Son Dakika
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)
ÇKP-Faşist işgal yönetimi Doğu Türkistan’da Türk Kültürünün önemli şahsiyetlerinin izlerini tahrip ederek taldırıyor. İşgalci Çin yönetimi büyük düşünür Türk dili bilgin ve ansiklopedist Kaşgarlı Mahmut. ile M.Ö. 3.yüzyılda yaşamış ünlü Türk Tip Bilgini Gazi Bay ile yine Doğu Türkistan’ın Yarkent Vilayetine bağlı Kargalık kentinde yaşamış ünlü alim, şair-yazar ve ipucu bilgini Hüseyin Han Tecelli’yi yeni nesillere hatırlatan ve geçmişte Uygur Türklerinin ortak çabası ile yapılan heykelleri ile genç nesillere tanıtan ve günümüze taşıyan izlerini yıkarak yok ettiği açıklandı.
Çin,Doğu Türkistan’daki Fiziki Soykırımın yanında Kültürel Katliamı de Sürdürüyor
Aralarında Kaşgarlı Mahmud’un da ünlü büyük Türk şahsiyetine ait heykellerin yok edilmesinin üzerinden haftalar geçmesine rağmen Türkiye olmak üzere hiçbir ülke olanlara tepki göstermedi.
ÜÇ TARİHİ ŞAHSİYET HARİTADAN SİLİNDİ
Özgür Asya Radyosu’nda yer alan habere göre, ‘Türkolojinin dedesi’ olarak bilinen Kaşgarlı Mahmut’un Kaşgar’daki heykeli, tıp bilgini Gaziabi’nin Urumçi’deki heykeli ve şair ve tıp bilgini Hüseyin Han’ın Tajalli’deki heykeli, Pekin yönetimi tarafından yok edildi.
“TÜRK DÜNYASINA KARŞI MEYDAN OKUMA”
Ege Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Merkezi’nde profesör olan Alimcan İnayet, Türk dünyasının, Kaşgarlı Mahmud’u ve onun ünlü eseri Dîvânu Lugâti’t-Türk’ü milli kültürün ayrılmaz bir parçası olarak kabul ettiğini hatırlatarak, Çin komünist partisinin heykeli yıkmasının tüm Türk dünyasına bir meydan okuma olduğunu ve buna bir tepki gösterilmesi gerektiğini söyledi.
TÜRKİYE BİLDİRİDE YER ALMADI, KARAR MANŞETE TAŞIDI
Çin’in yıllardır sürdürdüğü vahşet politikalarını Müslüman başkentler çekingen yaklaşımla izlerken Batı’dan sistemli soykırıma karşı güçlü bir adım atılmıştı.
Karar’ın “Bizim neden imzamız yok” manşeti ile duyurduğu haberde şu ifadeler yer aldı:
Almanya, ABD, İngiltere ve Fransa’nın yanı sıra Haiti, Monako ile Honduras’ın da bulunduğu 39 ülke, toplama kamplarında zorla tutulan Uygurların serbest bırakılmasını istedi. Ancak listede Arnavutluk ve Bosna Hersek dışında Müslüman ülkelerin yer almaması tepki çekti.
Kaşgarlı Mahmud 1008 yılında Türkistan’da doğdu. Saciye ve Hamidiye medreselerinde öğrenim gördü. Eğitim hayatından sonra Orta Asya’yı gezmeye ve Türk incelendiğine verdi. Anadolu’ya da gelerek çeşitli lehçe ve dil üzerine çalışmalarda bulundu. 1072-1073 sipariş verdiğinde ünlü eseri “Divanü Lügati’i Türk” ü Abbasi halifesine armağan etti. Bu kitabın asıl nüshası günümüzde halen Ayasofya Müzesi’nde muhafaza edilmektedir. Kaşgarlı Mahmut kitabını tamamladıktan sonra kısa bir süre sonra Kaşgar’a dönerek burada vefat etti.
ETKİLERİ
İyi bir eğitim görmüş olan Kaşgarlı Mahmut, İslamiyet ile ilgili çalışmaları yakından takip ederdi. Arapça ve Farsça’yı iyi derecede biliyordu. Yaptığı araştırmalar dil ile sınırlı kalmamış, gelenek ve görenekler üzerine de incelemeler yapmıştır. Ana dili olan Türkçe’nin bütün diyalektlerini ve kollarını yerinde öğrenerek ünlü eserinde bunlara yer vermiştir.
Kitabında bütün Sırderya (Seyhun) kıyılarında bulunduğunu yazan Kaşgarlı Mahmut, yaptığı araştırmada kendi ailesinin de Irak‘tan Kaşgar’a göç ettiğini yazmıştır. Daha sonra yapılan araştırmaya göre Sultan Melikşah‘ın eşi Terken Hatun‘nun maiyetinde o dönemde İslam Dünyası’nın en önemli kültür merkezlerinden biri olan Irak’a birçok göç olduğu ortaya çıkmıştır.
Türk Sözlüğünün Divamı” manasına gelen “Kitâbü divân-i lûgat it-Türk“, yalnız bir sözlük değil aynı zamanda İslam öncesi Türk Edebiyatı, tarihi, coğrafyası, mitolojisi, gelenek ve görenekleriyle ilgili günümüze ışık tutan bir kaynaktır. 1073-1077 yılları arasında Bağdat’ta yazılan bu kitabın bir diğer özelliği de yabancılara Türk dilini ve kültürünü öğretmektir.
Divân-i Lûgat’it-Türk’de Türkçe kelimelerin anlamları Arapça olarak yazılmıştır. Türkçe 7500 kelimenin karşılıkları, Türkçe atasözleri ve savlarda da kitapta yer almaktadır.
Kaşgarlı Mahmut’un “Türk Dillerinin Gramatik İncelemesi” adıyla başka bir kitabının bulunduğu söylenmekteyse de günümüze kadar ulaşmamıştır.
‘MÜSLÜMAN ÜLKELER PEKİN’İN YANINDA’
Çin’in oluşturduğu diplomatik kuşatmanın etkisi çıktı. Bildiriyi imzalamayan Türkiye ise Birleşmiş Milletler İnsani İşler Komitesi’nde Uygurların kimliklerine saygı gösterilmesi beklentisini iletmekle yetindi. TÜRKİSTANDER Başkanı Burhan Kavuncu dikkat çeken paylaşım yaptı: BM’de Çin’i suçlayan iki bildiriyi 22 ve 39 ülke, diğer iki bildiriyi 55 ve 47 ülkeyi destekledi. Pekin’in yanında yer aldı. Türkiye son bildiride seyirci.
TÜRKİYE BİLDİRİDE YER ALMADI, KARAR MANŞETE TAŞIDI
Çin’in yıllardır sürdürdüğü vahşet politikalarını Müslüman başkentler çekingen yaklaşımla izlerken Batı’dan sistemli soykırıma karşı güçlü bir adım atılmıştı.
Karar’ın “Bizim neden imzamız yok” manşeti ile duyurduğu haberde şu ifadeler yer aldı:
Almanya, ABD, İngiltere ve Fransa’nın yanı sıra Haiti, Monako ile Honduras’ın da bulunduğu 39 ülke, toplama kamplarında zorla tutulan Uygurların serbest bırakılmasını istedi. Ancak listede Arnavutluk ve Bosna Hersek dışında Müslüman ülkelerin yer almaması tepki çekti.
BENZER HABERLER