Son Dakika
Habibullah İZÇİ
Çin, ekonomik politikaları ile birçok ülkeyi esaret altına almış durumda. Bu politikaların başında karşılıksız kredi, borç veya yap-işlet gibi yöntemler gelmektedir. Dış ülkeleri borçlandırma şekli ise; borç vermek, faizsiz kredi vermek, borç karşılığı silah satmak, ucuz tekstil ürünlerini borç karşılığında satarak tekrar borçlandırmak veya erzak yardımı şekilde olmaktadır. Özellikle Çin’in krediler veya farklı yollarla verdiği yüklü miktardaki borçlarını ödeyemeyen devletlerin stratejik noktalarına Çin’in yerleşmesine karşı gelemeyecek hale gelmişlerdir. Çin’e borçlarına karşılıklı süresiz olarak stratejik noktalarını (hava-deniz limanlarını, maden ocakları, gelir getirici sahalar … gibi) kiralık yerler olarak tahsis etmek ya da stratejik yerlerini satmak zorunda kalan ülkelerin sayısı gün geçtikçe artmaktadır. Bu plan dâhilinde Çin, birçok ülkenin stratejik bölgelerini ele geçirme siyasetini gütmekte, dahası üçüncü dünya ülkelerini yumuşak güç olarak ifade edilen bir strateji ile işgal etmeye başladığı gözlemlenmektedir.
Çin tarihten beri göz diktiği toprakları önce yumuşak ipekler ve güzel kızları ile kendisine bağlamışsa da, günümüzde dünya çapında ekonomik destek programları ile yeni bir strateji belirlediği bilinmektedir. Bu sayede gelişmemiş veya gelişmekte olan ülkelerle ilişkilerini geliştiren Çin, “yumuşak güç”[1] tabiri ile ifade edilen siyasetinde üçüncü dünya ülkelerini borçlandırarak, o ülkeleri işgal etme faaliyetlerine girişmiş durumdadır. Tabi ki buradaki işgalden kasıt askeri değil, ekonomik, sosyal veya kültürel yönlerdendir.
Komünist Çin yönetimin yeni kapitalist emperyal yöntemi sonucunda borç ya da kredi yüzünden topraklarını kaybeden, önemli stratejik bölgelerini Çin’e satan veya kiralamak zorunda kalan Orta Asya[2] veya Afrika ülkeleri[3], Çin’in avucunda oynattığı birer peyk haline dönüşmeye başlamıştır.
Çin bu türden nev-zuhur emperyalist devlet olma idealini uygulama sahasına koyarken yerleşmiş olduğu ülkelere yıllardır dünya kamuoyundan gizlediği bir nevi gayrı nizami askeri yönetimi olan Bingtuan[4]‘ı yerleştirerek, müteakiben uygulama sahasına koyacağı askeri üsler için truva atı zemini hazırlamaktadır.
Bugüne kadar keşfedildiği şekliyle Çin, ayak bastığı yerlerde öncelikle devlet memurlarını parayla satın alma yoluna gitmektedir. Bu siyaseti ile kazanmış olduğu nüfuz Çin’in bu türden ülkelerin ekonomisine bir şekilde el atıp, kendisine muhtaç hale getirmeye çalışır. Bu türden ülkelere yardım ediyor gibi gözükerek ülke iç siyasetinde problemlere sebep olacak taraflarla iletişim kurmaya çalışır. Bu sayede yerleşmeyi düşündüğü ülkelerin iç siyasetinde tarafları birbirine düşürecek sinsi siyasetini uygulama sahasına koyar.
Son dönemlerde Çin’in ilişki kurduğu ülkelerde, o ülkelerin içişlerine karışma siyaseti yüzünden iç karışıkların yaşandığı görülmektedir. Bu ülkelerin yakından takip edilmesi olayın ciddiyetini görmek açısından önem arz etmektedir. Aslında başta Afrika, Ortadoğu, Türkistan[5] coğrafyası olmak üzere Çin’e çevre ülkelerde Çin’in takip ettiği siyasetin yeni hegemon güç olma yolunda ilerlemek istediği görülecektir. Bu yönüyle Çin’in yatırım yapma stratejilerinin yakinen incelenmesi konunun daha iyi anlaşılmasını sağlayacaktır.
