Singapur Ulusal Üniversitesi’nde kıdemli araştırma görevlisi olan Drew Thompson da bu kararı Çin’deki özel sektörü geri götürecek bir karar olarak değerlendirirken, “Yurt dışına göç etme ve serveti koruma çabalarını hızlandıracak” dedi.

Asya’nın en zengin ailelerinden bazılarının Singapur’a kayması pek yeni bir durum değil. Bu şehir devleti; düşük vergileriyle, güvenliği ve istikrarıyla kale olarak görülüyor. Aynı durum Tayland’dan Endonezya’ya kadar geçerli. Hong Kong’ta 2019 yılında gerçekleşen protestolar bu şehri cazibe merkezi olma noktasından uzaklaştırdı. Burada yer alan akış da Singapur’a geçiş yaptı.

Value Partners Group’un kurucu ortağı ve Hong Kong’da para yöneticisi olan Cheah Cheng Hye, “Devasa Çin’den Singapur’a önemli miktarlarda para akıyor. İnsanlar Singapur’u paraları için güvenli bir sığınak olarak görüyorlar.” dedi.

Xi’nin özel sektöre karşı sert bir duruş sergilemesi ve müttefiklerini teşvik ederek liderliğini pekiştirme çabası bazı insanların ülkeleriyle bağlarını tamamen koparmaya itti.

Yaşanan akın finansal verilerle de kendisini gösteriyor. Singapur Para Otoritesi’nin geçen ay açıkladığı rakamlara göre; para yönetimi endüstrisindeki varlıkların değeri 2021’de yüzde 16 artış göstererek 5,4 trilyon dolara ulaştı. En büyük bölüm Asya-Pasifik kaynaklarından geldi.

Xi’nin  Çin’den insan ve sermaye çıkışını durdurup Durdurmadığı Belli Değil

Yatırım göçü danışmanlığı şirketi Henley&Partners, 10.000 yüksek net varlıklı sakinden oluşan bir grubun bu yıl Çin’den 48 Milyar Dolar çekmeye çalıştığını tahmin ediyor. Bu rakam Rusya’dan sonra bir ülke için en büyük ikinci zenginlik ve insan çıkışı.

Çin merkezli risk sermayesi şirketi Qiming Venture Partners’ın kurucu ortağı Gary Rieschel ise, Çin parasının Singapur’a akışının durma ihtimalini düşük olarak görüyor.