logo

trugen jacn

ÇİN’İN KÜRESEL EMPERYALİST PROJESİ “BİR KUŞAK-BİR YOL” G7.ÜLKELERİNCE ENGELLENİYOR

Tiranlığa karşı Pekin-Moskova ortak savunma ittifakı - NAIPTO kurmanın zamanı geldi mi? G7 Zirvesini Katılan Liderler  – 26 Haziran 2022-Almanya.

 

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)

Çin Komünist Partisi(ÇKP) diktatörlüğündeki Çin’in  son Lideri Şi Jingping’in   Nisan/2013’te ortaya attığı Han Çinlisi yönetimlerinin tarihi  bir milli hedefi olan  Doğu Türkistan üzerinden  Türk Coğrafyası ve batıya taşma, yayılma ve aşırı nüfus ve  sermaye gücünü  kullanarak dünyayı  sömürgeleştirerek işgal etme  projesinin  21.yüzyıldaki yeni versiyonu olan  “Bir Kuşak-Bir Yol”  emperyalist projesinin önü kesilerek yürürlükten kaldırılacağı  bildirildi.  Bunun için ABD’nin öncülüğündeki batılı G7 Üyesi ülkeler  Çin’in “Tek Kuşak Bir Yol” planını yürürlükten kaldırmak için adımları atmış bulunuyor.

CNN’ye göre, ABD Başkanı Joe Biden, yoksul ülkelere yüz milyarlarca dolar yardım sözü vermek için bu yaz üst düzey ABD yetkilileriyle dünyayı dolaştı.

ABD Başkanı Joe Biden Haziran ayında G7 liderleriyle bir araya geldiğinde, “gelişmekte olan ülkelerle altyapı inşasındaki açığı kapatma” konusunda anlaştıklarını ve  bunun için 2027 yılına kadar 600 milyar dolar tahsis ettiklerini söyledi. Bu mablağın 1/3’ü olan 200 milyar doların ise, ABD.tanafıından karşılanacağı bildirildi.

ABD Dışişleri Bakanı Anthony Blinken,  ABD’nin Afrika’ya yönelik yardım planını da ortaya koydu ve her ülkenin kendi ihtiyaçlarına göre yatırım yapma ve borç konularında açıklık ve şeffaflık talep etme hakkına sahip olduğunu söyledi. Blinken, konuşmasında  üstü kapalı olarak  Çin’in “Tek Kuşak -Bir Yol” projesi için Afrika ülkelerine  yaptığı sinsi  borç tuzağına dikkat çekerek  eleştirdi.

Dr. Anders Kor : G7’nin Planı Çin’in bu  Sinsi ve Aldatıcı Emperyalist  Kötü Adımlarını Durdurmaktır

ABD’li  siyaset bilimci ve Politik  analist olan  Dr. Anders Kor, bu konuda   yaptığı  açıklamada   ABD öncülüğündeki “G7 İttifakı”nın bu planı Çin’in emperyalist ve kara  niyetini gerçekleştirmek için milyarlarca dolar sarf ederek  tüm dünyayı kendi etkisini bir veba salgını gibi yaymasını engellemek için uygulamaya çalıştığı  sinsi adımlarını  durdurmak için tasarlanmış bir strateji olarak gördüğünü söyledi.

Dr.Kor konuşmasına şöyle devam etti : ” Bu emperyalist projesinin etkisinin bir veba gibi dünyaya yayılmasını önlemek için  bu tedbirler uygulanıyor,  ilgili ülkeler bunun için  yüz milyarlarca dolar harcıyor. Bu yöntem ise, “bir elde yemek, bir elde sopa” stratejisidir, ancak Çin ve Rusya ‘ye ait  yasaklı şirketlerle iş yapan ülkelere yaptırım uygulamak için ikinci bir   tedbire (Sopaya) ihtiyaç vardır.  Çin’in ekonomik gücü asla  hafife alınmamalıdır. Çin’in birçok güçlü yönü var. Sırf kısa vadeli maddi sıkıntıları yüzünden onun bu emperyalist projesiyle  mücadele etmekten ve engelleme girişimlerinden asla vazgeçmemeliyiz.  Çin, 1960’lardaki  acınacak yoksulluktan  günümüzdeki dünyanın en büyük satın alma gücüne sahip bir ülke haline gelmiştir. Çin demokratik değerlere ve insan haklarına saygılı bir  yönetim tarzını benimseyene kadar  hiç   kimse  başını yastığının yükseğine koyarak  rahatça  uyumamalıdır.”

Çin’in devasa yatırımları  Afrika ve  özellikle diğer komşu ülkeler tarafından memnuniyetle karşılansa da aslında Çin’in  bu borç tuzağı bu ülkelerdeki bu yatırımların içinde  saklıdır ki  Çin bu ülkeleri   ekonomik  bataklığına  itmiş ve  o ülkeleri borca ​​boğmuştur.   Çin’in  sinsice gizlediği  AidData(Gizli Borç/Kredi) sisteminin çalışmasını şöyle açıkladı : ” Çin’den  borç alanlar  Hükümet değil, belirli projeleri gerçekleştirmek için  sözleşmeler  imzalamış  olanlar direkt özel şirketler veya işletmelerdir. Ancak,  Çin bu özel Şirketlerle bu borç/kredi anlaşmalarını imzalarken  ev sahibi hükümetin de bu şirketler için garantör olmasını talep etmektedir. Çin’den Borç/kredi alan bu özel Şirketler  anlaşmada yazılı  standartlara uygun performans göstermezlerse, bu kredileri ödeme sorumluluğu hükümete düşmektedir.”  