Zikredilen bu hususun incelenmesi emperyal ve şovenist Çin’in bir sonraki aşamada ilişki içerisinde olduğu ülkeler üzerinde nasıl bir siyaset takip etmek istediğini gözler önüne serecektir. Gerçi son yaşananlar değerlendirildiğinde Çin’in neyi amaçladığını görmek çok da zor olmasa gerektir. Bununla beraber emperyal Çin’in bir sonraki aşamada yapmak istedikleri, günümüzde yapılanlardan daha acımasız olacağı da görülmelidir. Yine mesele bu yönüyle ilgilendiğinde, üçüncü aşama emperyalist dünya devlerinden biri haline gelebilecek Çin’in durdurulması da zor hatta imkansız olacaktır.
Bu kısa girişten sonra Çin ekonomik işbirlikleri üzerinde bir nevi işgal ettiği ülkeleri değerlendirecek olursak şu manzara ile karşılaşmaktayız. Çin’in takip ettiği strateji ve yaptığı yatırımlar ile sürecin nereye doğru evrildiği de daha net anlaşılacaktır.
Kazakistan: 2006 yılında Doğu Türkistan’ın Börtala şehrine komşu olan bir il büyüklüğünde toprağı çine vermişti ve burayı Çin, günümüzde kapalı bölge olarak askeri istihkam yeri için kullanmaktadır[6]. Yine Kazakistan, 2018 yılında Zaysan ve Kürşililçelerini Çin’e teslim etti. Bu yerleşim yerlerine Bingtuan’ın 4, 5, 9 ve 10. diwiziyeleri yerleşmeye başladı[7]. Bingtuan yapılanması zikredilen bölgelere yerleştikten sonra ilk olarak civardaki başka köylerde de yer satınalmak veya yatırım yapmak gibi gayrı hukuki işgallerle etrafını taciz etmeye başladı. Bununla da yetinmeye Çin, Korgas ve Kazakistan sınırında bulunan serbest bir bölge yeni korgas serbest bölgesi günümüzde Bingtuan’ın 4. diwiziyesine ve özerk bölge ticari nezaretine bağlanmış durumdadır[8]. Zikredilen bölgelerde söz hakkı tamamen Bingtuan’dır. Çin ise bu serbest bölgeyi bahane ederek Kazakistan topraklarını ilhak etmektedir[9]. Ve çin şöyle bir harite ile Kazakistan sınırlarına ilhak etmeye devam etmekte .
Bingtuan hakındakı bilgiler 2008 den 2016 kadar bıngtuanle maya fabrıka kuruluş döneminde elde edilmiş bilgilerdir
Kirmizi çizgi içindeki çin işgalindeki doğu Türkistan ,mor içindeki ise çinin yutmak istediği Kazakistan toprakları
Tacikistan: Tacikistan, Murğap ve Cankulu şehirlerin topraklarının 1/3’üne tekabül eden 1158 km2’lik bir alanı 2010、04 、27 Çin’e tahsis etmiştir. Zikredilen bölgede askeri bir üs kuran Çin bölgeden yüksek miktarda uranyum çıkarmakta ve çıkarılan bu değerli madeni Çin’in iç bölgelerindeki savunma sanayi fabrikalarında kullanmak üzere girişimler başlattı. Gelinen noktada Bingtuan ve Çin sınır koruma kuvvetleri zikredilen bölgeye yerleşmektedir. [10].
Afganistan: Uygur ve diğer cihatçı gurupların Afganistan ve Doğu Türkistan arasındaki geçiş güzergâhı olan Vahan koridoruna[11] Çin’in üs kurmasını izin veren Afganistan, Vahan koridorundaki bir kısım stratejik toprakları da para ve silah karşılığında Çin’e teslim etmiş durumdadır. Ayrıca yine para ve silah karşılığında yüksek miktarda Çin’e borçlanan Afganistan, borçlarını geri ödeyememek noktasında değerli maden kaynaklarını Çin’in çıkarmasına izin vermek mecburiyetinde kaldı. Çin ise sözde kendi yatırımlarının güvenliğini bahane ederek Afganistan’da üs kurmayı başardı. Bu üslerdeki askerler aynı zamanda Afganistan ve Taliban[12] güçleri arasındaki problemlerden faydalanarak Afganistan iç siyasetinde söz sahibi bir konuma geldi. Uygur ve diğer cihatçı guruplara karşı Çin’in zaman zaman Afganistan güçleriyle beraber harekatlar yaptığı da bilinmektedir. Neredeyse 50 yıldır hiç savaşmamış olan Çin ordu birliklerinin bir nevi bu bölgedeki harekatlar sayesinde talim yaptırdığı ve bölgenin stratejik noktalarına dair bilgileri de öğrendiği anlaşılmaktadır. Günümüzde bir taraftan İslam dinine inananları terör unsuru olmakla suçlayan Çin, diğer taraftan İslam başta olmak üzere dini inançlarla mücadele etmeyi önceleyen bir siyasete gütmeye başlamıştır. İçeride bu yönde siyasi yaptırımlarda sınır tanımayan Çin’in mevzu Afganistan olduğunda Taliban ile irtibat kurmakta hiçbir beis görmemektedir[13]. Ayrıca Doğu Türkistan’ın Çöçek şehrinin Dörbilcin ilçesinde bulunan şeker fabrikası, 2014 yılında bizzat şahit olduğum şekliyle Afganistan Talibanlarına 3.000 ton şeker, Bingtuan 9 ve 10. diwiziyesi ise 10.000 ton civarında buğday unu yardımında bulunmuştur.
