Son Dakika
Mehmet Emin HAZRET
Paris Saldırısından Nemalanmak isteyen Çin, Uygurlar Üzerinde Yeni Bir Katliama Hazırlanıyor
13 Kasım 2015 gecesi Paris’te gerçekleşen terör saldırısı, tüm Avrupa’yı şoka soktu ve dünya medyasının odak noktası haline geldi.
15 Kasım 2015 günü Antalya’da G-20 toplantısında bulunan Çin dış işler bakanı 王毅-Vang yi öğle yemeğinde basın toplantısı yaparak “Çin terör mağduru bir ülkedir. Doğu Türkistan teröristleri ile yapmakta olduğu savaş, uluslar arası terörizme karşı savaşın önemli bir parçası olarak görülmesi gerekir.” diye açıklama yaptı. İşgalı Çin’in bakanı Batı’ yı'”Terörizm tanımında çifte standart kullanmakla suçladı, ve terörizme karşı ortak iş birliğine çağırdı. İşgalcı Çin’in Dış bakanı bu sözlerin ile, Paris Saldırısından nemalanmak isteyen Çin’in Uygurlar Üzerinde Yeni Bir Katliama hazırlanıyor, tahmininin (11 Eylul 2001 saldırılarında olduğu gibi) oluşmasına sebep oldu.
Çin uluslararası topluma karşı ortalığı sis perdesi ile karıştırmaktadır. Önce şu noktayı netleştirmemiz lazım;
1. Fransa özgürlükler ülkesidir. Demokrasinin beşiğidir. Saldırganlar, özgürlüğe ve demokrasiye saldırmıştır.Tüm insanlığın ortak değerlerine saldırmıştır. Tabii ki, tüm dünya Fransa halkının yanında olacak, olmalı da. Çin ise despotların yönettiği ülkedir. Çin yönetimi, Özgürlüklerin ve demokrasi değerelerinin düşmanıdır. Doğu Türkistan’da, ve Çin’de Özgürlük savaşçıları özgürlük için mücadele etmektedirler.
2. Fransa, Fransızların vatanıdır. Ancak, Cezayir, Tunuus ve Suriye gibi Arap ve dahil Orta Doğu ülkelerinden gelip Fransa’ya yerleşen Arap asıllı göçmenler de yaşamaktadır. Fransızlar bu eski sömürgelerinden ülkelerine gelerek yerleşen bu insanlara kuçak açmıştır. Fransız vatandaşyı bu Göçmenler içinden çıkan bu eylemciler Paris sakinlerine saldırmıştır. Doğu Türkistan ise, Doğu Türkistanlıların vatanıdır. Çinliler ise bu ülke’de işgalcıdır. Bu ülke’de yaşayan etnik Çinli göçmenler ise,Çin yönetimi tarafından zorla getirilip yerleştirilen Çinlilerdir.Tamamı etnik Çinlilerden olluşan ordu,polis,göçmenlerden oluşan sivil silahlı birimler hepsi birden bu ülkenin tarihi sakinleri ve sahipleri olanUygur Türklerine saldırmaktadır. Uygurlar ise, kkendi topraklarında kendilerini korumaya mecbur bırakılmıştır. Uygur Türkleri kenedi ana vatanlarında insani hak ve temel hakları, özgürlüğü ve ülkelerinin tekrar bağımsızlığını elde etmek için mücadele etmektedir.
Batı kamuoyu, Doğu Türkistan’da yoksul annelerinin kuçağından zorla alınarak Çince ana okullarda oyuncak, süt ve konforlu bir yaşamla kandırılan 3-5 yaşındaki Uygur çocuklara benzemez ve hiçbir zaman şark kurnazı Çin’in(Pekin’in)s bu sinsi ve aldatmalarına ve oyununa gelmezler.
İŞİD Paris’i Vururken, Çin Komünist Parti adındaki ” İŞİD” Urumçi’de Uygurları Vurmaktadır
Çin komünist parti organ gazetesi olan “环球时报”( Huançiu shibao- Küresel Zaman Gazetesi) 16 Kasım 2015 günü 《力挺法国不等于中国人没有心结》(Paris’in arkasında Çinlilerin gönül bağı yok değildir)başlıklı baş makale yayınlayarak, Çin toplumunun dikkatini Doğu Türkistan’a ve onların kin ve nefretini mazlum Uygur Türklerinin üzerine yönlendirmeye çalışmıştır. Bu başyazı’nın altında görülen 3 binden fazla Çinli okuyucu yorumları ile ÇKP.yönetiminin bu tezi desteklemiştir. Öten yandan ise, bu destekçiler yorumlarında Uygur Türklerine karşı kin ve nefretlerini kusan cümleler kullanmıştır. ÇKP.yönetiminin Faşist ve Nazist olarak terbiye ettiği bu Şöven ve faşist Çinlilerin birinin yorumu ise,çok dikkat çekicidir, Yorum aynen şöyledir ; “全国抵制新疆人 = Tüm Çin ülkesi olarak kenetlenelim ve Uygurlara karşı direnelim”.
