ÇİN,UYGUR AKTİVİST RUŞEN ABBAS’İN ABLASI DR.GÜLŞEN’İ 20 YIL HAPSE MAHKUM ETTİ

Dünya, ÇKP diktatoryasındaki Çin Komünist Rejiminin gerçekten ne olduğunu az de olsa nihayet anlamaya başladı. ÇKP, kendi rejiminden baskı ve zulüm gören Uygurlar adına küresel düzeyde yaptığı cesur ve ses getiren faaliyet ler yürüten ve kampanyalar düzenleyen Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas’ın Urumçi’de yaşayan Ablası Dr.Gülşen Abbas’ı ona duyduğu kin, nefret ve intikam duygularını tatmin edebilmek için tutuklayarak 10 yıl hapis cezasına çarptırdı.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

İki yıl önce (2018’yılında)ortadan aniden kaybolmasının gizemi kendileri için bu Noel Günü birdenbire çözüldü. Dr. Gülşen Abbas’ın ABD’de yaşayan kızı,Ziba Murat ve Kızkardeşi Ruşen Abbas ve diğer akrabaları, olabilecek en kötü bu haberden adeta sersemlemiş durumda. ABD’deki kızı Ziba Murat ve kız kardeşi Ruşen Abbas 2018 yılında yorulmak bilmeyen bir arama başlatmışlardı. Ruşen Abbas, gizli kalması gereken kaynaklardan gelen haberin ardından Gülşen’in Terör ve terörizm” suçlaması ile 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasının ardından adeta çılgına döndüler.

Etnik Kin, İntikam ve Nefret’in İntikamının Cezası 20 yıl Ceza

Gününüzü mahkemede geçirmek ve işlediğiniz bir suç için adil ceza almak elbette sizin hakkınız olan bir şeydir. Ancak hayatını hastaları iyileştirmeye adamış emekli bir tıp doktoru için intikamcı bir devletin kurbanı olmak intikamdan başka bir şey değildir. Aile, geçen yıl Gülşen’ın eğitim kampları yoluyla sözde dönüşümlerden birine kabul edildiğini düşünmüştü . Ancak yirmi yıllık sanal müebbet hapis cezasının haberi onlar için yıkıcı bir darbe oldu.

Çin Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Wang Wenbing, Gulşen’ın bir terör örgütüne katılma, terör faaliyetlerine yardım etme ve kamu düzenini bozmak için insanları bir araya getirme (Toplantı yapma) suçlarından cezalandırıldığını söyleyerek  ona verilen hapis cezasını doğruladı . Çin’in “yasalarla yönetilen bir ülke” olduğunu ve yasadışı ve suç faaliyetlerinin “yasalarla cezalandırılması” gerektiğini de ileri sürdü.

Annesi adına geçen yıl Bitter Winter tarafından yayınlanan bir savunma yapan Dr.Gülşen Abbas’ın kızı Ziba Murat , bu hafta  Teyzesi Ruşen Abbas’ın  Uygurlar İçin başlattığı yeni Kampanyası ve ABD Kongre Yürütme Komisyonu’nun ortak ev sahipliğinde düzenlenen basın toplantısında konuştu. Ziba Murat konuşmasında bir tip doktoru olan Annesinin 20 yıl hapis cezasına çarptırılmasını “akıl almaz” cümlesi ile değerlendirdi. Ziba ayarıca “meşru ve yasal haklarını elde etmek için gösteri yapan hak arayıcılarının” hiç bir devlet tarafından susturulmayacağını de ifade etti.

Rushan, kız kardeşinin bir örnek olarak ve ÇKP aleyhine konuşmaya cesaret edenlere bir uyarı olarak mahkum edildiğine inanıyor . 

Bu yılın Eylül ayında Bitter Winter’a konuşan Rushan, akrabalarından kız kardeşinin bir kampa götürüldüğüne dair güvenilir bir kaynaktan bilgi aldığını belirten Ruşen Abbas “Washington DC’deki Hudson Enstitüsü’nde konuşmamdan altı gün sonra hem Ablam Dr.Gülşen hem de Teyzem, birbirlerinden 1.400 km uzaklıkta yaşamalarına rağmen aynı saatlerde kaçırıldı. Bu tesadüf değil. Kız kardeşim herhangi bir suç işlemedi ve keyfi olarak 22 aydır, yargısız olarak tutuluyor. Ablam ve Teyzem hiç Suçu olmayan birer mahkumlar. “

