin Ordusu iki kola ayrılmış,kuzey kolu Cungarya havzasını, güney kolu ise,Tarım havzasını istila etmiştir.
Cungarya bölgesini istila eden Mançur- Çin işgal Ordusu bu bölge’de büyük katliamlar yapmıştır.Katliamlardan canını kurtarmak isteyen Müslüman Türk halkı toplu halde bölgeden göç etmiş ve bugünkü Kazakistan,Kırgizistan ve Özbekistan’a yerleşmiştir. Bölge tamamen boşalmış ve insansız kalmıştır. Bunun üzerine Bölgeyi işgal eden Çin ordusu askerlerinin beslenme,barınma ve diğer ihtiyaçalarını karşılanması için bölge’ye ilk göçmen yerleştirme uygulaması başlatmıştır. Merkezi Çin’in çok uzak olması ve batılı sömürgecilerle boğuşan Çin imparatorluğu binlerce çinli göçmenin göç ettiriilimesi için yeterli maddi kaynak olmadığı için çok mahdut sayıda etnik Çinli göçmeni,Doğu Türkistan’a yakın bölgelerden zorla göç ettirerek, Çin sınırındaki Kumul’dan başlayarak Çin askeri garnizonlarının bulunduğu şehirlere yereleştirmiştir. Ancak, Çin işgal ordusu en büyük göçü Tarım bölgesinde yaşayan Müslüman Uygur Türklerini zorla göç ettirerek gerçekleştirmiştir. Özellikle Çin işgaline en çok tepki gösteren Hoten,Yarkent,Kaşgar ve Turfan şehirilerinden olmak üzere 12 bin aile (yaklaşık 100 bir kişi) yi çok ağır şartlarda yayan olarak çocuklar,kadınlar,yaşlıları zorla yürüterek aylarca süren bir meşekkatlı yolculuk sonucunda Gulca ve civar bölgelere yerleştirmiştir.Yolculuğun bu kadar uzaması,Tanrı dağlarının gecit vermemesi dolayisiyledir.Göçler yüksek Tanrı dağları dolaşılarak, Kaşgar-Aksu-Kuçar- Korla- Turfan ve Urumçi’ yolu takip edilerek Cungarya havzasına geçilmiştir.Burada de da aynı yol Tanrıdağları paralelinde ikinci kez batı’ya doğru ikinci kez katedilerek iskan bölgelerine ulaşmıştır.Yolda açlıktan, susuzluktan çöllerdeki uzun yolcuklardan bitap düşenler,yorulanlar ve hasatalananlar vahşice ve acımasızca Çin işgal askerlerince öldürülmüştür.
Bu zorunlu göç’ten Çin işgal yönetimi stratejik olarak çok yararlanmıştır. Şöyle ki ;
1. Tarım bölgesindeki halkın Çin işgaline karşı direniş eylemleri bu şekilde göç ettirilerek yerlerinden yurtlarından edilerek kırılmış ve bastırılmıştır.
2. İnsansız ve ıssız kalan Cungarya bölgesi yeni göç ettirilenler tarafından eski canlığına kavuşturulumuştur.
3. Çin işgal yönetimine vergi verecek ve gelir sağlayacak bir toplum oluşturulmuştur.
4. Çin işgal askerlerinin ve ulaklarının(At,katır ve diğer hayvanlarının)beslenmesi için gerekli gıda,meyva,sebze ve et ihtiyacı karşılanmıştır.
