Son Dakika
ÇKP’li faşist işgalcıların Doğu Türkistan’daki ÇKP. bölgesel genel sekreteri ve Doğu Türkistan’daki İşgal yönetiminin Mutlak Hakim /Diktatörü Ma Shengru 25 Mart 2022’de Urumçi’deki ÇKP’ye bağlı sözde İslam Merkezi ile sözde ” İslam Enstitüsü”nü ziyaret etti . ÇKP’nin bölgesel Sekreteri Ma, burada yaptığı konuşmada : ” ÇKP’nin “İslam Dininin Çinlileştirilmesi ” politikasını bölgede hakim kılmak için ısrarla devam ettireceğiz. Bu yöntemle Çin toplumlarının bir bütün olarak Yeniden Cunghua Ulusu olarak yeniden yaratılması için” çabalarımızı sadakatla sürdüreceğiz. ” dedi.
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
İlhamını Çin Şövenizminden ve örneğini de Faşist Lider Hitler’den alan ÇKP işgal yönetiminin Doğu Türkistan’daki ÇKP. bölgesel genel sekreteri ve Doğu Türkistan’daki İşgal yönetiminin Mutlak Hakim /Diktatörü Ma Shengru 25 Mart 2022’de Urumçi’deki ÇKP’ye bağlı sözde İslam Merkezi ile sözde ” İslam Enstitüsü”nü ziyaret ederek yeni açıklamalarda bulundu. ÇKP’nin bölgesel Sekreteri Ma, burada yaptığı konuşmasında : ” ÇKP’nin “İslam Dininin Çinlileştirilmesi ” politikasını bölgede hakim kılmak için ısrarla devam ettireceğiz. Bu yol ve yöntemle Çin toplumlarının bir bütün olarak Cunghua Ulusu olarak yeniden yaratılması için” çabalarımızı ÇKP’ye olan sadakatımızla birlikte sürdüreceğiz. ” dedi.
Özgür Asya radyosunun ÇKP’nin ana yayın organlarından en başta geleni Xinjiang Daily(Xinjiang Günlüğü) gazetesinin haberine dayanarak verdiği bilgiye göre ÇKP’nin Uygur Özerk Bölgesi Parti Komitesi sekreteri Ma Xingrui, 25 Mart’ta ÇKP’ye bağlı Urumçi İslam Merkezi ile Xinjiang İslam Enstitüsünü Ziyaret ettiğini ve bu ziyaret esnasında , ÇKP Lideri Xi Jinping’in Xinjiang’ı yönetme konusundaki talimatlarını sıkı bir şekilde takip etmenin ve “İslam Dininin Çinlileştirilmesi ” politikalarına sıkı sıkıya bağlı kalmanın önemine vurgu yapan bir konuşma yaptığı açıklandı.
ÇKP’ne bağlı sözde “Xinjiang İslam Derneği” ‘nde konuşan Ma Xingrui, ÇKP’nin din politikasını uygulamaya, hukuk eğitimini daha da güçlendirmeye ve bölge halkının ÇKP(parti) ile hükümet etrafında daha sıkı ve yakın bir işbirliği ve dayanışma yaratılmasına ve tüm milletlerin nar taneleri gibi kendi aralarında sıkı şekilde birlik olmaya ve birleşmeye çağırdı. Ayrıca, Xinjiang İslam Enstitüsü’nde yaptığı bir diğer konuşmasında da yukarıdaki söylemlerini bir kez tekrar ettiği bildirildi.
ÇKP’li Yöneticiler : “İslamın Çinlileştirilmesi- Yeniden Cunghua Ulusu” Sloganlarını Tekrarlıyor
2016’den beri ÇKP Genel Sekreteri olarak atandığı Doğu Türkistan’daki acımasız vahşet ve insanlık dışı soykırım cinayetleri ile haleflerine taş çıkartan Tibet Canisi Çen Çinggou’nun yerine geçen yılın sonunda Uygur Özerk Bölgesi Parti Komitesi Sekreterliği’ne atanan Ma Xingrui, bölgeye atanmasından bu yana sürekli olarak ÇKP Lideri Xi’nin “İslam’ın Çinlileştirilmesi” ve “Çin ulusunun bir bütün olarak algılanması (Cunghua Ulusunun yeniden yaratılması)” gibi siyasi sloganlarına vurgu yapması ve tekrarlaması dikkati çekiyor.
ÇKP Bölgesel Sekreteri ve Doğu Türkistan’in tek söz Sahibi ve Hakimi Ma, 21 Şubat’ta Urumçi’deki dini çalışma konferansında yaptığı konuşmasında da ” İslam Dinin Çinleştirilmesine sıkı sıkıya bağlı kalınması, İslam dininin sosyalist topluma uyarlanmasına aktif olarak rehberlik edilmesini ve Uygur bölgesinde dini çalışmalarda yeni bir yöneliş ve durum yaratmalıyız.” ifadelerini kullanmıştı.
Çin Komünist Partisi Merkez Komitesi Siyasi Bürosu Daimi Komitesi üyesi ve Çin Halk Siyasi Danışma Konferansı Çin Ulusal Komitesi (CPPCC) başkanı Wang Yang da geldiği Urumçi’deki konuşmalarında “İslam’ın Çinleşmesini politikasının kararlılıkla ileriye doğru yürütülmesi için özel bir yönerge yayınlandığını duyurmuştu.