Bu hafta kendisi ve yine Amerika’da bulunan kız kardeşi adına konuşan Ziba, “Annemiz bizim yüzümüzden cezalandırıldı” dedi. Annesinin birden fazla sağlık şikayeti olduğunu bu yüzden insanı olarak hapse konulamayacağına inandıklarını ancak bunun boş bir hayal olduğunun görüldüğünü söyledi. Ancak,bizler onların ABD’de yaşayan ailesi olarak asla korkmayacağız ve Çin tarafından böyle tertip ve intikamlar ile asla Susturulmayacağız ve Çin’in ülkemizdeki yaşayan halkımıza karşı işlediği insanlık dışı cinayetlerini gün ışığına çıkarmaya devam edeceğiz.”dedi.Ziba ayrıca, ABD hükümeti ile benzer değerleri paylaşan Ülkelere ve BM.lere çağrıda bulundu ve Çin’in ülkelerindeki bu acımasız ve vahşi uygulamalarına karşı seslerini yükseltmeye ve annesi başta diğer tüm suçsuz insanların serbest bırakılması için harekete geçmeleri çağrısında bulundu.

Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas ise yaptığı konuşmasındadedi.

Ruşen Abbas ; Doğu Türkistan’da Durum Daha Da Kötüleşmeden Önlemler Alınmalı

Uygur Hareketi Lideri Ruşen Abbas burada yaptığı konuşmasında şunları de ifade etti :Uygur bölgesinde  durum çok kötü ve bu durum daha da kötüleşmeden  uygar  dünyaya  ÇKP. tarafından işlenen zulümlere karşı seslerini yükseltmelerini ve uyanmaları için sizlere yalvarıyorum. Dünyanın geri kalanının sistemi nasıl desteklemeye devam edebileceğini bilemiyorum. Dünya vatandaşları ve insanlık olarak görevlerimizde başarısız oluyoruz.  Bu duyarsızlık, Sessiz ve kayıtsız bir dünyanın “vicdanının sınandığı bir süreç olmaktadır. Ablam Dr.Gülşen’in önümüzdeki yirmi yılını “Çin zindanında” geçireceğini düşünmesinin katlanmanın imkansız bir istırap olduğunu ,kendisinin Uygurların hak hukuk ve özgürlükleri için ABD’de diğer yerlerde cesurca özgürce konuşmam, kız kardeşimin özgürlüğüne mal oldu.”dedi.

Washington’daki Uygur İnsan Hakları Projesi’nin başkanı ve ABD Uluslararası Din Özgürlüğü Komisyonu’nun (USCIRF) bir komiseri olan Nuri Turkel,  yaptığı konuşmada şunları ifade etti : ” Dr.Gülşen Abbas insanlara sadece iyilik yapmış emekli bir tıp doktoru, bir büyükanne ve ” En azından bildiği ve kendisiyle suçlandığı terör eylemlerini gerçekleştirebilecek en az yetenekli  bir Uygur aydını. ÇKP’ye göre Uygurların tamamı onun her dediğini ve isteğini yerine getirmek ve ÇKP’nın peşinden gözü kapalı gitmesi gerekiyor. Bu durum dahi Çin’in kendi terörle mücadele yasasını ihlal ediyor. ÇKP’nın Dr.Gülşen’i 20 yıla mahkum etmesi tamamen ABD vatandaşlarına karşı öç alma ve Ruşen Abbas üzerinden bir misillemedir. ” sözleri ile durumu değerlendirdi.

ABD’nin Kadın Sorunlarından Sorumlu Büyükelçisi Kelly Currie, cinsel taciz, kitlesel kısırlaştırma ve çocuklarının devletten ayrılma mağduru olan Uygur kadınların içinde bulunduğu kötü durum karşısında dünya çapındaki kadın gruplarının kayıtsızlığı karşısında dehşete düştüğünü bildirdi. Çin’in Uygur çocuklarını etnik olarak asimile etmek için yetimhaneler işlettiğini de açıkladı.

