DÜNYA UYGUR KURULTAYI BAŞKANI RABİA KADİR RAMAZAN KUTLAMA MESAJİ YAYINLADI

Muhaceretteki Doğu Türkistan Milli Hareketinin  en üst kuruluşu olan ve  merkezi İstanbul’da iken, 1999 tarihinde Almanya’ya taşınan Münih  merkezli Dünya Uygur Kurultayı’nın ABD.’de yaşayan Genel Başkanı Sayın  Rabia Kadir Hanımefendi,  2016  Mübarek Ramazan ayının  başlaması  münasebeti ile Ana Vatan Doğu Türkistan  ve muhacerette yaşayanlara hitaben bir mesaj yayınlamıştır. Dünya Uygur Kurultayı’nın kurumsal internet Sitesi’nde  Uygur Türkçesi ile yayınlanan  ve sosyal medya ortamında da çokça paylaşılan bu mesajin Türkiye Türkçesine aktarımını aşağıda bilgilerinize sunuyoruz.

 Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)

Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adiyle :

Aziz Doğu Türkistanlılar

Bizler,  Müslüman Uygur Türkleri olarak dünya Müslümanları ile birlikte 11 ayın sultanı Mübarek Ramazana ayını idrak etmiş bulunuyoruz.Hepimize kutlu olsun.

Büyük bir  hasret  ve özlemle beklediğimiz bu Müberek günlere  bizleri kavuşturan Allah Taala’ya  sonsuz hamdu senalar olsun.

Cennet ve rahmet kapılarının sonuna kadar açıldığı,Allah Taala’nın rahmet.mağfiret şafkat ve keremini biz Müslüman Kullarına lütfettiği bu mübarek ayda Doğu Türkistan’da ve muhacerette yaşayan bütün Aziz Halkımı yürekten selamlıyor,hürmet ve muhabbetlerimi bir kez daha sunuyorum.

Aziz Doğu Türkistanlı Kardeşlerim,

Aziz yurdumuz Doğu Türkistan’ı zorla işgal eden Faşist/Kızıl Çin rejimi her ramazan ayında olduğu gibi bu  mübarek ramazan ayında da  Orucu yasaklamış  ve Ramazan ayına mahsus ibadetlere yasak  ve kısıtılamalar getirerek engellemiş  bulunuyor.Bu ramazan ayından birkaç önce İşgalcı Çin rejimi  bir “Beyaz Kitap” yayınlayarak Doğu Türkistan’da Müslümanların dini  gereklerini serbestçe yerine getirebildikleri yalanını yaymaya çalışmıştır.Bu sözde belge’de İşgal yönetimi her zaman olduğu gibi,yalanlara başvurmuş.gerçekleri tersinden duyurmaya çalışmıştır.Artık Çin’in bu sinsi yalan ve sahte belge ve beyanlarına hiçbir Doğu Türkistanlı veya basiret ve feraset sahibi hiçbir insan inanmamaktadır. İşgalcı Çin bu yalanları ile uluslar arası toplumu ve insanlığın saf vicdanını asla kandıramayacak ve aldatamayı da başaramayaktır.

Aziz  Kardeşlerim ; 

Çin işgal yönetiminin son aylarda Ülkemizde uygulamakta olduğu baskı,zulüm,etnik assimilasyon,dini ve ırkı soykırım uygulamalarından bir kaçını sizlere hatırlatmak istiyorum ;

1. Çin işgal yönetimi Müslüman Uygur Türklerinin kendi aralarında bir birlerine “Essalamünaleyküm” diye selam vermesini yasaklamıştır.Bu  selam verme şeklinin ve kullanılan dua içeren sözlerin “ aşırı dini radikalızm-Aşırı Dincilik-Gerici Taşkınlık “vebenzeri  yaftalar papıştırarak suçlamakta ve mahkum etmektedir.
2. İşgalcı Çin’in Doğu Türkistan’daki  baskı,zulüm,işkence,etnik assimilasyon_dönüştürme ,dini ve ırkı soykırım uygulamaları artık tahammül sınırlarını aşmıştır ve bıçak kemiğe dayanmıştır.Kutsal değerelerimize saldırılar,hakaret ve aşağılama temelli uygulamaları sürmektedir.
3. İdrak ettiğimiz şu Mübarek ramazan ayında işgal altındaki yurdumuz Doğu Türkistan’da temel insanı haklarını talep eden ve Sözde Kurtuluş Ordusu adını verdikleri üniformalı katillere direnen ve karşı koyan yüzbinlerce cesur ve kahraman Mücahitlerimiz Çin’in karanlık zindanlarında çile çekmektedir.Bu Kahramanlarımız İşgalcıların akıl almaz baskı,zulüm ve  envai çeşit Çin işkenceleri altında inim inim inlemektedir.Bu Kahramanlarımızı asla unutmamalıyız.Kahramanlarını unutan Milletler yok olmaya mahkumdur.
4. Doğu Türkistan’da yaşayan Müslüman Uygur Türkleri işgaldan beri geçen 67 yıl içinde bir gün dahi  barış ve mutluluk içinde  yaşayamamış  ve  huzurlu   olamamıştır.
5. Çinli işgalcılara adeletsızlik ve hukuksuzuluktan şikayet edenlerin dili, dayanılmaz Çin zulmüne  direnenlerin ise  acımasızca ve vahşice  kafaları koparılmıştır.
6. Mübarek dinimizin gereklerini yerine getirmek için  namaz kılan,oruç  tutanlar ile tesettürlü giyinen ve sakal bırakan gençlerimiz tutuklanarak cezalandırılmakta ve insanlık kalıbından çıkmış Çinli cellatların önünde birer suçluya dönüştürülmektedir.
7. İşgalcı Çin bu yıl  idrak ettiğimiz Ramazan ayını de önceki yıllardaki  gibi  baskı,zulüm,işkence,engellemeler  kısıtlamalar ve yasaklamalarla  bu Rahmet ayını adeta  bir  Çin Cehennemine dönüştürmüştür.