Kazakistan, Tacikistan ve Afganistan özelinde kısa bir değerlendirme yapılacak olursa Komünist Çin idaresi 1949 sonrası kurulurken uluslararası egemenliği tartışmalı olan ama tarihi süreçte Uygurlara ait olduğu kesinlik kazanan topraklarda Çin, daha sonra uyguladığı stratejiler ile yerleşmiş ve zikredilen üç devleti kendi menfaatine kullanarak hem askeri, hem ekonomik, hem de stratejik kazanımlar elde etmiştir.
Ukrayna: 1991’de Sovyetlerin dağılması sürecinde bağımsızlığını kazanan Ukrayna ekonomik sıkıntılarını çözmenin en kestirme yolunu borçlanmada bulmuştu[14]. Öncelikle borçlanan ülkesonraları bu borçları kapatabilmek ve aynı zamanda Rusya’ya karşı Çin’i yanına çekebilmek için, uzun menzilli füzeler de dâhil olmak üzere Çin’easkeri teknoloji aktarımı yaptı. Aldığı teknolojileri geliştiren Çin, zamanla bu füzeleri AB ve Amerika’ya karşı koz olarak kullanmaya başladı[15]. Ukrayna’nın bu maddi sıkışmışlığı, Karadeniz’deki mayıncı yunus balığını bile Çin’e satmasına[16], dahası ayrıca Varyak[17] adındaki uçak gemisini, Hong Kong’da restoran ve gezi parkına çevirme şartıyla ünlü aktör Çeng Long’a sattılar[18].Bir sene sonra yüksek vaatlerle Boğaz’dan geçirilen gemi, Çin’e teslim edildi. Buna karşılık her sene milyonlarca Çinli turistTürkiye’ye gelecekti, ancak hiçbir zaman bu hayal gerçekleşmedi[19]. İlişkilerini 2000’li yıllarının başından itibaren geliştirmeye devam eden Ukrayna, Karadeniz’in Ukrayna’ya ait sahillerinde Çin şirketlerine ait olan liman ve kapalı bölgeler inşa etmesine de göz yummak durumunda kalmıştır. Bununla da yetinmeyen ve ekonomik darboğazdan kurtulmak isteyen Ukrayna hükümetleri, topraklarının %5’ini, tarıma elverişli topraklarının ise % 9’unu oluşturan 3 milyon hektar toprağı Çin’e sattı[20]. Topraklar, Belçika, Ermenistan ve Hollanda’nın da aralarında bulunduğu 50 ülkenin yüzölçümünden daha büyük durumdadır. Çin ise zikredilen arazilere Bingtuan’ı yerleştirerek, görünüştesebze ve tarımla uğraşırken, gerçekte ise Çin’in hegemon güç olma sevdasının turuva atının en önemli halkasını oluşturacak olan Ukrayna, Gürcistan, Beyaz Rusya ve Doğu Avrupa’ya uzanan yayılma planını devreye sokmuş görünmektedir[21]. 2018 yılında bizzat Ukrayna’da yaşayan Çinliler ile zikredilen bu konular hakkında yaptığım görüşmelerde elde ettiğim bilgiler gerçekten Çin’in nasıl bir tehlike olduğunu görmemi sağlamıştır.
