Kurt Seinitz ( Krone Gazetesi – 27.08.2022)
Ne büyük bir skandal!
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, Çin’deki Uygurların durumu hakkında, Pekin için incir yaprağından (ayıp örten küçük örtü) başka bir şey olmayan bir rapor yazdı. On binlerce kişi için adeta “dikenli tellerin arkasındaki beyin yıkama kampı” olan bölgeler(Toplama Kampları) Çin yönetimince resmi olarak “Mesleki eğitim merkezleri“ olarak adlandırılıyor. BM.Yüksek Komiseri Bachelet,Pekin’i ziyaret etmeye davet edildiğinde zaten kötü şeylerden şüpheleniliyordu. Orada her zamanki yine Çin Kukla tiyatrosu sahnelendi. Önceden hazırlanan bu dans eden, mutlu Uygurlar. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiseri Michelle Bachelet, sahne arkasına bakmak için en ufak bir çaba göstermedi: „Ben bir soruşturma komisyonu değilim“ dedi. Bu küstah ve ukala rapor, dünyanın en büyük polis devletinin önünde diz çökmek mi yoksa „adil“ diplomatik cehalet mi?
Ancak daha da büyük bir skandal var: İslam dünyası hükümetlerinin, mümin kardeşlerinin baskı altına alınmasına sessiz kalması. Bu, Çin’in büyüyen gücüne gerçekten büyük bir övgüdür ve BM’deki sayısız Filistin kararıyla taban tabana zıttır. Bu arada: Kamplar şimdiye kadar kapatılmış olmalı – beyin yıkama programı başarıyla tamamlandı. Pekin, ne başlangıç ne de son hakkında hiçbir zaman dürüst bilgi vermedi, ancak Çin’in iç işlerine müdahale olarak kampları ziyaret etme isteklerini engelledi.” ( yenivatan.at, 27.08.2022)