5. Bölge mamur hale getirilmiş canlandırılmıştır.
Gulca bölgesi adeta Doğu Türkistan’ın bir küçük örneği konumundadır. Doğu Türkistan’ın bütün şehir ve bölgelerinden buraya göç ederek yerleşenler vardır. Yerleşim bölgeleri,buraya yerleşen insanların geldikleri bölgelerin ve Cemet(Camaat-Büyük aile yanı Anadolu’daki aşiret kavramının eşdeğeri ) adlarını almıştır. Örneğin Turfanyüzü(Turfan’dan gelen yüz aile) Celilyüzü(Celil Camaatı) Tohtı yüzü(Tohtı ailesi) veb.gibi
Bu göç hadisesi, bir çok hikaye, destan ve Uygur Türklerinin,onların sergerdelerinin kahramanlıkları konu alan halk edebiyatının şekillendirmiştir. Göç göç destanı, Nazüğüm Destanı, Sadır Palvan(Pehlivan) Hikayesi ve binlerece acıklı ve dramatik menkibeler ve halk koşaklar günümüzde de tazeliğini ve önemini korumaktadır.Bu zorunlu göç hadisesine ait bir çok romanlar,hikayeler yazılmıştır. Bu konuda filimler dahi yapılmıştır.
Gulca aynı zamanda Doğu Türkistan’ın batı’ya açılan tek ve çok önemli kapısıdır.Özellikle Türk-Sib( Mokovayı,Kazanı Ufayı Türkistana bağlayan, ve Türkistan coğrafyasını de Sibirya yolu ile Uzakdoğuya ta Mançurya ve Çin’i ırtıbatlandıran) demir yolunun 1880’lı yıllarda faaliyete geçmesi ile çok önem kazanmıştır.Ticari malların daha ucuz ve daha çabuk taşınması Doğu Türkistan’ın zengin tarımsal mamulları ile hayvan ürünleri,yün,deri,hayvan bağırsağı. Ve Rus halkı için çok zaruri bir ihtiyaç ve soğuk kışlarda ayağa giyilen,yünden mamul olan Pime yapımı için gerekli Kigiz(Keçe) ve bazı geleneksel el sanatlarının canlanmasına ve dolayisle ekonomik gelişmeleri de beraberinde getirmiştir.
Ayrıca,tarım ve hayvansal mamulların işlendiği atölyeler ve geleneksel zanaatların modern sisteme dönüşmesi bu şehirde büyük bir ekonomik gelişme ve canlılık meyedana gelmiştir.Çin’de daha modern deri işleme Fabrikası yok iken,Musabay Kardeşler 1905 yılında modern deri Fabrikasını Gulca’da kurmuştur.Almanya’dan siparişle aldıkları deri fabrikasının modern makinalarını Alma-Ata’ya kadar trenle getirmişler ve buradan da kamyon ve hayvanların çektiği arabalarla Gulca’ya naklederek kurmuşlardır.Doğu Türkistan’da ilk elektrik santralı bu Fabrikanın çalıştırılabilmesi için Gulca’da kurulmuştur.
Gulca şehri, eğitim ve kültür yönünden de bir ilk merkez ve mektep olmuştur.Türkistan ve İslam dünyasının ikinici Endülüs’u olarak anılan ve yüz yıllarca İslam dünyasını aydınlatan alimler yetiştiren Buhara Medreselerinin zamanla önemini yitirmesi ile yerini Kazan ve Ufa medreseleri almıştır. 19,yüzyılda Türkistan coğrafyasında başlayan ceditçilik hareketi ve eğitim öğretimde yenileşme hareketleri bu şehirden başlamıştır.Özellikle İslam dini eğitiminde öne çıkan ve modern ve müsbet bilimlerini de öğretildiği Kazan Medreselerinde öğrenim gören din adamlarının ilk durağı bu şehir olmuştur.Rejimin takibine maruz kalan Türkistan ve Kazanlı alimler ve aydınlar,kardeş bildikleri Doğu Türkistan’a iltica etmişler ve ilk durakları Gulca olmuştur. Burada açtıkları modern tarzda eğitim veren ve tarih,çoğrafya matematik ve Hendese(Geometri) derslerinin de okutulduğu bir çok okullar açmışlardır. Doğu Türkistan’in en önde gelen aydın vatanperver sanayici ve tüccarlarından olan Musabey Ailesini ve modern ve milli eğitimin öncüleri Musabay kardeşlerin eğitim konusundaki tarihi hizmetlerini bir kez minnet ve şükranla yad ediyorum.(devam edecek)
BENZER HABERLER