Pakistan: Singapur’un senelerdir kullanmamasına rağmen Çin’in önünü kesmek amacıyla ulaşımında kısıtlamalara gittiği Malakka boğazına[22] alternatif olarak Singapur Pakistan’dan kiraladığı GivadarLimanı’nı anlaşma süresi dolduğu an, çin sene 2016 pakistanın aldığı kredi ve borçlarına karşılık önce 10 seneliğine, daha sonra ise 11 milyar dolarlık kredi vererek 43 senelı işletme hakkını aldı[23].bundan başka Çinin ICBS Bankası, ulaşım alanındaki inşaatlarda harcanmak üzere Pakistan’a daha yüzde 1,6 faizle 11 milyar dolarlık kredi ayriyetten sağlayacak. Havaalanı, liman, otoyol ve demiryollarının inşa edilmesiyle Pakistan’ın güneybatısındaki Belucistan eyaletinde yer alan bu stratejik Gwadar Limanı’nını, Çin’in batısındaki işgal bölge doğu türkistanın kaşgar honcirap sınır kapısından çinin iç bölgesine giden demir yola bağladı. Toplam 3 bin kilometrelik bu hatla hem Çin’in Ortadoğu, Afrika ve Avrupa ile ticareti daha az masraflı olacak, hem de jeostratejik ve jeopolitik avantaj sağlanacak.çin şuanda neredeyse Pakistan çin koridoruna 60 milyar dolardan fazla yatırım yatırmıştır .yeni Bu durum bir taraftan Çin’in yayılmacı deniz yolu ticaretinde avantajlı konuma geçmesini sağlarken, diğer taraftan Pakistan’ın bir nevi Çin peykine dönüşmesinin önünü açmış oldu[24]. Bununla da yetinmeyen Çin, İpek Yolu projesi içindeki demir vekarayolunun güvenliğini bahane ederek Kaşgar-Pencap-Givadar hattındaki Pakistan’a ait toprakları satın alma veya işletme görüntüsüyle işgal etti[25].
Kırgızistan: Kırgızistan, Doğu Türkistan’ın Kaşgar ve Aksu’ya sınır olan bölgelerinden Simhene ve Erkeştam civarındaki serbest bölgeyi sene 2002 Çin’e devretti [26]. Sovyetlerin dağılması sürecinde tartışmalı bölgeler arasında yer alan bu bölgeye Çin, askeri birlikleri yanında Bingtuan’ın 3. diwiziyesi içinde tesis ettiği yeni bir polkl (birlik) yerleştirdi[27]. 2008 yılında Kırgızistanseçimlerinde Çin istihbaratı, iktidara karşı muhalif partilere broşür ve silah temin ederek mevcut iktidarın düşmesine ciddi destek oldu. Çin’den muhaliflere giden destekler, Pekin’e bağlı Çin Seddi Kargo şirketi tarafından sağlandı. Aynı zamanda ortalığı karıştırmak amacıyla Çin asıllı göçmenlere silah verildi. Akabinde, Urumçi ve Çin’deki mal varlığının çokluğu ile bilenen Çin destekçisi Roza Otunbayeva 2010 yılında Cumhurbaşkanı seçildi. Ardından Çin istihbaratı, Türk dünyası ortak alfabesi kullanılma teklifinin konuşulduğu dönemlerde Oş’da Kırgız ve Özbekler arasında fikir ve çatışma alanları oluşturarak yüzlerce Özbek ve Kırgız’ın ölümüne neden oldu[28]. Yaşananlar genel olarak değerlendirildiğinde Kırgızistan yönetiminde bulunan her bir siyasetçinin hatta memurun Urumçi’de mal varlıklarını, şirketlerini rahatça bulabildiğiniz, buna mukabil Kırgızistan’da Çin istihbaratının istediği şekilde at oynatabildiği bir dönem yaşanmaya başlanmıştır. Daha da üzüntü verici olanı Çin, para karşılığında Kırgızistan’ın herhangi bir memuruna istediğini yaptırabilir bir hale gelmiştir.
