ÇKP yönetimi işgalindeki Doğu Türkistan’da vahşi ve acımasız soykırım suçlarına bir yenisini daha ekledi. Uygur edebiyatına yönelik sistematik soykırımın şiddetini bir kaç kat daha arttırdı. Doğu Türkistan’daki Uygur kültürüne yönelik soykırım politikasını, edebiyat ve sanata karşı yürüttüğü baskılarla derinleştiriyor.1980 yılından beri yayında olan Uygur şiir ve yazımının yayın organı Bulak dergisini Çin edebiyatına ait yazılarla doldurarak “Çin Bulak'”ına dönüştürdü.
İşgal altındaki Türk yurdu Doğu Türkistan’da kültürel soykırım devam ediyor. Bu kapsamda Çin yönetimi Uygur Türklerinin ünlü edebiyat dergilerinden biri olan Bulaq’ı (Irmak), Çin Komünist Partisi (CCP) rejiminin propaganda aracı haline getirildi.
UYGUR EDEBİYATINA DAİR TOPLUMSAL İLGİYİ ARTIRAN ÖNEMLİ BİR PLATFORM
Daha önce dergi, Doğu Türkistan’daki Türklerin özellikle Uygurların kültürel mirasını yeniden canlandıran ve ortaçağ dönemi Uygur edebiyatına dair toplumsal ilgiyi artıran önemli bir yayındı. Özellikle Çağatay döneminden kalan klasik Uygur edebiyatının tanıtılması adına büyük bir rol oynayan dergi, ünlü Uygur şairlerinin eserlerini yeniden gündeme getirerek, edebiyatın halkın kolektif kimliğini güçlendirmedeki önemli işlevini üstleniyordu.
Öte yandan dergi özellikle Ali Şir Neva’i, Nizari, Sekkaki, Hirkiti ve Molla Musa Sayrami gibi büyük şairlerin eserlerine odaklanarak Uygur halkının tarihî ve edebî mirasını yeniden keşfetmeye imkân tanıdı. Bu süreç, sadece edebiyatı değil aynı zamanda halkın millî kimliğini yeniden inşa etmek için de önemli bir adım oldu.
UYGUR EDEBİYATI SİLİNME TEHLİKESİNDE
Fakat derginin 2024 yılı 2’nci sayısı bu durumun değiştiğini ortaya çıkardı. Dergide artık yalnızca Çinli yazarların çevirilerine yer veriliyor. Uygur edebiyatına, tarihine veya kültürüne dair hiçbir içerik yer almıyor. Bu dönüşüm, Uygur edebiyatının yok edilmesinin bir yansıması olarak kabul ediliyor. Çin hükûmetinin, Uygur kültürüne ve diline yönelik baskıları, yalnızca edebiyatla sınırlı kalmıyor. Bu soykırım, aynı zamanda Uygur halkının dini, kültürel ve dilsel kimliğini yok etmeye yönelik sistematik bir saldırı olarak devam ediyor. Uygur halkının geçmişi, kültürel mirası ve kendine ait bir kimlik oluşturma hakkı, Çin yönetimi tarafından tamamen silinmeye çalışılıyor.
ÇİN’İN İDEOLOJİK REJİMİ
Uygur edebiyatının bastırılması, tarihi bir barbarlık olarak değerlendiriliyor. Uygur diasporası ise bu barbarca suçların hafızalarda yer etmesi için mücadele etmenin, insanlık adına önemli bir sorumluluk taşıdığını ifade ediyor.
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
ÇKP yönetimi işgalindeki Doğu Türkistan’da vahşi ve acımasız soykırım suçlarına bir yenisini daha ekledi. Uygur edebiyatına yönelik sistematik soykırımın şiddetini bir kaç kat daha arttırdı. Doğu Türkistan’daki Uygur kültürüne yönelik soykırım politikasını, edebiyat ve sanata karşı yürüttüğü baskılarla derinleştiriyor.1980 yılından beri yayında olan Uygur şiir ve yazımının yayın organı Bulak dergisini Çin edebiyatına ait yazılarla doldurarak “Çin Bulak'”ına dönüştürdü.
İşgal altındaki Türk yurdu Doğu Türkistan’da kültürel soykırım devam ediyor. Bu kapsamda Çin yönetimi Uygur Türklerinin ünlü edebiyat dergilerinden biri olan Bulaq’ı (Irmak), Çin Komünist Partisi (CCP) rejiminin propaganda aracı haline getirildi.
UYGUR EDEBİYATINA DAİR TOPLUMSAL İLGİYİ ARTIRAN ÖNEMLİ BİR PLATFORM
Daha önce dergi, Doğu Türkistan’daki Türklerin özellikle Uygurların kültürel mirasını yeniden canlandıran ve ortaçağ dönemi Uygur edebiyatına dair toplumsal ilgiyi artıran önemli bir yayındı. Özellikle Çağatay döneminden kalan klasik Uygur edebiyatının tanıtılması adına büyük bir rol oynayan dergi, ünlü Uygur şairlerinin eserlerini yeniden gündeme getirerek, edebiyatın halkın kolektif kimliğini güçlendirmedeki önemli işlevini üstleniyordu.
Öte yandan dergi özellikle Ali Şir Neva’i, Nizari, Sekkaki, Hirkiti ve Molla Musa Sayrami gibi büyük şairlerin eserlerine odaklanarak Uygur halkının tarihî ve edebî mirasını yeniden keşfetmeye imkân tanıdı. Bu süreç, sadece edebiyatı değil aynı zamanda halkın millî kimliğini yeniden inşa etmek için de önemli bir adım oldu.
UYGUR EDEBİYATI SİLİNME TEHLİKESİNDE
Fakat derginin 2024 yılı 2’nci sayısı bu durumun değiştiğini ortaya çıkardı. Dergide artık yalnızca Çinli yazarların çevirilerine yer veriliyor. Uygur edebiyatına, tarihine veya kültürüne dair hiçbir içerik yer almıyor. Bu dönüşüm, Uygur edebiyatının yok edilmesinin bir yansıması olarak kabul ediliyor. Çin hükûmetinin, Uygur kültürüne ve diline yönelik baskıları, yalnızca edebiyatla sınırlı kalmıyor. Bu soykırım, aynı zamanda Uygur halkının dini, kültürel ve dilsel kimliğini yok etmeye yönelik sistematik bir saldırı olarak devam ediyor. Uygur halkının geçmişi, kültürel mirası ve kendine ait bir kimlik oluşturma hakkı, Çin yönetimi tarafından tamamen silinmeye çalışılıyor.
ÇİN’İN İDEOLOJİK REJİMİ
Uygur edebiyatının bastırılması, tarihi bir barbarlık olarak değerlendiriliyor. Uygur diasporası ise bu barbarca suçların hafızalarda yer etmesi için mücadele etmenin, insanlık adına önemli bir sorumluluk taşıdığını ifade ediyor.
Kaynak : Qırım Haber Ajansı(QHA)