logo

trugen jacn

ÇİN’İN DOĞU TÜRKİSTAN’DAKİ İNSANLIK DIŞI BASKI,ZULÜM VE CİNAYETLERİNİN KRONOLOJİSİ

Hamit Göktürk (UYHAM)

1. Doğu Türkistan’da yaşayan bütün Uygur Türklerinin pasaportlarına el konulmuş ve yurt dışı çıkışı engellenmiştir.
2. Uygur Türklerinin Merkezi Çin’i gitmeleri izine bağlanmıştır.(İç Vize)
3. Sadece bölgenin yerli sakinleri olan Türklerin (Etnik Çinlilere değil) bir bölgeden diğer bir bölgeye gitmeleri yerel ÇKP.yönetiminin iznine tabi kılınmıştır.
4. Eğitim ve öğretim başta olmak üzere ziyaret,ticaret,çalışma vebenzeri sebeplerle yurt dışında bulunanların Ülkeye dönmeleri istenmiştir.
5. Yurt dışında öğrenim görmekte olan Öğrencilerin ise 20 Mayıs 2017’e kadar Ülkelerine geri dönmeleri yolunda ailelerinden Taahhütnami ve Vaadnameler alınmıştır.
6. Özellikle Türkiye’de öğrenim görmekte olan öğrencilerin ana ve babaları Polis merkezlerine çağırılmakta ve polisler tarafından ve onların nezaretinde Çoçuklarına telefon ettirilerek, eğitimlerini bırakarak geri dönmeleri yolunda baskı ve şantaj yapılmaktadır.
7. Şimdiye kadar Türkiye’den bu şekilde ailelerine yapılan baskı ve şantaj sonucunda yaklaşık 100 civarında öğrencinin ülkelerine döndüğü tahmin edilmektedir.Bunların tamamının uçaktan iner inmez 
8. Geri dönen öğrenciler Urumçi veya giriş yaptıkları hava alanlarında gözaltına alınıp tutuklanmakta   ve “Terbiyeleş Merkezleri” olarak adlandırdıkları  işkencehanelere kapatılmışlardır.
9. Türkiye’de şirket kuran,yatırım yapan veya resmi şekilde ticaret yapan Uygur Türkleri baskı ve şantaj ile geri çağrılmaktadır.Geri dönmedikleri takdirde ülkelerindeki mal ve mülk ve servetlerine el konulacağı ve nüfus kayıtlarının silineceği yolunda tehdit edilmektedir.
10. Her ne sebeple olursa olsun geçmişe dönük yurt dışına çıkanlar “Terbiyeleş = Eğitim Merkez”‘ lerine kapatılımakta ve yurt dışında iken görüştüğü kişiler ve temas ettiği her hangi bir kurum ve kuruluş ile ne konuştuğu hakkında itirafname yazdırılmakta ve binlerce kişinin katıldığı toplantılarda kendi kendilerini eleştirmesi istenmektedir.
11. Çin işgal yönetimi ile yıllardan beri kendileri ile işbirliği yapan ve kendi Milletine ihanet eden Uygur asıllı devlet memurları sebepler ve gerekçeler ileri sürülerek tutuklamakta ve mahkum etmektedir. Nazi Almanyasının Irkçı ayırımcılık uygulamalarının daha betiri  Uygur  Türkleri üzerine denenmektedir.
12. Nitekim geçtiğimiz Nisan ayında 72 yaşındaki Hoten Narbağ Cami İmam-Hatibi, ÇKP. Siyasi Danışma Konseyi üyesi ve İslam Dini Cemiyeti Başkan Yardımcısı Abdurrahim Karı bu yeni Aşırılık ve Terörle savaş yasasındaki Dini nikah akdinin yasaklanmasına karşı fikir beyan ettiği için görevinden alınmış ve 3 yıl hapse mahkum edilmiştir.
13. Yine aynı şekilde Yarkent İslam Cemiyeti Başkanı ve Merkezi Altunluk Mescid İmam Hatibi Muhtar Hacı(55 yaşında) görevinden uzaklaştırılmış ve hapsedilmiştir.
14. Müslüman Uygur Türklerinin Cami ve Mescitlere giderek ibadetelerini yasaklayan Çin yönetimi,cemaatı 15’den az olan Camileri yıkmakta,yıktığı Mescitlerin yerini Çocuk Parkı ,Camilerin arsasına ise, park inşa etmektedir.
15. Sigara ve İçki içmeme,Tv. Ve radyoları izlememe de “Aşırılık ve Terörle Savaş” suçu kapsamına alınmıştır. Hoten’de Abdulcelil Tohtiniyaz adında bir ÇKP.yerel Genel sekreteri yaşlıların yanında saygıdan dolayı sigarasını söndürdüğü için görevinden alınmış ve cezalandırılmıştır.
