ÇİN KONSOLOSLUĞUNDAN HADSIZ VE ALÇAKÇA TEHDİT: DOĞU TÜRKİSTAN DENMEYECEK!

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

Türkiye’de yaşayan Doğu Türkistanlılar, toplama kamplarındaki ailelerinden haber alabilmek için 18 Aralık 2020’den bu yana Çin’in İstanbul Başkonsolosluğu önünde eylem düzenliyor. Günlerdir yapılan eylemlere ve verilen dilekçeleri kayıtsız bırakan Çin temsilciliğinden bugün Doğu Türkistanlı aktivistlere skandal niteliğinde bir bildiri dağıtıldı. Uygur Türkü gazeteci Umun İhsan, yaşanan skandala ilişkin Çin’in kamp mağdurlarının sesini duymamakta ısrar ettiğini kaydetti.

Aileleri toplama kamplarında olan Doğu Türkistanlılar, Çin Halk Cumhuriyeti İstanbul Başkonsolosluğu önünde günlerdir seslerini duyurmaya çalışıyor. Verilen dilekçeleri işleme koymayı bile kasten yapmayan konsolosluk yetkilileri, üstüne bir de tehdit içeren bir bildiri ile aktivistleri yıldırmayı amaçlıyor.

ÇİN KONSOLOSLUĞUNDAN AKTİVİSTLERE TEHDİT VE ŞANTAJ İÇEREN BİLDİRİ!

Uygur aktivistlere verilen skandal bildiride aynen şu ifadeler yer alıyor:

“Bölücülük bayrağı taşımak sözde Doğu Türkistan ifadesini kullanmak kendi memleketiniz hakkında karalama yapmak vb davranışları bırakarak, kendi sosyal medya hesabınızda açık ve net bir şekilde bu tür bölücülük eylemleri ve bölücü şahıslarla bağlantınızın kesildiğini ve bir daha böyle davranışlarda bulunmayacağınızı açıklayan bir postu çıkardığınız ve portun linkini …. adresine gönderdiğiniz takdirde başkonsolosluk yetkilileri sizinle görüşme gerçekleştirebilir”

Aktivistlere verilen kağıt parçasında ne bir imza ne de bir damga yer aldı. Hiçbir resmi nitelik taşımayan kağıdın diplomatik dil ve üsluptan uzak olması da dikkat çekti. İşte o belgenin aslı:

Doğu Türkistanlı aktivist ve gazeteci Umun İhsan ise Çin yönetiminin Doğu Türkistanlı toplama kampı mağdurlarıyla görüşme talebini geri çevirdiğini kaydetti. 18 Aralık’tan bu yana Çin Başkonsolosluğu önünde seslerini duyurmaya çalışan ve Çin’den aileleri hakkında resmi bir bilgi isteyen insan hakları savunucularına hiçbir bilgi verilmediğini aktaran İhsan, amacın yaşanan hak ihlallerini örtbas etmek olduğunu belirtti.

“KAMP MAĞDURU DOĞU TÜRKİSTANLILARA ŞANTAJ YAPILIYOR”

Umun İhsan, “Kamp mağdurlarının görüşme talebi ısrarla geri çevrildi hiçbir açıklama yapmadılar. Sunulan dilekçeleri almadılar ve bugün artık bir cevap vermek zorunda kaldılar. Bu cevapla, kamp mağdurları yakınlarına şantaj yapıldı. Çin Konsolosluğu ailelerinin özgürlüğü hakkında görüşmek isteyen Uygurların, belirlenen suçları üstlenmesini istedi. Bu davranış diplomatik kurallara aykırı.” ifadelerini kullandı.

DİNİ, ETNİK VE SİYASİ BASKILARIN MERKEZİ: DOĞU TÜRKİSTAN

Çin hükumetinin sistematik baskı ve asimilasyonlar ile dini, etnik, kültürel ve siyasal anlamda “soykırıma” varan faaliyetleri, her geçen gün dünya kamuoyunun daha çok gündemine geliyor. ABD Dışişleri Bakanlığının açıkladığı verilere göre Doğu Türkistan’da yaklaşık 2 milyona yakın Uygur Türkü ve diğer azınlıklara mensup Müslümanlar, eğitim adı altında zorla toplama kamplarında tutulmakta.

Etnik ve kültürel ayrımcılığa ve insan hakları ihlallerine maruz kalan Doğu Türkistanlılar, ucuz iş gücü olarak Çinli şirketlerde çalıştırılıyor. Öte yandan, Birleşmiş Milletlerin resmi verilerine göre ise, Pekin idaresinin kültürel soykırım uyguladığı Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında 1 milyondan fazla Uygur Türkünü zorla tutuyor. Farklı kaynaklarda cezaevleri ile gözaltı merkezlerinde tutulanlarla birlikte bu rakamın 3-4 milyon arasında olduğu tahmin ediliyor.

Ayrıca, Çin hükumeti, her ne kadar dünya kamuoyunda aksini iddia etse de Doğu Türkistan’daki toplama kamplarında, ABD Dışişleri Bakanlığı verilerine göre 2 milyonu aşkın Doğu Türkistanlı zorla tutuluyor. Burada, Çin Komünist Partisinin sistematik baskı ve zulüm politikalarına maruz kalan Uygur Türkü ve diğer azınlıklar, birçok hak ihlali ile karşı karşıya.