Sri Lanka: Sri Lanka, Çin’e olan borçları nedeniyle, liman, ada, ülkenin en büyük havaalanı vezeminlerini Çin’e vermiş durumdadır[29].sene 2017 liman tesisi inşası için Çin’den aldığı borcun yükünden kurtulmak isteyen Sri Lanka hükümeti, toplam değeri 1.5 milyar dolar olan tesisin yüzde 70 hissesinin Çinli bir şirkete satılması konusunda anlaşmaya vardı. China Merchants Port Holdings ile Sri Lanka Liman İdaresi arasında Hambantota Limanı üzerinde pazarlık yapıldı. Sri Lanka ekonomisinin Çin ile ilişkiye girdiğinden beri kötüleştiği de bilinen bir gerçektir[30].yeni bbc muhabırı 50 sene sonra srilanka bir çinin yavru vatanı olacağını tatmin etmiştir. Muhtemelen Çin, ülkenin durumunu düzeltmesi ile kendisine bağlılığının kopmasından endişe ettiği için, Budistler ve Müslümanlar arasında problemler çıkartarak kendi ayağını sağlama almaya çalışmaktadır.
Myanmar: Myanmar’ın, Rohingya Müslümanlarının yaşadığı bölgeleri Çin’e sattğı bilinmektedir. Çin kısa zaman önce tamamlamış olduğu hat ile Myanmar’dan karayolu üzerinden HintOkyanusu’na ulaşan bir kapı açmış durumdadır. Dünyanın gözü önünde gerçekleşen Myanmar katliamının temel nedeni ise Çin’in “bir kuşak bir yol projesi”nin önündeki problemli bölgelerde sorun olabilecek sıkıntıları temizlemekle ifade edilebilir. Çin bu proje için Budistleri destekleyerek yüz binlerce Rohingya’lı Müslüman’ın yurdundan kovulmasına ve katliama maruz kalmasına en büyük desteği veren ülke olmuştur[31].
Yunanistan: Yunanistan’ın başta Ege denizindeki adaları ve limanları para veya dış borç karşılığında Çin’e sattığı bilinmektedir[32]. Yunanistan’ın kathimerini.gr sitesinin haberine göre, “Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras, Yunanistan Özelleştirme Kuruluşu Başkanı Stergios Pitsiorlas ve Çin’in COSCO şirketi yöneticisi Sui Li –jun, 419 milyon dolara ülkenin en büyük limanı olan Pirey’nin satış sözleşmesini imzaladı”
Çin bu liman ve adalara sahip olmakla rahatça Avrupa‘a açılabileceği truva atı ayaklarını kurmuş oldu. Bu suretle ileride Türkiye ile yaşayabileceği problemler yüzünden hayati öneme haiz gördükleri “bir kuşak bir yol projesinin alternatiflerini de oluşturma yoluna gitmektedir.
Afrika: Çin’in, Cibuti[33] ve Etiyopya[34]’da askeri üsleri, limanları bulunmaktadır. Çin, kuzeyde Mısır, güneyde ise Cibuti ve Etiyopya ile Afrika kıtasındaki devletleri ve Süveyş boğazını kontrollüne almış durumdadır. Tabi bu arada Afrika ülkelerinin, Çin’in sıcak parası, tekstili, üçüncü dünya ülkeleri için ürettiği mallarına olan bağımlılığı ve Afrika kıtasında dinmeyen savaşlar ve istikrarsız yönetimler ile, silah, eşya, para veya herhangi bir karşılıkla şekillenen borçların Afrika kıtasında bir sömürgeci güç olarak Çin’in varlığını ortaya çıkardığı bir gerçektir. Çin’in 2003 yılında Afrika ile ticareti 20-30 milyar dolar bandında yer alırken 2014’te bu rakam 200 milyar dolara çıktı, 2017’de ise yaklaşık 230 milyar dolara yükseldi. Çin’in 2000-2017 yılları arasında Afrikalı hükümetlere verdiği borç miktarı 90 milyar dolar. Bu borç verileri Çin’i Afrika’nın en büyük kreditörü yapıyor.
McKinsey&Company 2017 Raporu’na göre Afrika’da faaliyet yürüten Çinli firma sayısı 10 binin üzerinde. Pekin’in yalnızca Sahra Altı Afrika’da verdiği borç, kıtanın toplam borcunun yüzde 14’ü demektir.
Ernst & Young Afrika Raporu 2017’ye göre 2015’ten bu yana Çin, Afrika’da 66.4 milyar dolarlık 293 tane doğrudan yatırım projesi hayata geçirdi. Bu projelerde, yüzde 80’ni Çinli olan 130 bin kişi çalışıyor. Çinin yatırım ve projeleri: Mısır, Nijer, Tanzanya, Etiyopya, Fas, Cezayir, Zambiya, Angola, Mozambik ve Güney Afrika,gana.cbutilarda yoğunlaşmakta .