Gözlemciler, Wang Yang ve Ma Xingrui de dahil olmak üzere üst düzey Çin Komünist Partisi yetkililerinin Uygur bölgesinde İslam’ın Çinleştirilmesine oy ve işbirliği ile yaptığı desteğinin, Çin’in Uygur topraklarında soykırım ve insanlığa karşı suçlarını gerçekleştirmeye devam edeceği anlamına geldiğine inanıyor.
Washington merkezli Uygur İnsan Hakları Projesi (UHRP)’nın Bilgi ve Propaganda Programı başkanı Peter Erwin, ÇKP İşgal yönetiminin son aylarda sık sık tekrarladığı ” İslamın Çinlileştirilmesi- Yeniden Cunghua Ulusunun Yaratılması ” söylemlerinin “Çin hükümetinin Uygur dini şahsiyetleri ve dini topluluk üzerindeki baskısını son örneği olduğunu belirterek şöyle konuştu : ” Uygurların dini kimliğine yönelik saldırıların boyutu ve kapsamı büyümeye devam ediyor. Çin bazı bölgeleri BM uzmanlarının ziyaretine açmış olsa bile bu ziyaret kayıtsız ve sınırsız asla olmayacaktır. Ziyaretler Çin hükümeti tarafından kontrol edilecektir. Sırf Kuran’ı kerimi evlerinde bulundurdukları ve çocuklarına İslami bilgileri öğretmeye çalıştıkları için hapse atılan Uygurların bu söylemlerden sonra daha çok baskı ve zulümle karşılaşabileceğinden endişe ediyoruz. Çin yönetimi Uygur Bölgesi’nde yıktığı 16.000 caminin yerlerini dahi göstermiyor.
“İslam’ın Çinlileştirilmesi” terimi, Uygur bölgesindeki Müslümanların asimilasyonu anlamına gelir. Özellikle partinin genel sekreterinin yaptığı açıklama, Çin Komünist Partisi’nin Müslümanlara Müslüman olduğuna dair sarf ettiği söylem ve rutin bir açıklamadan başka bir şey değildir. Çin işgal yönetiminin yetkilileri bu açıklamaları ile Uygurlara ve diğer Müslümanlara karşı İslam dinine karşı bir savaş yürüterek “soykırım” yapmak istemektedir. Geçen yıl Ramazan ayında ÇKP yönetimi bazı işbirlikçi Uygur görevlilerini bazı bölgelerde oruç tutmak ve camilerde namaz kılmak ve ibadet etmekle görevlendirdi. Kaşgar’in Eyitgah Camisi önündeki Meydanda Cami imamı başta Uygurlar Sama yapmakla görevlendirdi. Hatta Cami imamlarına da zorla sema yaptırıldı. Çin’in bu ve benzer göz boyamak ve kendi kötü imajini gizlemek adına yaptığı algı operasyonudur. Çin hükümeti yıllarca Uygurların dini bayramları kutlamalarını yasaklayarak engelledi. Özellikle Uygur bölgesinde Ramazan, Müslümanlar için en çok zulme uğranılan zamanların başında gelmektedir.
Çin yönetiminin bu aldatma amaçlı göz boyama operasyonları Ramazan ayında ve Bayramlarda bazı Müslüman ülkelerden davet ettiği diplomat ve gazetecileri ağırlamak için hazırladığı propaganda platformundan başka bir şey değildir. Hiçbir Uygur bölgeye gelen bağımsız gözlemciler ile özgürce konuşamaz. ÇKP yönetimi BM İnsan Hakları Yüksek Komiserinın Mayıs ayı ziyareti öncesinde dine yönelik baskılarını örtbas etmek için kurduğu platformun başarılı olmasını sağlamak için dini değer ve söylemleri özellikle gündeme taşımış olmaktadır. Bütün bunlar Çin hükümetinin bölgeye gelecek BM.Heyetinin üzerinde daha fazla kontrole sahip olacağı anlamına geliyor. BM İnsan Hakları Yüksek Komiseri, Çin ile mutabık kalınan Uygur bölgesini ziyaret ederse, tüm sürecin Çin hükümetinin tam kontrolü altında olacağı açıktır. Bu nedenle, iki hafta önce BM ziyaretiyle ilgili endişelerimizi dile getiren özel bir açıklama yayınladık.”
Uygur Hareketi : Uygurlar Şu Anda Nasıl Ayakta Kayabileceklerinin Derdindeler
Washington DC’deki Uygur Hareketi Program Sorumlusu Sayın Arslan Hidayat Çin işgal yönetiminin bu son çıkışlarını şöyle yorumladı : ” ÇKP’lı İşgal Yetkilileri Kutsal Ramazan ayı yaklaşırken, Çin’in dini alan üzerindeki kontrolünü daha da güçlendirebilmek için önceki yıllardaki bayatlamış siyasi propaganda dolandırıcılıklarının yeniden ortaya koymaya çalışıyor olabileceğini tahmin ediyorum.” Uygurların şu anda Müslüman olup olmadıklarını, oruç tutup tutmadıklarını veya hacca gidip gitmediklerini düşünecek durumda değiller. Onlar hayatını nasıl sorunsuz devam ettirebileceklerinin yanı canlarının derdindeler. Çin hükümeti, sahte propagandaları ve yapay platformlarıyla bu sefer BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’ni kandırabilirse, soykırım cinayetlerinin sorumluluğundan kurtulabilmek için bir kaçamak yol ve yalandan kozu daha kazanmış olacaktır.” dedi.
BENZER HABERLER