Son Dakika
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)
Çin işgal yönetimi,geçen ay aldığı bir kara ile Müslüman Uygur Devlet memurlarının Türkler ile Selamlaşmlaları ve radyo ve Tv.larda program yapanların Esselamünaleykum kelimelesini kullanmasını yasaklamıştı.
Çinli işgalcılar bu kez “Dini Radikalizmle Mücadelenin 75 maddelik Özeti” adı ile yayınladıkları bir Yasaklar Menzumesi “ ile devlet memuru olarak çalışan Müslüman Uygurların halkla tokaşmasını yanı iki eli ile Musafaha yapmalarına yasak getirmiş bulunuyor. Çıkarılan bu Yasaklar Menzumesi’nin 8.maddesinde “Komünist Partisi üyesi olan Devlet memurlarının başkaları ile dini ritüel içeren yanı 2 eli ile tokalaşmasını “Dini Radikalızmin En Belirgin Alameti” olarak tarif etmekte ve şöyle devam etmektedir , “ Etnik Uygur memurları dışlamak,onlarla sosyal ilişkileri kesmek(gidip gelmemek)kız alıp vermemek(akrabalık ilişkileri kurmamak)onlar Hastalanınca ziyaret etmemek de radikalizminin örnekleridir.”
İşgalcı Çin’in bu akıl almaz ve gülünç bu Tokalaşma yasağı diasporada yaşayan Uygur aydınlar ve insan hakları aktiviistlerince çok sert tepki ile karşılandı,
Uygur Aydınlarının bu uygulama ile ilgili görüşleri şöyle ;
Abdulaziz (Türkiye’de yaşıyor ) Çin işgal yönetimi Uygur toplumu ile devlet memuru yaptığı Müslüman Uygurların aralarının bozarak,böyle engeller çıkarıp bir birlerilerinden koparıp uzaklaştırmak suretiyle onları “Aşiri Dini Radikalizm ” ile mücadelenin ön cephesine sürmek istiyor.Zaten zayıf ilişkiler içinde olan ve işbirlikçi olarak yaftalanan etnik Uygur memurları toplum ile karşı karşıya bırakarak,ilişkileri daha zayıflatmak ve bir birlerine düşman yapmayı hedefliyor. Uygur toplumunun işgal yönetimi adına kendilerine zülmeden ve baskı uygulayan devlet bayan escort istanbul memuru olan Uygurlara karşı kin ve nefret duygularını arttırmak ve onlardan bu Memurlara güvenmemeleri ve onlardan sürekli korkmalarını istiyor.Velhasıl, Çin işgal yönhetimi Uygur toplumunu Uygur yöneticilere karşı kin ve nefret duygularını arttırmak ve aralarına psikolojik bir duvar örmeyi hedefliyor. Çin’in bundan esas amacı şudur ; Müslüman Uygurları bu ve benzeri sinsi ve insanlık dışı yöntemlerle daha da parçalamak ve kendi aralarında kapıştırmak ve kavga ettirmek istiyor.Uygurlar kendi aralarında çekişirken diğer yandan kendilerinin assimilasyon ve soykırım uygulamalarını rahatça sürdürmek istiyor.
Mehmet Tohti (İnsan Hakları aktivisti ve siyasi Analizici-Kanada Uygur derneği eski başkanı)
İşgalcı Çin’in bu yeni uygulamadan amacı,Uygur Türklerini topyekün bir siyasi isyana ve başkaldırıya zorlamakatır.Müslüman Uygurları kırşkırtarak onları zorla ve açıkça tepki göstermeye zorlamanın açık ve net kanıtıdır.
Çin yönetiminin esas niyetini şöyle sıralayabiliriz ;
– Haksızlıklar ve kanunsuzluklar yaparak Uygur Türklerini bir birlerine ezdirmek ve bastırmak
– Birbirilerine karşı düşmanlıklar yaratarak onlarıın kendilerine karşı tepki ve protesto eylemeleri yapmalarını sağlamak
– Geniş Uygur halk kitlelerine milli ve siyasi konularda duruşunu ve saflarını seçmeye zorlamak.
– Galeyana gelen Uygur toplumunun imkanları ölçüsünde kendilerine karşı koymalarını sağlamak suretiyle kişisel ve kollektif şekilde İşgal yönetimine olan kin ve nefret duygularını arttırmak
– Daha sonra hazir hale gelen bu psikolojik ve toplumsal krizden çıkış yolu için Uygurların kendilerine başvurmalarını ve dertlerine derman ve teselli bulmak için müracaatlarını sağlamaktır.
Çin yönetimi Uygurları bu yolla ÇKP.üyesi olan devlet memurları ile Uygur toplumu arasında dini ritüelli bu selamlaşma şeklini yasaklayarak dini kendi işgal politikalarınınyürütülmesinde bir araç hale getirmiştir. Kendi bastırma ve yok etme uygulamalarını daha kolay yürütülmesini sağlamak istemektedir. Bu yeni uygulama ile, icra makamı ile Siyasi yetkileri, çok iç içe ve karmaşık ve girift hale getirilmiştir. “şeklinde konuştu.
BENZER HABERLER