Bu konuda hazırlanan  raporlar,  Çin’in  bu emperyalist  ve bu sinsi  ” Bir Kuşak-Bir Yol” projesine son  on yıldır  büyük yatırım yaptığını gösteriyor. ABD. ‘deki bir Araştırma  Merkezi  Çin’in bu  AidData (Gizli borç/Kredi tuzağı) ile, son  beş yılda  her yıl  85 milyar dolar yatırım yaptığını açıkladı. (85×5 = 425 milyar ABD doları)  Çin’in  2013 – 2017 yıları arasında Orta Asya Ülkeleri, Güney Asya, Afrika, Latin Amerika ve bazı Avrupa ülkelerinde  bir çok altyapı yatırımları  gerçekleştirmiştir.  Çin, Orta Asya ülkeleri yolunu kullanarak  Türkiye üzerinden Avrupa’ya demiryolları ile mal transfer etmekte,  Uygur bölgesindeki  Kaşgar’dan Pakistan’daki Gwadar Limanı’na kadar Ekonomik Koridoru(Kara ve demir yollarını) kullanarak dünyaya açılmaktadır. Ayrıca, Afrika’da Papua Yeni Gine’den Kenya’ya kadar  otoyollar, Sri Lanka’dan Batı Afrika’ya  kadar  limanlar, Latin Amerika’dan Güneydoğu Asya’ya  kadar uzanan  İletişim  imkanları bunlara birer örnektir.

Sonuç olarak,  Çin’in “Bir Kuşak – Bir Yol” emperyal Projesi  çerçevesine giren birçok ülke, Çin’in yukarıda açıklanan AidData(Kredi/borç)  tuzağına düştü ve  yönetimler Çin’in rüşvet ve diğer tuzakları  ile borç batağına düşerek yozlaşmış hükümetler haline geldiler. Çin’in borç tuzağına düşen  Sri Lanka’da halk hükümete karşı ayaklandı ve mevcut yönetimi  ala aşağı etti.  Malezya’da  ise, Çin sermayesi ile  ortak yatırım yaptığı “Sahil  Yaşam Şehri” ile ” Devasa İskan Bölgesinin”  inşaatı durdu. Ayrıca Çin’in  bazı ülkelerdeki yatırımları  yavaşladı ve  sadece Çin’in yatırımlarına bağımlı hale geldi.

Çin’in  Bu Emperyalist Projesi İçin Doğu Türkistan Kilit Ülke 

Dr.Andres Kor  Çin’in bu emperyalıst ve yayılmacı projesinin gerçekleştirmesinin  önünde en  büyük engel olarak  Uygur bölgesinde yaşayan Uygurları gördüğünü belirterek sözlerini şöyle sonlandırdı : ” Çin’in “Bir Kuşak Bir Yol” planında Uygur bölgesinin konumu çok önemlidir ve Çin hükümeti Uygurları  bu emperyalist ve yayılmacı projesinin  başarılı bir şekilde uygulanmasının önünde potansiyel bir tehdit ve engel olarak görmektedir.  Çin, bu emperyalist projesi için Uygurları  kurban etmek istiyor. Çin, kendi  idaresinde bulunan Doğu Türkistan,Tibet ve Güney Moğolistan gibi bölgelerde yaşayan ve  Çinli olmayan halkları  dini ve etnik kimliklerini inkar ederek  onları baskı altına alarak zulmediyor. Onlara etnik soykırım uygulayarak  onları tamamen kendilerine  kayıtsız ve şartsız boyun eğen bir halk haline getirmek tamamen kontrol etmeye ve Çinlileştirmeye çalışıyor.

Çin’in Yatırımlarının %35’i Yolsuzluk, Rüşvet,Çevreyi Yok Etme ve yasaları Çiğnemek İçin

Çin Kalkınma Fonu (AdiData) proje yöneticisi ve araştırmacısı Ammar Malik’e göre, Çin ekonomisinin gerilimesinin nedenleri şöyle ; ”  Ekonomide görülen Uluslararası  çeşitli  değişimler , ABD’nin Çin malları üzerindeki gümrük vergilerini  artırması, Çinvirüsü Covid-19’un   salgınının  yayılması, Çin’de devlete ait işletmelerin  daha da güçlenerek  ve özel işletmelerin faaliyetlerini  kısıtlaması  ve diğer sebeplerle  Çin ekonomisi de  etkilenmiş ve gerilemiştir. ÇKP Yönetimi  “Bir Kuşak- Bir Yol” inşaatına eskisi kadar yatırım yapamaz hale gelmiştir. Çin’in “Bir Kuşak-Bir Yol” projesine ayırdığı yatırım miktarının % 35′ i  çevrenin kirletilerek yok  edilmesi,  yolsuzluk ve  yöneticilere  rüşvet  ve  ulusal ve uluslararası Çalışma ve iş kanunlarının ihlali  gibi  yasadışı harcamalara harcanmaktadır.

ÖZETLERSEK : ” Çin hükümeti  ÇKP egemenliğinde yaşayan ve etnik olarak Han Çinlisi olmayan  hiçbir  toplum, Millet veya kurumun kendi yönetimine karşı muhalif olmasını ve  kendi baskı ve zulmüne ses çıkarmasını asla istemiyor. Üstelik Çin bununla da yetinmiyor, devasa 10 milyon Km2’lık,  sınırlarını daha  genişletmeye çalışıyor. Ayrıca, Çin Komünist Yönetimi bu  baskıcı ve  Şövenist  yöntemleri kullanarak  Çin’in eninde sonunda   dünyanın Tek Hakimi ve  efendisi olma hayali önünde hiç bir engel tanımamaktadır.” 

Share
2417 Kez Görüntülendi.