Uluslararası İnsan Haklarını Koruma Teşkilatı (Safeguard Defenders) 16 Ağustos’ta Çin’in işgalindeki Doğu Türkistan’da kurduğu Çin tipi Toplama Kampları ile ilgili ” Çin Uygur Bölgesindeki Toplama Kamplarını Psikiyatrı Hastanelerine Dönüştürdü.” başlıklı bir çarpıcı rapor yayınladı.
Uluslararası İnsan Haklarını Koruma Teşkilatı (Safeguard Defenders) yayınladığı raporda tesbit edilen hususlar ana başlıklar halinde şöyle ; ;
- Raporu hazırlayan Teşkilat Uzmanları Toplama Kamplarından bir şekilde serbest bırakılan kamp mağdurları ile onların aileleri ile yaptığı görüşmeler sonucu 2015-2021 yılları arasında geçen 7 yıl içerisinde 21 eyalet ve bağımsız kent/bölgedeki 109 hastanede tedavi gören 99 kişinin siyasi sebeplerden dolayı sahte psikoloji Hastası raporu ile bu Psikiyatrı kliniğine hapsedildiğini tesbit etmiştir.
- Raporda bu konuda erişilebilen bilgilerin “Buz dağının sadece Görünün Bir Bölümü” olduğu bilgisine özellikle yer veriliyor.
- Çin siyasi olarak suçladığı masum muhalif Uygurları hepsedebilmek için böylesi sahte sağlık raporları ile tutukladığı ve bu suretle İnsan Hakları ve Hukuk Teşkilatları ile STK.lar ve medyanın dikkatinden kaçırmayı amaçlamaktadır.
- Çin işgal yönetimi Uygur Siyasi aktivistler ve muhaliflerini bu tür sahte raporlarla hapsetmeyi Çin Adliye Sistemlerinin olağan bir uygulaması haline getirmiştir.
- Uygur siyasi muhaliflerinin bu sistemle tutuklanarak hapsedilmesi Çin merkezi Adli Organları tarafından direkt tesbit ve uygulanmakta ve bu sistem ENKANG adı ile anılmaktadır.
- Sahte sağlık Raporları ile Psikyatrı Kliniklerine(Tutukevlerine)kapatılan tutuklu ve hükümlülerde olağandışı zayıflama(kilo kaybı), ruhi düşkünlük, ruhi ve fiziki dengesizlikler, sürekli korku ve titreme ve intihar etmeye meyilli psikolojik durum başta bir çok psikolojik ve fizyolojik sorunlarla karşılaşmaktadır.
- Sahte sağlık raporları ile hapsedilen siyasi muhalif Uygur,Kazak ve diğer tutuklu Türkler birer Hapishane görünümündeki bu Psikyatrı kliniklerinden aylar ve hatta yıllarca hapiste tutuldukları tesbit edilmiştir.
- Bu şekilde hapsedilen siyasi mahkumların sistemli şekilde dövüldükleri, küçük ve büyük abdestlerini yapmaya izin verilmeden saatlerce el ve ayakları bağlı şekilde saatlerce tutuldukları tutuklulara zorla ne olduğu bilinmeyen ve zehirli olduğu tahmin edilen iğneler yapıldığı , ttutuklu ve mahkum Uygurlara keyif verici ve uyuşturucu hapların zorla yedirildiği, Tutuklu ve mahkumların narkoz verilmeden(vücudu uyuşturulmadan) elektroskop ile tedavi yapıldığı bilgisi raporda yer almaktadır.
- Çin yönetimi 2013 yılında bu tür uygulamalara karşı ülke içinde artan tepkiler ve uluslararası baskıların artması sonucunda ” Tedvaiyi kabul etmeyen mahkumların zorla İyileştirilmesi için tıbbı yönden onaylanmış raporun uygulanması ve buna Adli sistemin destek vermesini sağlayan ” Ruh Sağlığını Koruma Yasası” ilan etmiş olup, yapılan araştırma ve incelemelerde bu yasal Reformun bir işe yaramadığı yanı yasanın mahkumlara uygulanmadığı sonucuna varılmıştır.
- Çin yönetimi rejim muhalifi Uygurları sahte psikiyatrik teşhis ve raporlarla onları adli sistemden tamamen çıkararak toplumdan koparmıştır.
- Çin yönetimi istikrarı korumak adına muhalif kişi ve siyasi aktivistlerin avukat tutmalarına veya tuttukları Avukatları ile görüşmesine izin vermemektedir.
- Bu şekilde tutuklanarak hapsedilen siyasi muhalifler yargı önüne çıkarılmadan hijyenik ve uygun olmayan ağır yaşam şartlarındaki bu kamp ve Hapishane/Kliniklerde yıllarca ve hatta yıllarca ya mahkemeye çıkarmadan tutmaktadır.
Uluslararası İnsan Haklarını Koruma Teşkilatı (Safeguard Defenders) yayınladığı raporun talep ve öneriler bölümünde şu çağrıda bulunuyor ” Uluslararası toplum,İnsan Hakları ve Hukuk Teşkilatları ile STK.lar Çin’in Uygur Bölgesinde açtığı bu şekildeki yasadışı Toplama Kamplarını kapatmasını ve Uygurlara yönelik baskı,zulüm insanlık suçlarını sonlandırması için Çin yönetimine baskı yapmalıdırlar.” ifadesini kullandı.