logo

trugen jacn
21 Mayıs 2015

ÇİN’DEN EMPERYAL VE YAYILMACI EMELLERİ İÇİN YENİ BİR HAMLE : YENİ İPEK YOLU PROJESİ ( 1.Bölüm)

İpekyolu-Ceylan

Hamit Göktürk / Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)

           Komünist Çin 21.yüzyıla girerken,muazzam ekonomik ve üretim gücünü kullanarak  emperyalist ve yayılmacı emellerini gerçekleştirmek  ve Dünya’da  rakibi olmayan bir dev Çin yaratmak için yeni bir ipek yolu  projesi fikri ortaya atmakta ve   küresel çapta gücünü göstermek  istemektedir.
Hatırlanacağı üzere ;  Türklerin bir buluşu olan tarihi ipek yolu, deniz yollarının keşfi ve deniz ulaşımının gelişmesi, büyük ve devasa gemilerin  sefere konulmasına kadar (17.yüzyıla kadar) dünyanın en uzun ve en önemli ticaret,kültür ve medeniyetlerin yayılması  yönünden de en önemli yollarından biri idi. İpek yolunun  denize kayması ile,  Türkistan coğrafyası zamanla eski zenginlik kaynaklarını  kaybetmeye başladı ve  eski ihtişamını yavaş yavaş yitirdi. Böylece  bu kültür  medeniyet ve ticaret yolu Türklerin kontrölünden de çıktı   ve zamanla önemini kaybetti.

