ENDONEZYA HÜKÜMETİ : YAKALANAN UYGURLAR İŞİD’Çİ DEĞİL, DOĞU TÜRKİSTANLI MAĞDUR MÜSLÜMANLAR !

Hamit  Göktürk / Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)
13 Eylul’da Endonezya’nın Pulau Sulavisi adasında İŞİD örgütü ile bağlantılı olduğu iddiası ile yakalan 4 Müslüman Uygur’un İŞİD’çi değil, Orta Asya’da yer alan ve Çin’in işgali altında bulunan Müslüman Uygurlar olduğu açıklandı.
Hür Asya Radyosuna ait internet sitesinde yer alan ve Japonya’da yayınlanan AŞAHİ ŞİMBON gazetesinin 17 Eylul tarihli haberine atfen yayınlanan haber yorumunda Endonezya Emniyet Genel Müdürlüğü Sözcüsü Raflı Amar’ın basına yaptığı açıklamalara yer vedi.
Polis Sözcüsü Amar, Pulau Sulvasi adasında Endonezyalı diğer 3 zanlı ile yakalanan 4 kişinin İŞİD’çi değil, Orta Asya’da Çin işgalindeki Doğu Türkistanlı mağdur Müslüman Uygurlar olduğunu,İŞİD’çi olduklarına dair hiçbir bulguya rastlanamadığını,kendilerinin Ülkelerinde Müslümanlara yapılan baskı,zulüm ve asimilasyon uygulamaları nedeniyle Ülkelerinden kaçmak zorunda kaldıklarını beyan ettiklerini açıkladı.
Sözcü Amar,Tutuklanan Uygurların İngilizce veya başka bir yabancı dil bilmediklerini sadece Uygurca konuşabildiklerini, ülkelerinden kaçarken,Çin,Vietnam,Tayland,Kamboçya ve Malezya üzerinden Endonezya’ya geldiklerini beyan ettiklerini de belirtti.Tutuklanan bu 4 Müslüman Uygur’un Sulavisi Adasının merkezi Posu’da Endonezya Polisince yürütülen bir operasyon esnasında ele geçirilidiklerini de ifade etti.Tutuklanan Uygurların Santosu adında aranan bir terör şüphelisi ile görüşmek istedikleri için gözaltına alındıklarını,İŞİD veya veya başka bir terör teşkilatlarının üyesi olduklarına dair hiçbir kanıt bulunmadığını de bildirdi.
4 Müslüman Uygur’un tutuklanamasının ardından hemen bir açıklama yapan Çin Dış İşleri Bakanlığı sözcüsü Hong Aili, bu kişilerin İŞİD örgütü ile bağlantılı kişiler olduklarını ve kendileri hakkında daha fazla bilgi toplamaya çalıştıkılarını iddia etmişti.
Haber Merkezimize konuşan ve adının açıklanmasını istemeyen bir Doğu Türkistanlı mülteci ise, şunları ifade etti ; “ Ben de ailem ile birlikte Vietnam ve Malezya üzerinden Endonezya’ya geldim. Bu ülke’de bir süre kaldım. Burada da bir hayli mülteci Uygurlar yaşıyor. Ayrıca,yüksek öğrenim için gelen Uygur öğrenciler de bulunmakta. Endonezya Halkı’nda Çin yönetimine karşı büyük bir antipatı olduğunu gördük. Biz Müslüman olduğumuz için bu ülke’de fazla sıkıntı çekmedik. Endonezya Mülteci Uygurlar için bir geçiş noktası konumunda. Türkiye’ye ve başka ülkelere buradan ulaşıyorlar. Şimdiye kadar yakalanan veya takibe uğrayan her hangi bir Uygur’a rastlamadık. Bu son yakalanma olayı Çin’in bir tuzağı ve oyunu olabilir.Çünkü,Endonezya Polisi bunları koymuş gibi ele geçirmişler. Çin yönetimi bugün global olarak Uygurlara savaş açmış durumda. Bu kez Müslüman Uygurları gündem’de olan İŞİD Örgütüne yaftalamak ve uluslar arazı toplum nezdinde mahkum ettirmek istiyorlar.Çin, bu tuzağı biz Müslüman Uygurlara kurarken, aynı zamanda bu tuzağa kendileri düşüyorlar ve rezil oluyorlar.  Çin’in Doğu Türkistan’daki baskı, zulüm ve asimilasyon temelli insanlık dışı uygulamalarını de yakalanan bu Uygurlar ifşa ediyorlar. Kendisinin ve ailesinin canlarını ve geleceklerini kurtarmak için ülkelerinden kaçmak zorunda kalan Müslüman Uygurların başka Örgütler ile ne işi olabilir ki ?” şeklinde konuştu.