Son Dakika
Çin zulmünden kaçarak Türkiye’ye sığınan Uygur Türkleri, Doğu Türkistan’da yaşadıkları işkenceyi anlattı. Londra’da 4-7 Haziran’da ilk duruşması gerçekleşmesi beklenen Uygur Mahkemesi öncesinde soykırıma şahitlik eden Uygur Türkleri, Çin otoriteleri tarafından zorla kürtaj yapıldığını söyledi. 1990’larda bir köy hastanesinde çalışan eski bir kadın doğum uzmanı Şemsinur Gafur, kendisinin ve diğer uzmanların hamile kadınları tespit edebilmek için mobil ultrason cihazıyla evleri gezdiğini söyledi.
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)
Çin’in işgali altındaki Doğu Türkistan’da yaşayan Türkleri yönelik etnik soykırım, ırkı ayırımcılık ve ağır insan hakları ihlalleri İngiltere’nin başkenti Londra’daki bir Mahkemede özel olarak düzenlenen BAĞIMSIZ UYGUR DURUŞMASI’da yargılanmaya başlandı. Tarihte bir ilk olan ve ilk celsesi 04-07 Haziran 2021 tarihleri arasında yapılacak duruşma bugün erken saatlerde başladı
Bugün Londra’da bağımsız bir mahkemede dört günlük duruşmalar başlamadan önce Associated Press’e konuşan şahitlerden Uygur Türkü bir kadın, altı buçuk aylık hamile olduğu sırada kürtaja zorlandığını söyledi.
Başka bir kadın da acımasız doğum kontrol politikalarından bahsederek Çin rejiminin askerleri tarafından “gece-gündüz işkence gördüğünü” anlattı.
İngiliz hükümetine bağlı olmayan mahkemeye, eski Sırbistan Cumhurbaşkanı Slobodan Miloseviç’in yargılanmasına öncülük eden ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’yle birlikte çalışan insan hakları avukatı Geoffrey Nice başkanlık edece
Mahkemeden çıkacak herhangi bir karar hükümetler için bağlayıcı olmasa da, ifade veren şahitler ve ortaya çıkan kanıtlar öncülüğünde Doğu Türkistan’da Uygurlara karşı yapılan zulme karşı endişeleri gidermek için uluslararası eylemi zorunlu kılabilecek.
“8 HAMİLE KADINI DA HASTANEYE GÖTÜRDÜLER”
Şahitlerden dört çocuk annesi Bumeryem Rozi, Doğu Türkistan’daki Çin yetkilileri tarafından 2007’de beşinci çocuğunu aldırmak için diğer hamile kadınlarla birlikte tutuklandığını söyledi. Yetkililerin, evine ve eşyalarına el koyacağından, aynı zamanda ailesini tehlikeye atacağından korktuğu için onlara itaat ettiğini belirten Rozi, “6,5 aylık hamileydim. Biri Uygur ikisi Çinli (üç) polis geldi. Beni ve diğer sekiz hamile kadını arabalara bindirip hastaneye götürdüler” dedi.
55 yaşındaki Rozi, İstanbul’daki evinden AP’ye verdiği demeçte “Önce bir hap verip yutmamı söylediler. Ben de yaptım. Onun ne olduğunu bilmiyordum. Yarım saat sonra karnıma iğne batırdılar ve bir süre sonra çocuğumu kaybettim” ifadelerini kullandı.
“UYGUR HALKI BENİ ÇİNLİ AJAN OLARAK GÖRDÜ”
1990’larda Sincan’daki bir köy hastanesinde çalışan eski bir kadın doğum uzmanı-jinekolog Şemsinur Gafur, kendisinin ve diğer uzmanların hamile kadınları tespit edebilmek için mobil ultrason cihazıyla evleri gezdiğini söyledi.
BENZER HABERLER