Çin’in yatırım yaptığı sektörler, kıtaya neden ihtiyaç duyduğunu da gösteriyor. 2003-2017 arasındaki Çin’in Afrika yatırımlarının yüzde 27’si madencilik, yüzde 25’i inşaat alanında.
Türkiye’de Çin Yatırımları ve Türkiye’nin Aldığı Riskler
İstanbul Avcılar’da bulunan Ambarlı Limanı’nın 2015 Çin’ekiralandığı ve Pekin’e bağlısivil görünümlü askeri şirketin yönetimine verilmiştir[35].Çin’in ICBC bankasının Türkiye tekstil bankasının çoğunluk hissesini satın alarak Türkiye’de 50’ye yakın şube açtığı da bir gerçektir[36]. Askeri yatırımın membaı olan casusluk, kara para aklama ve yayılma plan için mali destek sağlamakla meşhur ICBC Bankası, Çin’in terörü desteklemesi gerekçesiyle İspanyol’dan kovulmuş bir bankadır. Bu banka aynı zamanda birçok Avrupa ülkesinde de casusluk faaliyetlerinde bulunduğu gerekçesiyle faaliyetleri yasaklanmış bir bankadır[37].
Türk Telekom hisselerinin % 40’ının Çin Telekom’un elinde olması yanında, Vakıf Bank’ın Çin’e bir kısım hissesini sattığı söylentileri de son zamanlarda konuşulup yazılan konular arasındadır. Daha da ilginç olanı ise bu hisseleri satın alan taraf ise Bingtuan olmasıdır[38].
Çin Avrupa ve Orta Doğuya yönelikbüyük bir istihbarat üssünü Türkiye’de kurmuş durumdadır. Bu konu hakkında Kanadalı araştırmacı ….. nın (ismi yazalım, rapora dair de bir dipnot verelim) bir raporu da bulunmaktadır. Türkiye’de Çinlilerin açtığı lokanta, sauna, ayak yıkama veya masaj salonları, banka, dernek vb kuruluşların istisnasız hepsi Çin’in istihbarat toplama merkezleridir.önden yürüyen gizli servisidir. Bu çeşit yerler insanlarla muhatap olarak bilgi toplar ve resmî kurumlarının stratejik planları için öz hazırlık yaparlar. Çin’in bir nevi gayri resmi istihbarat ağı olan bu tür yerler lobicilik faaliyetlerinin de bir nevi altyapısını hazırlarlar. İnsan devşirme, şantaj, rüşvet vs. gibi kirli işlerin de bu mekanlarda tertip edildiği bilinmektedir.
Türkiye’de ünlü olan Alibaba gibi web siteleri üzerinden alış-veriş yapılmasıve üçüncü köprünün Çin’in İpek yolu projesi için yabancı yatırımcılardan Çin’e devredilmesi anormal bir ruh halidir[39]. Tekirdağ, Edirne, Çanakkale gibi şehirlerde Çinli iş adamları adına satın alınan arsaların hektarlarca tuttuğu da bilinmektedir[40]. İzmir’de bulunan Çin’e ait liman, arsa, fabrika ve bu limanlarla Yunanistan’daki Çin limanların gizli faaliyetleri ise son dönemlerde çoğalmaktadır[41]. Aksaray, Kayseri ve Bilecik bölgesindeÇin’e satılan mermer ocaklarının haddi ve hesabı yoktur. Bu yatırımların yöneticisi, Bingtuan adındaki gayrı hukuki oluşumu Çinlilerin ifadesiyle “Sanzhan/ön servis” görevini yapmaktadır.
Sonuç olarak denilebilir ki; Çin’in sıcak para ile her şeyi satın alma yoluna gittiği bilinmektedir. Türkiye, Çin ve Çin’le olan ilişkilerde bazen anlaşma ve maddelere bir daha göz atmalıdır. Daha da önemlisi Çin’i iyi anlamak için Çin’in Orta Asya, Afrika veya Güney Doğu Asya’daki finansal faaliyetlerine, nüfus yerleştirme siyasetine ve iki hususile elde ettiği kazanımlarına bir daha dikkatlice bakmalıdır. Sonuçları ekonomik bir işgal olabilecek bu gidişatın sonraki aşamasında Çi’in aşırı nüfusunu dolduracağı alanlara dönüşmesinin önü şimdiden kapatılmalıdır.
