ÇİN’İN DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ NAZİ KAMPLARINDAKİ İNSANLIK DIŞI CİNAYETLERİ ARALANIYOR !
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)
ÇKP.Faşist- Komünist Diktatörlüğünün Doğu Türkistan Türklerini baskı,zulüm, etnik dönüştürme ve çeşitli soykırım uygulamaları ile bir an önce toptan ortadan kaldırarak yok etmesi için Urumçi’ye özellikle atadığı Tibet Canisi ve azılı Çin Faşisti Çin Cuvenggou’nun geçtiğimiz yıl doğu Türkistan çapında kurduğu Çin Nazi Kamplarındaki insanlık dışı vahşet uygulamalarına ait çarpıcı bazı bilgiler ve haberler yurt dışına ulaşmış bulunuyor.
Çin Nazi Kamplarındaki bu Soykırım vahşetlerine ait en çarpıcı bilgiler geçtiğimiz yıl Türkiye’ye gelmeyi başaran Abdurrahman Osman isimli bir Uygur Türkü tarafından açıklanmış bulunuyor. Abdurrahman Osman Özgür Asya radyosu başta olmak üzere İngiliz yayın Kuruluşu BBC. Japon Tv. Ve diğer bir çok dünyanın önemli medya oranlarına yaptığı açıklamalar ile Doğu Türkisan’daki Çin Nazi Kamplarındaki ırkçı, ayırımcı ve etnik dışlayıcı içerikli Han şövenizmi ile Çin Faşizmine ait carpıcı bilgiler açıklamıştır.
Hasan : Çin Nazi Kamplarındaki Annemi,Eşimi ve 2 küçük Çocuğumu Vurun !
Özgür Asya radoyosuna açıklamalarda bulunan ve halen İstanbul’da yaşayan Doğu Türkistanlı Abdurrahman Hasan,geçtiğimiz yıldan beri Kaşgar’daki bir Çin Nazi Kampında tutulan 68 yaşındaki Annesi, 25 yaşındaki eşi ve 6 ve 4 yaşındaki 2 çocuğunun her gün kendilerine uygulanan psikolojik baskı,zulüm ve envaiçeşit Çin işkencesinden dolayı çok zor durumda olduklarını, bir yıldır kendilerinden haber alamadığını belirterek şöyle konuştu ; “Annem 30 yıl öğretmen olarak ÇKP.rejimine hizmet etti. Ben Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ile yaptığım ticaretten kazandığım para ile Kaşgar’da 6 milyon Yuan harcayarak(yaklaşık bir milyon dolar) bir Okul yaptırdım.Ancak,bütün bunların karşılığı Annemin,eşim ve 2 küçük çocuğumun Çin Nazi Kamplarına kapatılması oldu.Ben hiç bir zaman siyaset ve politik her hangi bir düşünce veya eylem içerisinde bulunmadım. Ben de eğer Memleketim Kaşgar’dan ayrılmamış olsa idim, ben de şimdi onların yanında olurdum belki de yurt dışına sürekli seyahat ettiğim ve bir çok ülkede bulunduğum bahane edilerek öldürülmüş olacaktım. Ben Annem,eşim ve 2 çocuğumun kurşuna dizilerek kaltledilimesini Çin yönetimine teklif ettim ve onlara çağrıda bulundum. Normal’de hiçbir insan Annesi,eşi ve yavrularının öldürülmesini asla istemez.Ama,ben Doğu Türkistan’daki Çinli işgalcıların Uygur Türklerine reva gördükleri bu insanlık dışı baskı,zulüm ve işkencelerini ve Çin işkencesi olarak ünlenen Çin’in insanları acı çektirerek yavaş yavaş öldürme yöntemlerine dikkat çekmek için bu açıklamayı yapmak zorunda kaldım. Benim Annem,eşim ve çocuklarımı aslında Çin yönetiminin kapattıkları bu Çin Nazi Kamplarında her gün aç-susuz bırakarak,normal yaşantıları engellenerek, psikolojik baskı ve işkence yapılarak onlarca kez öldürüyor. Ben ise bir yıldır,cehennem hayatı yaşıyorum.Geceleri uyuyamıyorum. Çin Nazi Kamplarındaki Annem,eşim ve evlatlarımı düşünmekten başka hiçbir iş yapamıyorum.Onlar Doğu Türkiistan’daki Çin Nazi Kamplarında acı çekiyor.,B:una karşılık ben sığındığım 2.ana vatanım aziz Türkiye’mizde her türlü hak hukuk ve özgürlüklere sahip olarak huzurlu yaşamam gerekirken, bun burada acıların en kötüsünü çekiyorum ve hayata tutunmaya çalışıyorum..