İÇin Tipi Toplama Kampından kurtulan bir mağdurun sözlerini örnek veren Kelly Uygur kamp tutuklusunun Çinli Gardiyana sorduğu bir soruya verdiği cevaba dikkatı çekti : ” Bbana işkence eden işkenceciye neden bana işkence ettiğini sordum.Bana verdiği cevap şöyle idi : “Çünkü sen bir Uygur’sun. İkinci Dünya Savaşı esnasında Almanalar Nazi Kampları kurarak Yahudileri hapsederek Holokost yaptı. Bizim Eğitim Kamplarımız de Nazi kamplarının buradakileri ile (Doğu Türkistan’daki) paralel ve aynı olması mutlaka gereklidir.” dedi.

ABD Kongre Üyesi Tom Suozzi, çoğunluğun bölgedeki  durumdan hâlâ habersiz olan ABD’li yargıçların Çin’in bu kitlesel eğitim programını teşvik ettiğini belirterek : ”  Uygur sığınma başvurularının hızlandırılmasınin gerekli ve bunun onların hayatları için bir ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.  Uygurları veya Hong Kongluları anavatanlarına geri göndermenin bir Gulag Uygulaması veya zorla Köle/İşçi olarak çalıştırılması veya onların hayatları bakımından tek yönlü bir bilet anlamına geldiğinin farkında olmaları gerekiyordu.” dedi.

ABD Temsilciler Meclisi üyesi Kongre Üyesi Jim McGovern, yeni gelen Biden yönetiminin, yakın zamanda Senato’da durdurulan Uygur Zorunlu İşgücü Önleme Yasası’nın onaylanmasını hızlandırmak ve kolaylaştırmak için Uygur meselelerine öncelik vereceğinden umutlu olduğunu söyledi ve İyimser bir tavırla “Yeni Başkan Biden Çin’in toplama kamplarını zaten bir soykırım olarak adlandırdı” dedi. Değişimi etkilemede kolay bir cevap olmadığından pişmanlık duyduğunu, ancak Çin halkına düşmanlıktan değil, Çin’i geri püskürtmede birliği teşvik ettiğini vurguladı. ABD’nin Çin ile daha iyi bir ilişki istediğini, ancak “onun zulmüne göz yumma pahasına olmaması gerektiğini de sözlerine ekledi.

Çinli Wang Wenbing konuşmmasında : ” ABD’li politikacılara mahkemenin kararına saygı duymaları gerekir.  Onların Uygurlar konusundaki söylentileri yaymayı bırakmalıdırlar. Çin’e iftira ve şantaj yapmaya son vermeleri ve  Çin’in içişlerine müdahale etmek için Sincan’ı kullanmayı bırakmaları gerektiği ” iddialarını öne sürdü.

Uygur Hareketi Başkanı Ruşen Abbas tekrar söz alarak şunları ifade etti : “Uluslararası toplum  ÇKP yönetiminin Uygurlara yönelik çok  pis ve kötü uygulamalarını ve insanlık dışı eylemlerini ödüllendirilmeye devam etmek yerine adaletle yüzleşme  göstermesi gerekir.Bu konuda sizlere yalvarıyorum.  Çin yönetimi Masum insanları siyasi tutuklu olarak mahkum etmelerinin önlemi alınmalıdır.” dedi.

Rushan Abbas , uluslararası toplumu görevlendirmek için çağrıda bulunarak , “Bir ülke yabancı vatandaşların aile üyelerini hapsedebilir mi, bu gerçekten iş yapmayı seçeceğiniz ülke mi?” Avrupa Birliği’nde “böyle bir rejime güvenmekte rahat hisseden” liderlere seslenerek devam etti ve “Onları bu soykırım suçlarını işlemeleri için güçlendirmekten sizi sorumlu tutuyorum. Toplama kampları yürütüyorlar, köleliği normalleştiriyorlar ve yabancı bir vatandaş olarak haklarını kullandığım için kız kardeşimi cezalandırıyorlar. Kelimelerin ötesinde barbarca ve acımasız. “

CFU’yu destekleyen Kelley Currie, sosyal medya paylaşımında “Dr. Gulshan Abbas sahte bir duruşmada 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı, çünkü Amerikalı aile üyeleri Sincan’daki ÇKP gulagları hakkında gerçeği söylüyorlar . “

Ziba, adalet arayışlarının bitmediğini ve cezanın onları teşvik ettiğini söyledi. “Kalp kırıklığımız bizi ileriye taşıyacak,” dedi. Annemin serbest bırakılmasını istiyoruz.

Kaynak : bitterwinter.org/Dr.Gulshan Abbas Sentenced 20 years in jail