İpek yolu Haritası
Kızıl maskeye bürünmüş olan aslında bire bir vahşi sömürgeci Kapitalizmin ve etnik assimilasyon ve soykırımın  hüküm sürdüğü Çin’in günümüzdeki yöneticileri bu yolu yanı tarihi ipek yolunu yeniden canlandırmak istemektedir.Çin’in bu yolu yeniden canlandırmak istemesinden temel amacı ise, emperyalist ve yayılmacı   tarihi niyetlerini  gerçekleştirmek istemelidir. Çin Lideri Xi Jing Ping geçenlerde yaptığı bir konuşmasında bu tarihi ipek  yolu  için Çin’in hiçbir fedakarlıktan kaçınmayacağını açıkladı. Şanghay İşbirliği Örgütü’nü kullanan Çin, Türkistan Cumhuriyetleri yönetimlerini bu konuda ikna ve teslim almış durumdadır. Türkistan Cumhuriyetlerini ziyaret edenler bu ifadelerin doğruluğunu ilk bakışta çok iyi anlayabilirler.Türkistan Cumhuriyetleri günümüzde ekonomik,kültürel,siyasi ve benzeri bütün alanlarda Çin’in arka bahçesi durumuna getirilmiştir.
Çin,ikinci hamle olarak Doğu Türkistan’ın tarihi komşusu ve din kardeşi  olan Müslüman Pakistan’a karşı  bu hamleyi başlattı.Geçen 20-21 Nisan tarihlerinde Pakistan’ı ziyaret eden Çin ditktatörü Xi, Pakistan ile bir dizi anlaşmalar yaptı. Doğu Türkistan’ın tarihi Kaşgar şehrinden başlayarak,pamir ve Himalaya dağlarını aşıp ve Pakistan’ı boydan boya geçecek bir demir ve karayolu yapılacağını açıkladı.Petral ve doğal gaz nakil  hatlarının de yer alacağı bu kara ve demir yolu bağlantısı Pakistan’in Arap denizi kıyılarındaki Liman kenti Guadara’ya kadar uzanıyor. Çin Lideri bu proje için toplam 46 milyar dolar yatırım yapılacağını de belirtti.
Kızıl Çin’in komünist Liderleri 3.hamle olarak bu kez Türkiye’yi hedef almış buluyor.
“Tarihi İpek Yolunun Tekrar Canlandırılması – İş planı’”ni yürürlüğe koymak için bu kez Türkiye’de ekonomik ve ticari kurumlar ile ilk temasa geçti.Türk medyasında pek yer almayan ve yankı bulmayan bu temas ve girişimler ABD.yönetiminin desteği ile “ Sesi Kesilen Halk’ın Sesi = Avazsız Halk’ın Avazi “ sloganı ile Washington’dan yayın yapan Hür Asya Radyosu’nun Ankara’daki muhabiri Erkin Tarim tarafından gündeme taşındı. Özgür Asya Radyosu’nun  bildirdiğine göre Çin’in İstanbul Başkonsolosluğu’nin organizesinde Taksim Ceylan İntercontinental Otelinde 18 Mayıs’ta “ Tarihi İpek Yolunun Yeniden Canlandırılması – İş  Planlaması ” adı altında bir toplantı gerçekleştirildi. Bu toplantı’ya Çin’in çeşitli eyaletlerinden gelen Turizm Teşkilatlarının Temsilcileri , Çin’in en büyük Seyahat Şirketlerinin Sahipleri ve üst yöneticilerinden toplam bin kişi katıldı. Ayrıca, Türkiye Seyahat Acentaları Birliği Genel başkanı Başaran Ulusoy başta,Turizm Şirketleri yetkilileri ile Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcilerive diğer resmi Temsilciler de iştirak etti.
Özgür Asya Radyosu internet sitesinde yer alan bilgilere göre, önümüzdeki Temmuz ayında Çin Vatandaşlarına uygulanacak vize muafiyetinden sonra Çin’den Türkiye’ye muhtemel Çinli Turist akını ve alınacak tedbirler gündeme getirildiği belirtildi.  Türkiye’ye daha çok Çinli turistin gelebilmesi için Çinliler Türk resmi makamlara bazı talep ve isteklerde bulunduğu bildiriliyor.
Bu taleplerin içeriği ise şöyle ;
1. Türkiye’ye gelecek Çinli Turistlerin Çinli Turist Rehberleri tarafından gezdirilmesi
2. Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli Türk Vatandaşı Uygur Türkü Rehberlerin Çinli Turistlerine rehberlik yapmamalarının sağlanması
3. Türk Vatandaşı Uygur Türkü Rehberlerin yerine Çin’in yollayacağı Rehberlerin çalıştırılmaları,Çin’in göndereceği Çinli rehberlere bir yıl Türkçe dil Kursu’ndan sonra Türkiye’de Çince Rehber olarak istihdam edilmeleri
4. Ülkemize gelecek Çinli Turistlerın barınma ve seyahatları için Çinli şirketlerin ülkemizde yatırım yapmaları ve bu yatırımlara teşvik verilmesi
5. Çin yönetimi tarafından uygulamaya konulan  tarihi ipek yolunun tekrar canlandırılması için Çin yönetimi toplam 60 milyar $.dolar  kaynak ayırmıştır. Bunun yaklaşık 1/3’ü Türkiye’ye tahsis edilecektir. Türkiye’ye yapılacak bu yatırımlar ile İstanbul’u Çin’in başkenti Pekin’e bağlayacak yüksek vasıflı  kara yolu ve yüksek hızlı Tren yolu(YHT) hattı Çin Şirketleri tarafından gerçekleştirilecektir.
6. Çin’in Türkiye’ye yapacağı bütün bu ekonomik ve turizm yatırımlarına karşılık, Türkiye’de faaliyet yürütmekte olan Doğu Türkistan Sivil Toplum kuruluşlarının faaliyetlerinin sınırlanadırılması,zamanla ortadan kaldırılması isteniyor.

             ÇİN  ORTAYA ATTIĞI BU YENİ İPEK YOLU PROJESİ İLE  TEK KÜRESEL GÜÇ OLMAK İSTEMEKTEDİR.

Çin’in “Tarihi İpek Yolunun Tekrar Canlardırılması” projesi adı altında ve bu projeler kapsamında yapacağı yatırımlar ile imkanlarını öne sürerek Türkiye’den istediği şartlar ve beklentiler hakkında görüşlerini Özgür Asya radyosuna değerlendiren Hacettepe Üniversitesi Öğretim üyesi ve Starteji uzmanı Doç.Dr.Erkin Ekrem şöyle konuştu. “ Bu proje Çin’in çok önem verdiği ve hayatı olarak baktığı bir projedir. Bu stratejik proje eğer gerçekten tahakkuk ederse Çin 21.yüzyılın tek süper ve emperyalist (Cihangir = Cihanı ele geçiren) gücü olabilecektir. Çin’de dünya pazarlarına sorunsuzca dahil olmak  ve Asya.Avrupa ve Afrika’ya açılmak ve üretimini pazarlamak istiyor.Çin’in bugünkü üretim ve gelişimini sürdürebilmesi için sürekli olarak üretmesi ve vatandaşlarına istıhdam yaratması gerekir.Yoksa Çin bir anda çökebilir.