Dünya,Doğu Türkistanlıların Bu Feryatlarına Artık Kulak Vermelidir !
Çin İşgal Yönetimi Doğu Türkistan köylere varana kadar kurdukları “Kapalı Eğitim Merkezleri = Yipik Terbiyeleş Merkezleri ” adını verdikleri Çin Nazi Kamplarına kapattıkları Müslüman Türklere akla hayala gelmedik Çin işkencelerini uyguluyor. Doğu TÜrkistan alınan bilgiler ile sosyal medya üzerinden ulaşan bazı haberlere göre bu baskı ve zulümler şöyle ;
- Bu Çin Nazi Kamplarınaa kapatılan İnsanlar elleri ve ayakları kelepçeleniyor ve bu durumda iken, ellerinde yemek tabakları ile yüksek sesle ve hep bir ağızdan Çin Komünist Partisini övücü,ÇKP.iktidarına minnet ve şükran ifade eden sloganları Çince olarak söylemeye zorlanıyor.
- Çin Nazi Kamplarına kapatılımak için getirilen her Müslüman Uygur 24 saat süre ile ağaç bir sandalye üzerinde elleri ve ayakları bağlanmış durumda hareketsiz olarak oturtuluyor. Bu cezalandırma süresi bazen 48- 72 saat ve daha fazla olabiliyor.
- Çin Nazi kamplarındaki bu Sandalyeli cezalandırma sürecinde çok az yemek ve çok az su veriliyor.Bu suretle Müslüman Türk’ün açlık ve susuzluktan ölmemesi sağlanmış oluyor.
- Bu Çin Nazi Kampındaki Türk mahkumlara her gün Çince olarak Mao, Cüce Deng,şimdiki ÇKP.’nin Nazi diktaröü Xijingping ve diğer Marksist Çinli Liderlerin söylemleri Çince olarak ezberletiliyor.
- Çince bilmeyenler bu sloganları hatalı olarak teleffüz ettiklerinde kendilerine hakaretler ediliyor,aşağılanıyor ve çeşitli psikolojik ve fiziksek baskı ve işkenceler yapılıyor.
- Kutsal İslam dini ile milli değerlere hakeretler ettiriliyor ve inançlarını inkara zorlanıyor.Helal olmayan malzemelerden yapılan yemekler zorla yediriliyor.
- Etnik Çinliler gibi giyim ve kaşama zorlanıyor.Çince dans ettiriliyor. İnançlarına aytkırı olarak içki içiriliyor ve kadınlı erkekli dans ettiriliyor.
- Müslüman Hanıımların başörtüleri ve tesettürlü kıyafetleri çıkartılıp parçalanarak yok ediliyor. Onlara askılı ve dekolteli kıyafetler giydirilerek açık havada spor ve dans ettiriliyor.
- Müslüman Hanıımlar cilt bakımı ve makyaj yapmaya zorlanıyor.
- ÇKP.iktidarını öven,dini ve milli değerleri eleştiren ve hakarete eden şarkılar ezberletiliyor. Bu ezberletilen şarkılar her gün mecburi olarak söylettiriliyor.
- İşgalcı Çin yönetiminin bu Nazi Kamplarındaki baskı ve envaiçeşit Çin işkencelerine dayanamayanlardan intihar edenlerin sayısı her geçen gün yükseliyor. Kendi canına kıyarak İntihar edenlerin cenazelere ailelerine gösterilmiyor ve verilmiyor. Cenazenin kaldırılmasına Aileden en çok 4 kişinin katılmasına izin veriliyor.Cenazeler polis gözetiminde gizlice ve gece saatlerinde defnediliyor
- Çin Nazi Kamplarında Müslüman Türklere zorla ezbertilen ve söylettirilen Cince şarkıların içerikleri ise şöyle ;
“ Komünist partisi olmadan yeni Çin olamaz.