Bu şöven ve faşist kafalı düşük zekalı, dünyadan olup bitenelerden habersiz şartlandırılmış Mankurt Çinli gence şunu sormak lazım ; “Uygurlar sizin ülkenizi yanı Çin’i işgal etti mi ki, siz Çinilileri Uygurlara karşı direnmeye çağırıyorsunuz?
İşin can alıcı yanı de şu ; hiç bir Çinli yetkili bu zeka geriliği olan Mankurt Çinli’ye “Neden bu tür kin ve nefret kokan cümleleri yazarak “Milletlerin Birlik ve Beraberliğini Bozuyorsun ? Neden Bölücülük ve Irkçılık Yapıyorsun ? ” diye sormuyor !
Halbuki Çinlilere yönelik böyle bir yorum bir Uygur Türkü genç tarafından yazılırsa bu genç anında tesbit edilir ve “Bölücülük yapmak,Milletlerin Birliğini parçalamak ve Ülke bütünlüğüne ihanet etmek” suçlaması ile hemen tutuklanır ve terörist damgası yapıştırılarak derhal gecikmeden müebbet hapis cezasına çarptırılır.
Ancak Çin yönetiminin bu resmi yayın organında Uygur Türklerine karşı bundan çok daha ağır ifadeler,kin ve nefret içerikli cümleler yazılabilmekte ve günlerce de yayında kalamaktıdır.Buna kimse müdahele de bulunmuyor.Silme gereğini dahi duymuyorlar.
17 Kasım 2015 günü, sabahtan başlayarak Urumç sokaklarında devriye gezen İşgalcı Çin’in asker,Jandarma ve Polisleri’ne ek olarak bindirilmiş ve motorize askeri birlikleri şehir sokaklarında terör estirmeye başlamışlardır. Urumçi’de Uygurların Semti olarak bilinen Gettolarda ev baskınları yapılmakta ve toplu tutuklamalar yapılmaktadır.
14 Kasım 2015 Cumartesi günü, Urumçi havaalanında İstanbul yolcusu iki Uygur Türkü uçağa binerken tutuklanıp, eline kelepçe vurulup götürülmüştür. Bütün bunlar baskılar,zulumler,ev basakınları ve tutuklamalar Paris ‘te patlayan bombaların yankısının Urumçi’ye ve tüm Doğu Türkistan’a yansıması olarak görülmektedir.
İşgalcı Çin’in, ” Türkiye Sopası” ile Uygurları Dövme yöntemi Yenden Ortaya Çıktı.
Çin Devlet başkanı 习近平 -Şi jinpeng Antalya’da Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı terörizme karşı savaşta ortak iş birliğine çağırırken, xinhua haber ajansı,her iki liderin terörizme karşı ortak herket etmede hemfikir olduklarına yazmıştır. Çin’deki TV,Gazete yorumcuları,Türkiey’nin finans ve teknoloji yatırımına acil ihtiyacı olduğunu, Türk hükümeti,Türkiye’de yaşayan “Uygur teröristler”e yönelik alacağı caydırıcı eylemi görmedikçe,Çin’in Türkiye’yi rahatlatacak yatırımları yapmayacağını iddia ederek bunları medyalarında hiç çekinmeden ortaya atmaktadırlar.
Doğu Türkistan’daki İşgalcı Çin’in güdümü ve emrindeki devlet medyası Şi ile Erdoğan’ın teröre karşı iş birliği ve “Uygur teröristleri dünyanın hiçbir yerinde göz açtırmayacak” şeklinde propagandasını büyük bir hızla ve sesinin çıktığı kadar bağırarak sürdürmektedir. Her dafasında Çin, Türk Liderler bir araya geldiğinde bu tür söylem ve propagandaları Müslüman Uygur Türklerine karşı bir ” SOPA ” olarak kullanıldığı gibi,bu defada yöntem aynen tekrarlanmaktadır.