    Çin’in dünya’ya açılması için iki yol vardır ;
1.Deniz yolu : Çin’den başlayan, Pasifik ve Hint Okyanosunu takip eden gemiler Malaka boğazından geçmek zorundadır. Malaka boğazı ise ABD.’nin kontrolü altındadır. Çin bu rota üzerinde ABD.’ye olan  bu bağımlılıktan bir an önce kurtulmak istemektedir.
2.Kara yolu : Bugün Çin Tayland’dan kendi sınırlarına kadar bir kara yolu yapmıştır. Myanmar’dan ise,Çin’in Yünnen eyaletine kadar bir kara yolu bağlantısı vardır.Kaşgar’ı Pakistan Guvadra  Limanına bağlayan bir komple kara ve demir yolu ve petrol ve doğal gaz  nakli  için boru hatları  yapımı için  anlaşmalar yapmıştır. Çin Rusya yolunu da Türkistan Cumhuriyetleri ve Sibirya üzerinden kullanmaktadır. Yarın Rusya ile arasında bir sorun çıkarsa bu yol kapanmış olacaktır.
Çin bu sebeplerle geleceğini garantı altına almak için alternatif yollar aramak zorundadır. Üçüncü bir yol olarak stratejik su yollarının üzerinde bulunan İstanbul ve Çanakkale boğazlarının yer aldığı Türkiye ile de anlaşmalar yapmak istemesi bu sebepten dolayıdır. Türkiye Asya,Avrupa ve Afrika ana karalarının kavşak noktasında yer almaktadır.Çin Türkiye’nin bu konumundan yararlanmak istemektedir. Çin Türkiye üzerinden ABD.’yi bypas ederek Avrupa’ya ulaşmak ve bu pazarı ele geçirmek amacındadır. Çin bu nedenle Türkiye’ye muhtaç ve bağımlıdır.Türkiye’nin kontrölündeki boğazlar eğer bir şekilde kapanırsa Çin için büyük bir   yıkım  ve 21.yüzyıldaki yayılmacı ve emperyal stratejik planları için büyük bir felaket olacaktır. Diğer yandan Türkiye bir Turizm ülkesidir.Tarihte Anadolu topraklarında kurulan kültür ve medeniyet kalıntıları ile doğal güzellikleri Çinliler için cazibe merkezidir.Bütün bunlar ele alındığında Türkiye Çin için çok önemli ve stratejik bir ülkedir. Türkiye son yıllarda bölgesel ve küresel anlamda siyasi,ekonomik,kültürel olarak çok güçlenmiş ve çok öne çıkmış bulunmaktadır. Türkiye, dünya’daki en büyük 20. Ekonomiden 17.sırada olup,  yüksek hızlı bir gelişme trendinde yol almaktadır. Gelişmesini tamamlayabilmesi için sermaye ve teknoloji’ye ihtiyacı bulunmaktadır.Çin ,Türkiye’nin ihtıyacı olan kayanakları vereceğini vaad etmektedir.Bunun karşılığında ise,Türkiye’de faaliyet gösteren Doğu Türkistan Teşkilatlarının faaliyetlerinin sınırlandırılıp önlenmesini ve Türk Vatandaşı olan Uygur Türklerine baskı uygulanmasını talep etmektedir. Uluslar arası ilişkilerde devlet ve ülke çıkarları her zaman ön planda değerlendirilir. Eğer Çin’in bu talepleri karşılanırsa Uygur Türkleri çok  olumsuz bir  konuma itilebilir. Ancak, Türk devlet geleneğinde devlet manfaatı için kardeşlerini ve vatandaşlarını feda etme gibi bir uygulama yoktur. Türkiye bir Pakistan veya  günümüzdeki Türkistan Cumhuriyetleri değildir. Binlerce yıllık Türk devlet sisteminin varisidir.   Anadolu’da bin yıl önce kurulmuş Türk devlet geleneğinde böyle bir uygulama yanı kendi kardeşlerini veya diğer mazlum halkları onun katillerine ve zalimlere teslim etmek gibi bir kötü örnek  bulunmamaktadır. Çin’in bu taleplerini Türkiye’nin   olumlu bakacağını zannetmiyorum. Doğu Türkistan konusunda Türk kamu oyu çok bilinçlenmiştir ve aynı şekilde çok da hassastır.Hiç bir iktidarın bunu yapacağına ihtimal vermiyorum “ şeklinde konuştu. (Devamı Var.)

Etiketler: » » » » » » » »
Share
2155 Kez Görüntülendi.