16. Çin’in Yeni Terör yasasına göre dini nikah kıymak,yeni doğan çocuğa ezan okuyarak isim koymak suç kapsamına alınmıştır. Bu dini ritüelleri yerine getirenler hapse mahkum edilmektedir.
17. Doğu Türkistan’ın geleceği için en büyük tehdit ve tehlike Çinli göçmen yerleştirilmesi ve demografik asimilasyon tehlikesidir.1949’da Doğu Türkistan’daki Çinli nüfus oranı % 5 mertebesinde iken,günümüzde bu rakam % 50’e ulaşmıştır.
18. Doğu Türkistan’ın bütün yer altı ve yer üstü kaynakları etnik Çinli göçmenlerin bu ülkeye yerleşmeleri için kullanılmaktadır.
19. Doğu Türkistan’a göç ederek yerleşmek isteyen bir Çinli’ye 24 saat içinde işe yerleştirileceği vaat edilmektedir.Yeni yapılan bütün binalar ve konutlar Çinli göçmenlere tahsis edilmektedir.
20. Çin yönetimi Doğu Türkistan’ı 19.yüzyılda batılı sömürgeci güçlerin yöntemlerinden daha beter, çok daha adaletsiz ve insafsız,insanı hak,hukuk ve adalet duygusundan yoksun ve acımasız yöntemler kullanarak sömürmektedir.
21. Çin’in son uygulamalarından biri ise,Doğu Türklerinin Türk ve Müslüman olmadıklarına inandırmak ve bu yalan ve asılsız söylemlere inanmalarını sağlamaktır.Nitekim Çin’in işbirlikçi Hoten Valisi Aziz Musa geçenlerde “ Biz Uygurlar Hunların veya Göktürklerin evladı değil,büyük Çunghua(Çin) Milletinin ahfadıyız.” tarzında beyanda bulunmuştur.
22. Sözde Özerk Bölge Halk Kurultayı Üyesi ÇKP.lı Gülnaz Abdurrahman adındaki işbirlikçi ise, “Ben Uygurum ancak,Müslüman Değilim.” Söyleminde bulunmuştur.
23. Uygur asıllı devlet memurları ve Bürokratlar bir biri ardı sıra “İtirafname ve Vaadnameler” kaleme alarak kendilerinin Türk asıllı ve Müslüman olmadıklarını açıklamaya zorlanmaktadır.Bu ise,açıkça bir asimilasyon ve soykırım dayatmasıdır.
24. Çin işgal yönetimi günümüzde Doğu Türkistan’da Müslüman Türklere topyekün savaş açmış bulunmaktadır.Çin bugün bu savaşta kimseden çekinmemekte ve korkmamaktadır.Çin’in tek korkusu yaptığı baskı zulüm ve insanlık dışı cinayetlerinin bu ve benzeri toplantılar ve basın yolu ile dünya’ya duyurulmasından son derece rahatsız olmakta ve çekinmektedir.
25. Çin,Uygurlara sadece Doğu Türkistan’da değil,Türkiye’de de baskı ve zulüm yapmaktadır.Doğu Türkistanlıları Türkiye’de ve diğer ülkelerde çok yakından takip etmekte yeri geldiğinde şantaj,tehdit ve korkutma ile insanları susturabilmektedir.
26. Türklüğü ve İslam dinini çağırıştıran isimlerin çocuklara ad olarak verilmesi ve kullanılması yasaklanmıştır.
27. Doğu Türkistan’da sırf Türkiye sevgisi sebebiyle popülür olan ve talep edilen Türk mallarının satışı yasaklanmıştır.
28. Türk filim ve dizilerini seyredenler 5-10 yıl arasında hapse mahkum edilmektedir.
29. Geçtiğimiz yıllarda Turist Kafileleri ile Ülkemize gelen ve Kurtlar Vadisi dizisinin yapımcı ve yönetmeni Necati Şaşmaz(Polat Alemdar) ile görüşen Doğu Türkistanlı sanatçı ve aydınlar tutuklanmıştır.
30. Doğu Türkistanlı bilim adamları,edipler,şairler,sanatçılar ve Türk kimliği,kültürü ve medeniyeti için çalışanların tamamı hapsedilmiştir.
31. Türkiye’de çok Popülür olan ve milyonlarca kişi tarafından beğenilerek dinlenen ve seyredilen “Karşılaşınca= Uçraşkanda” şarkısının bestesi ve icracısı ünlü sanatçı Abdurrahim Heyit geçtiğimiz aydan beri tutukludur.