” Terörist Devlet” Çin’in Son Küstahlığı
11 Eylül 2001 Tarihinde Now York’taki ikiz kule saldırılarından hemen sonra, global dünyanın terörle mücadelesinden nemalanmak ve mevcut durumdan bedavadan yararlanmak isteyen Pekin, Uygurlara karşı “ Terörist, Radikal ve Bölücü” etiketlerine yapıştırdı ve iftiralarının şiddetini arttırdı. Batı’nın terörizme karşı savaşa odaklanması, Çin’e, Müslüman Uygur Türklerine karşı kitlesel soykırım yapmaya yönelik olarak cesaretlerini arttırdı. İşgalcı Çin’e tarihte hiç olmadığı kadar Doğu Türkistan’da Uygur Müslümaralarına baskı,zulum,işkence.etnik assimilasyon,dönüştürme ve toptan soykırım uygulamalarını büyük bir insanlık dışı vahşi yöntemleri kullanarak tamamlamalarınas yönelik yeni atılımlaraı için çok uygun fırsatlar yarattı. Bu kez de İşgalcı Çin kan ve gözyaşını fırsata çevirme yöntemini ustaca kullanamaya yeltendi. 13 Kasım 2015 Paris’teki terörist saldırısından hemen sonra, Uygurlara yönelik soykırım girişimini dünya kamuoyu önünde yasallaştırmanın peşine düştü. Çin Kamu güvenliği bakanlığı 13 kasım 2015 tarihinde bir açıklama yaparak Doğu Türkistan’da Çin ordusu , jandarma ve Güvenlik güçlerinin 56 gün süren operasyonu sonucu “terörist” lerin hapsini öldürdüğünü bildirdi. Ölen ^Terörist^lerin kimler ve kaç kişi olduğu ve nerede ve nasıl katledittiklerini ise, açıklamadı. 18 Kasım 2015′ da BBC Çince yayınında, öldürülen Uygur Türklerinin 17 kişi olduğunu , bunların Aksu Vilayeti Bay ilçesinden kaçarak Tanrı dağlarını üst taraflarında bulunan bir mağarada saklanan,bebek,çocuk ve kadınların de bulunuduğu 3 aileden oluşan 17 kişininin ,saklandıkları mağara’da gece uykusunda iken savaş uçağından atılan füzeler ile imha edildiği bilgisine ulaştıklarını yazdı.Öldürülenler arasında daha bir yaşında bir bebek, 3-9 yaşlar arasında 3 çocuk ve 3 kadın vardı.17 kişi 3 aileye mensup köylülerdir.Bunlar İşgalcı Çin’in zulmünden kaçıp dağlara sığınan Müslüman Uygur Türkü ailelerdi. Bir yaşındaki bir bebek ile yaşları 3 – 6 ve 9 olan bu çocuklarda mi Teröristti ?
Bu bebek ve çocukların Anneleri olan 3 Uygur Türkü hanım da mi teröristti ? Kahraman(!) Çin Halk Kurtuluş Ordusu’nun Uniformalı Katilleri tarafından Vahşice ve acımasızca öldürülen 3 ev kadını anne terörist midi ?
Uruçideki ÇKP internet sitesi “tanrıdağ” 19 kasım günü Bay ilçesinde 28 “terörist”in öldürüldüğünü açıkladı.Ben bu yazıyı yazarken bile Çin, savunmasız sivil Uygur halkını katletmeyi sürdürdüğünü biliyorum.
Terörist Çin,öldürdükleri masumların kanı kurumadan,utanmadan büyük bir pişkinlik ve utanmazca davranarak uluslar arası toplumun Fransa’ya verdiği desteğin bir benzerini, küstahça ve sıkılmadan kendilerine de vermesini istemektedir.
Uygur Halkı Fransız Halkının Yanındadır
Uygur halkı Fransız halkının acılarını paylaşmaktadır. Çünkü Uygurların acısı,Fransızların acısı ile aynıdır. Fransa’da teröristler, uygar hukuk devleti Fransa’ya saldırmıştır. Nişan aldığı hedef barış,huzur, demokrasidir ve özgürlüklerdir. Doğu Türkistan’da terörist Çin devleti ise, , savunmasız masum Uygurlara sırf Müslüman ve Türk oldukuları için saldırmakta ve toptan imha ve yok etmek istemektedir.
Çin devlet terörünün merkeze aldığı esas hedef, insanı değerler, insan hakları, hukuk,adalet ve özgürlüklerdir . Uygur halkı,terör mağduru olan Fransız halkı ile dayanışma içinde olacaktır ve kendi topraklarında özgürlük,demokrasi ve insan haklarını savunma yolunda terörist Çin devleti ile sonuna kadar mücadelesini azim ve kararlılıkla sürdürecektir.
Kaynaklar :
BENZER HABERLER