Komünist partisi olmadan büyük Çin olamaz.
Komünist partisi halk için hizmet eder.
Komünist partisi bütün güçlüye büyük Çin’i kurtaracak.
Komünist partisi gerçek özgürluk verdi.
O halk için gerçek demokrasi getirdi.
Komünist partisi Çin’in güneş işiğina doğru yürümesine liderlik yaptı.
O büyük Çin için sekiz yıldan fazla bir süre mücadele etti.
Halkın refahını de o sağladı.
O düşmanı mağlup ederek, sağlam mevziler
O gerçek özgurluk yolunu yaptı.
Komünist parti olmadan yeni Çin olamaz, “
NOT : Bu şarki sözleri Sosyal medya’daki bu şarkı söyleme görüntüden alınmış ve tercüme edilmiştir.
Türk-İslam Dünyası ve İnsanlık Alemi Doğu Türkistan’daki Bu Çin Soykırımına Dur Demeli !
- İşgalcı Çin Doğu Türkistan’da esir tutuğu Müslüman Türklerin dini inançlarına saldırırken,aşağlarken,hakeret ederken aynı zamanda İslam dinine inanmış ve bu dinin kutsal değerlerini korumakla yükümlü kılınmış bütün Müslümanların kutsallarına hakaretler etmekte, aşağılamakta ve saldırmaktadır.
- Çin’in Müslüman Türklere yaptığı bu hakaretler ve aşağlamalar aynı zamanda bütün Müslümanlara yapılmış demektir.Dini inançlarımıza göre de bu durum öyle kabul edilmektedir.
- .Artık Türk-İslam dünyası üzerindeki ölü toprağını çırpmalı,ayağa kalkmalı ve İşgalcı Çin’in bu kutsal inançlarımıza ve değerlerimize yaptığı hakaret,aşağılama ve saldırılarına karşı dur demelidir !
- Türk-İslam dünyası ve uluslar arası toplumÇin’den gelecek bir kaç milyonluk manffat uğruna Doğu Türkistan’daki bu baskı zulüm,kutsal islama hakaret,aşağılama ve saldırılara karşı görmeme,duymama ve ses çıkarmama gibi utanç verici bu saçmalıklarına bir an önce son vermelidir !
- Türkiye Cumhuriyeti devletimiz Doğu Türkistan’daki insanlık trajidesini insan hakları ve uluslan arası hukuk çençevisenide ele almalı ve uluslar arası platformlara taşımalıdır.
- Bağımsiz uluslar arası Teşkilatlarının kuracakları ortak İnceleme ve Gözeteleme gurubu Doğu Türkistan’a kalıcı olarak görev yapmalı ve Müslüman Türklerin çiğnenen temel insanı hakları ile uluslar arası anlaşmalardan doğan insani ve temel hak ve hukuklarını korumalı ve garanti altına almalıdır
- Türk-İslam dünyası ve insanlık onurunu korumakla görevli Uluslar arası toplum bu insanı meseleyi şimdiye kadar tek başına omuzlayan,yorulan ve takati kesilen çaresiz Doğu Türkistanlıların omuzlarından almalı ve bütün Türk – İslam dünyasının ve uluslara arası toplumun meselesi olarak kabul etmelidir.
- Doğu Türkistan sorunu Türk-İslam dünyasının ve bütün insanlığın ortak bir davası haline getirilmelidir.
- Çin işgal yönetiminin Doğu Türkistan genelinde kurdukları Çin Nazi Kampları öncelikle ve ivedilikle kapatılması sağlanmalıdır.
- Diaspora’da yaşayan Doğu Türkistanlılar ve onların kurdukları Kurum ve Kuruluşlar bu davanın uluslar arası bir mesele haline getirilmesi için gerekli alt yapısını oluşturmak noktasında “ Fikirde-İşte –Harekette Birlik – Merkezlik “ konumuna bir an önce geçmelidir
Etiketler:
Çin »
Din »
Dünya »
Genel »
Görüş Yorum »
Gündem »
Haber »
Makale Analiz »
Röportajlar »
Siyaset