Pantürkizm ve Panislamizm tetkikati özerk bölge içtimaı fen akadimyesi gizli dosya
Sis ve dumandan çıkış ; özerk bölge içtimaı fen akadimyesi baskısı
Bir kuşak bir yol ve orta asya özerk bölge içtimaı fen akadimyesi baskısı
Orta asyadaki beş ülke özerk bölge içtimaı fen akadimyesi baskısı
Pantürkizm ve Panislamizm tetkikati özerk bölge içtimaı fen akadimyesi gizli dosya
Sis ve dumandan çıkış ; özerk bölge içtimaı fen akadimyesi baskısı
Bir kuşak bir yol ve orta asya özerk bölge içtimaı fen akadimyesi baskısı
Orta asyadaki beş ülke özerk bölge içtimaı fen akadimyesi baskısı
1. 2.https://www.bbc.com/zhongwen/simp/world/2011/01/110113_china_tajikistan
[3] https://www.bbc.com/zhongwen/simp/chinese-news-46647560
[4] http://finance.ifeng.com/a/20150907/13958740_0.shtmlhttps://baike.baidu.com/item/%E4%B8%9C%E6%AC%5 ,A7%E4%B8%AD%E4%BA%9A%E7%BB%8F%E6%B5%8E%E5%90%88%E4%BD%9C%E8%AE%BA%E5%9D%9B
[6] 7 8 9 Börütala oblastı siyasi kanun idaresi kommunist partı sekretarıyle blgi alışveririşinden
Bingtuan hakındakı bilgiler 2008 den 2016 kadar bıngtuanle maya fabrıka kuruluş döneminde elde edilmiş bilgilerdir
[10] https://www.rfa.org/mandarin/yataibaodao/junshiwaijiao/lxy-02202019092814.html
[11] https://www.bbc.com/zhongwen/trad/world-45400524
[12] https://www.orientaldaily.com.my/news/international/2018/08/29/257612
[13] http://sputniknews.cn/opinion/201906221028826340/
[14] https://www.guancha.cn/HaiWaiBingGou/2013_09_25_174609.shtml?web
[15] https://www.bloomberght.com/haberler/haber/1581607-cin-ukraynada-belcika-buyuklugunde-tarim-
[16] Bu konuda çinin hangzho şehrinde öğrenciyken s300 jet filoti Ruslarla olan diyalogdan edilen bilge
[17] https://www.dw.com/tr/%C3%A7in-u%C3%A7ak-gemisinin-maceral%C4%B1-%C3%B6yk%C3%BCs%C3%BC/a-18226044
[19] http://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/cinden-turkiyeye-iki-kazik-21550854
[20] https://www.haberler.com/cin-ukrayna-dan-3-milyon-hektar-toprak-alacak-5101592-haberi/
[21] https://www.bbc.com/turkce/haberler-dunya-43044312
[22] https://www.google.ch/amp/s/www.dunyabulteni.net/haber/amp/355396
[23] http://sg.nanyangpost.com/2015/04/25_25.html
[24] https://www.bbc.com/zhongwen/simp/world-48242415
[25] http://www.yorungedergi.com/2018/09/cin-pakistan-ekonomik-koridoru-ve-belucistan/
[26] Bu bilgiyi manbeyı bingtuandın elde edinmiştir
[27] Bu bilgiyi manbeyı bingtuandın elde edinmiştir
[28] http://www.milliyet.com.tr/dunya/kirgizistan-da-ic-savas-75-olu-977-yarali-1250295
[29] [29] https://www.denizhaber.net/sri-lanka-ile-cin-arasindaki-pazarliklar-anlasma-ile-sonuclandi-haber-75573.htm
[30] https://www.bbc.com/zhongwen/simp/fooc-44368101
[31] https://www.fikriyat.com/dunya/2017/09/14/cin-myanmardaki-katliami-destekliyor-memnun-edici
[32] http://old.qha.com.ua/tr/ekonomi/yunanistan-in-en-buyuk-limani-cinlilere-satildi/144283/
[33] https://www.aa.com.tr/tr/dunya/cinin-ilk-yurt-disi-askeri-ussu-cibutide-faaliyete-gecti/873707
http://oborhc.dutpbook.com/XingDongDJ/AnLiK/780FEF10E6FD25CB.shtml Post Views: 180
Etiketler: Çin » Dünya » Ekonomi » etnik Çatışma » Genel » Görüş Yorum » kÖŞE YAZARLARI » Makale Analiz » SiyasetBENZER HABERLER