32. Doğu Türkistan’dan yurt dışına seyahatler tamameen durdurulmuştur. Etnik Çinliler her türlü seyahat hakkına sahipken,Uygur Türklerine etnik kökeninden dolayı bu hak yasakalanmışıtır

33.  Telefon başta sosyal medya,internet ve elektronik  ortamda yapılan tüm habeerleşmeler kesilmiştir.Şu anda Doğu Türkistanlılar yurt dışındaki akrabaları ile görüşmeleri yasaktır.Yurt dışına telefon etmeye  teşebbüs eden derhal tutuklanarak sogulanmaktadır. Dışarıdan gelen telefonlara de cevap vermeleri de yasaktır.

34. 2017*2918 eğitim ögretim yılından itibaren ana okulundan itibaren Lise’ye kadar olan eğitim kurumlarda Uygur Türkçesinin öğretimi yürürlükten kaldırılmıştır.Uygurların  ana dillerini öğrenim  haftada bir kaç saat olan yabancı dil kategorisine   alınmıştır.

35. Çin işgal yönetimi onlarca yıl öncesine dönük  her türlü şiir,edebi eser ,hatıra,oyun,sinema filmi vebenzeri  sanat eserleri dahil  her türlü kültür ve  sanat ürünlerini yeniden siyasi değerlendirmeye tabi tutmaktadır.Ölen sanatçıların eserleri yasaklanmıştır. Hayatta olanlar ise,bu eserlerinden dolayı  tutuklanarak “Terbiyeleş Ve  Siyasi Eğitim” adı altında zulüm ve işkencelere tabi tutulmaktadır.

36.1944 Gulca DOğu Türkistan Cumhuriyetinde Eğitim Bakanı iken,daha sonra kendi  devletine ihanet eden ve ölümüne kadar Çini işgal yönetimine  bilfiil hizmet eden   işbirlikçi vatan haini Seyfettin Azizi’nin eserleri bile yasaklanmış ve kitapları toplatılmıştır.

37. Çin işgal yönetimi son çıkardığı bir genelge ile,namazda hangi sürelirin ne kadar okunacağı,ezan,kamet,tesbin ve dualarda Çin Diktatörü Şi Jingping  ve Çin işgal yönetimi için dua edilmesini  isteyen sözler ilave edilmesini talimatlandırıdımıştır.Bu sözler ayrıca levha halinde yazılarak Cami’lerin içine asılmıştır.

38. Müslüman Uygur Türklerinin  yeme  ve içme ürünlerine  dini bir ifade olan Helal kavramının yazılmasını yasaklamıştır.

39. Çin,sadece işgalı altında tuttuğu Doğu Türkistan’da değil,yurt dışırda yaşayan Doğu TÜrkistanlılara da zulmektedir. Mısır’da dini eğitim amacı ile  bulunan Uygur  öğrencileri  Mısın polisini kullanarak tutuklamakta ve hapsettirmektedir.Bunlardan 20 kadarını  Sisi Yönetimi Çin’e iade etmiştir.Şu anda 200 kadar öğrenci Mısır Hapishanelerinde tutulmaktadır.

40. Doğu Türkistan’da hiç tutuklanmayan genç erkek ve Uygur kadın bulunmamaktadır.Bazı karı hocalar birlikte tutuklandığı için onların küçük çocukları kimsesiz ve ortada  kalmaktadır. Doğu Türkistan açık hava hapishanesi ve Doğu Türkistan’in şehirleri anasız babasız  hapiste olduğu için kimsesiz çocukların sokaklarda ne yapacağını bilemez  halde gezdiği bir  NAZİ kampı veya gettosuna dönüştürülmüştür.

41.Çin işgal yönetimi Uygur Türklerini bir birlerine kırdırarak yok etmek için büyük miktarda ödül ve çeşitli  özendirici teşvikler ihdas etmiştir.Bir birlerini jurnalleyen,ihbar eden ve ispiyonculuk yapmayı bir geçim  aracı ve Meslek haline getirmiştir.  İşgalcı Çin bu şekilde Uygur Türklerini bir birlerine düşürerek,birbirlerine kırdırarak tüketerek toptan yok etmeyi amaçlamaktadır.

42. Kaşgar’in önde gelen islam dini bilginlerinden eğitimci  80  yaşındaki Abdulhamit Damollam  aile bireyleri ile birlikte hapsedilmiştir.Kendisi Çin işkenecelerine dayanamayark hayıtını kaysetmiştir.Çin 80 yaşında olan yaşlı bir Müslüman alimi öldürmekter çekinmemiştir. Çin’in bu   cinayeti Çin vahşet ve zulmünün geldiği  son durumdur.

Yaşlı dünyamızda  şimdiye kadar  yaşamış ve hüküm sürmüş hiç bir diktatör,Zalim ve Katil rejim Çin’in  bu uygulamalarını aklına getirmemiş ve uygulamamıştır.Çin’in günümüzdeki  Sözde kızıl renkli Faşist diktatörlüğü Hitler Almanyasından daha kötü ve beter bir şekilde Çin faşizmi ile Han Şövenizmini Uygur Türkleri üzerinde uygulamaktadır.

Çin’in Faşist Diktatörlüğü insanlara özellikle UYgur Türklerine baskı,zulüm ve katliamı bir ÇİN  ÖLDÜRME USULU olarak bir bilim dalı haline getirmiştir.

ÇİN İNSANLARI ÖZELLİKLE MÜSLÜMAN UYGUR TÜRKLERİNİ BASKI,ZULÜM VE İNSANLIK DIŞI CİNAYETLERİ İLE KATLEDERKEN,ASLINDA TÜM İNSANLIĞI,TÜRKLERİ  VE BÜTÜN İSLAM MİLLETLERİNİ DE ÖLDÜRMEKTEDİR.

 

Etiketler: » » » » » » » » » » » »
Share
1458 Kez Görüntülendi.