Aziz Doğu Türkistanlı Kardeşlerimiz,

       Bütün bu maruz kaldığımız dramatik durum bize şunu açık ve net olarak göstermiştir ki; Çin’in bu işgal ve soykırımlarından kurtulmanın yegane  yolu önce cesaret ve gücümüzü  bir araya getirmek,birlik ve berabereliğimizi temin ederek   dostlarımızın ve kardeşlerimizin  katkı ve  yardımları ile  en doğal hakkımız olan “ Kendi Takdirimizi Kendimiz Belirleme  Hakkı’nı” gerçekleştirmek bir an önce ve  en kısa zamanda harekete geçmeliyiz. Mücadelemizi yaşadığımız ülkelerin yasalarına harfiyen bağlı kalarak  demokratik ve yasal haklarımızı sonuna kadar kullanarak çalışmalar yürütmeliyiz.Biz  hür ve bağımsız devletimizi   yeniden tekrar kurmadan bize barış,huzur,mutluluk  ve istikrar  asla gelmeyecektir.

Aziz Kardeşlerim,Sevgili Halkım,

Allah Taala’nın biz Müslümanlara  lütfettiği  bu mübarek ramazan ayının bereketi,kutsiyeti,mana ve bereket ve merhamet dolu bu günlerinde  Ana vatanımız Doğu Türkistan’ı ve  büyük bir cesaret  ve Kahramanca Varlık mücadelesi vermekte olan halkımızı unutmayalım. Onları bir saniye olsun,aklımızdan çıkarmayalım. Doğu Türkistan davamızı fertler ve STK.lar olarak  olarak sürekli gündemde tutmaya gayret edelim. İbadet ve taatlerimizde onları dualarımızda  mutlaka dile getirelim.Onların başarılı olması için dua,  niyaz ve tazerru’da bulunalım.

Şu mübarek günlerde hürriyet ve kutsal değerlerini korumak için ülkelerini terk ederek güneydoğu Asya ülkelerine gelen ve halen 3 yıldan beri Tayland Hapishanelerinde haksız ve hukuksuz olarak  hapiste tutulan ve son günlerde Açlık grevi’ne başlayan  Mülteci Kardeşlerimizi  ve onların  aile ve çocuklarını unutmayalım ve elimizden geldiğince onlara  yardımlarda bulunalım.

Birlik,beraberlik, yakın işbirliği ve dayanışma içerisinde hareket ederek kutsal  Doğu Türkistan davasını ileri safhalara taşımaya gayret edelim.

Rahmet,merhamet ve Şafkat ayı olan bu kutsal günlerde Muhtaç ve  kimsesiz Kardeşlerimizi ve Vatandaşlarımızı  bu ayın bereketinden mahrum bırakmayalım ve lütfen  onları unutmayalım.

Allah Taala’dan  Aziz Vatanımız Doğu Türkistanı’mızı bir an önce hürriyet ve bağımsızlığına kavuşturması niyazı ile,aziz Milletimizin huzurlu ve mutlu günlerinin yakın olduğuna olan inancımı sizlerle paylaşmak isterim.Bu vesile ile  aileleriniz ile birlikte sağlıklı,esenlikli,huzurlu ve bereketli bir Ramazan-i Şerif geçirmlenizi diliyorum.  Allah’a Emanet Olunuz.

                                                        En Kalbi Dua, Selam ve saygılarımla

                                                Rabia KADİR

                                                    DÜNYA UYGUR KURULTAYI GENEL BAŞKANI