İŞGALCI ÇİN’DEN  DÜNYA UYGUR KURULTAYI’NA   YERSİZ VE YAKIŞIKSIZ SUÇLAMA

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

Doğu Türkistan’i işgal altında bulunduran ve ülke’de yaşayan Müslüman Uygur Türklerine baski,zulum,dini ve etnik assimilasyon ve ırkı soykırım uygulayarak bu ülkenin tarihi ve ebedi sahipleri olan Uygur Türklerini toptan yok etmeyi amaçlayan  İşgalcı Kızıl Çin yönetimi, ülkelerindeki baskı ve zülumden kaçarak muhacerette yaşamak zorunda kalan Diaspora Uygurlarına  karşı baskılarını  yurt dışında de sürdürüyor.  Ayrıca, onların kurdukları Sivil Toplum Kuruluşlarına karşı tehdit, şantaj ve utanmazca yersiz ve yakışıksız iftiralarda bulunmakatan geri durmuyor.

İşgalcı Çin’in şantaj ve iftira attığı Doğu Türkistan kuruluşlarının başında ise,Dünya Uygur kurultayı,onun genel başkanı Rabia Kadır Hanım ile İcra komitesi başkanı Dolkun İsa başta geliyor. İşgalcı Çin 05 Temmuz 2009 Urumçi’de gerçekleştirdiği Çin katliamından sonra  sebepler ve gerekçeler öne sürerek Kurultay idarecilerini Urumçi olaylarını tertip etmekle suçlayıp onlara karşı sürekli tehdit,şantaj ve iftıralan atıyor.

İşgalcı Çin’in bu konudaki en son yersiz ve yakışıksız iftirası Çin dış işleri Bakanlığı’ndan geldi. 16 Şubat 2016 tarihinde Çin Dış işleri bakanlığı’nın  düzenelediği  günlük basın toplantısında konuşan  Bakanlık sözcüsü  Hung Li, muhaceretteki Doğu Türkistanlıların en üst  kuruluşu olan Dünya Uygur Kurultayına yersiz ve  yakışıksız iftıra ve suçlamalarda bulundu.  Bakanlık  sözcüsü   basın toplantısında bir  gazetecinin Dünya Uygur Kurultayı İcra Kurulu başkanı Dolkun İsa’nın Tayvan hükümetinin giriş vizesi vermemesi ile ilgili sorusunu cevaplandırırken, bir devlet yetkilisine yakışmayan  yalanlar,iftıralar ve yersiz ve aslı olmayan suçlamalarda bulundu. Çin Dış İşleri Bakanlığının Kadın Sözcüsü  DUK İcra Kurulu Başkanı Dolkun İsa’nın bir terör  suçlusu olduğunu iddia ederek şöyle konuştu , “  Dolkun İsa bizim  hakkında kırmızı bülten yayınlayarak  yakalama emri  çıkardığımız bir terör zanlısıdır. O,Çin’de ve Doğu Türkistan’da meydana gelen bir çok bombalama,adam öldürme,soygun,gasp suçlarından aranan birisi. Ayrıca bir çok terör olaylarının düzenleyicisi ve yöneticisidir. Bir terör örgütü olan “Doğu Türkistan  İslami Hareketi”’ne eğitim ve  ve maddı kaynak sağlamada yardım etmiştir.” Böyle bir kişi’ye  Tayvan’ın vize vermemesi normaldır.” iddiasında bulundu.

DÜNYA UYGUR KURULTAYI  ÇİN’İN TEMELSİZ SUÇLAMALARINİ REDDETTİ VE ÇİN’E TEPKİ GÖSTERDİ

Dünya Uygur Kurultayı, Çin  Dış işleri Bakanlığı Sözcüsü Hong Lei, ‘nın 16 Şubat 2016 tarihinde düzenlediği   basın toplantısında,  Dünya Uygur Kurultayı ve onun Yürütme Kurulu Başkanı Dolkun İsa’ya yönelttiği yersiz ve yakışıksız ve iftıralarla dolu suçlamalarına sert tepki gösterdi ve Çin’i  şiddetle kınadığını açıkladı.

 Dünya Uygur Kuruultayı’nın kurumsal internet Sitesinde yayınlanan bildirisinde “Çin dış işleri bakanlığı sözcüsünün bu suçlamalarını yersiz,temelsiz ve DÜŞMANCA olarak niteledi.

Açıklama’da şöyle denildi ; ”  18-21 şubat tarihlerinde Tayvan merkezli bir İnsan hakları Kuruluşunun düzenlediği “Asya-Pasifik Bölgesinde Dini Özgürlükler Konferansı” adı ile dzenlenecek bir toplantı’ya davet edilen Yürütme Kurulu Başkanı’na Tayvan makamları vize vermemiştir. DUK.Yürütme Kurulu Başkanı Dolkun İsa’ya   giriş  vizesi talebinin Tayvan hükümetinin reddetmesini Çin yönetimi istismar etmiş ve bunu kendi çıkaraları için yararlanmaya kalkışmıştır.  Bir gazetecinin   vize olayı ilgili  sornduğu soruya karşılık Çinli sözcü, Sayın  Dolkun İsa’yi ,  “organize  terör faaliyetlerinin azmettiricisi, patlamalar, cinayetler, soygun ve diğer ağır cezayı gerektiren suçların faili ve  şiddet  içerikli terörist faaliyetlerde şüphelisi ” olduğunu  öne sürmüş ve vize verilmemesi olayının yerinde bir karar olduğunu iddia etmiştir.Çin’in bu tür yalanlarla dolu hayal mahsulu ifadeleri bizim için hiç şaşırtıcı değildir.  Muhaceretteki Doğu Türkistan   STK’ları ve onların  yöneticileri  yıllaradan beri Çin’in  bu tür suçlama ve iftıra ve şantajlara sürekli maruz kalmaktadırlar.Uygur Türklerinin meşru veyasal yollarla elde etmeye çalıştığı  insan hakları bağlamındaki hak ve hukuk talepleri  sürekli olarak Çin’in suçlama ve yersiz ve yakışıksız söylemleri ile  karşılanmaktadır. Çin’in yeni devlet başkanı  Xi Jinping’in tutumu ise,öncekilere  göre kat kat  olumsuz ve şiddet içeriklidir.  2013 yılında   göreve başlamasından bu yana  bu tür yersiz ve temelsiz iftıralarla  sürekli karşı karıya bulunmaktayız.Bu iddiaları ciddi şekilde destekleyecek ellerinde hiç bir kanıt ve belge yoktur. Bu tür  haksız  suçlamalar  ve iddialar   Çin yönetiminin resmi   devlet politikası haline gelmiştir.Bu yersiz ve temelsız iddiaları  kesinlikle  reddediyor ve   Çin yönetimini şiddetle protesto ediyoruz.”