80 ‘LİK UYGUR DEDE : 60 YILDIR,ÇİN’İN MAĞDURUYUM.VATANIM İÇİN SAVAŞACAĞIM.

Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)
Suriye’deki rejim karşıtı muhaliflerin en yaşlı savaşçısının 80 yaşındaki Uygur Türkü Muhammed Emin Dede(Bovay)olduğu bildiriliyor.
Irak-Şam İslam Devleti(İŞİD)’nin  Enformasyon ve propaganda amaçlı haber portalları ile video görüntülerinde yer alan bilgilere göre bu ülke’de rejim muhalifi savaşçıların en yaşlısı olarak geçen yıl Doğu Türkistan’in Hoten Vilayetinden Suriye’ye gelen 80 yaşındaki Uygur Türkü Muhammed Emin Dede olduğu açıklandı.
Özgür Asya Radyosunun İŞİD kaynaklarına dayanarak verdiği haberlere göre geçen yıl oğlu,gelini ve 4 torununu ile birlikte ailece Suriye’ye gelen Muhammed Emin Dede yayınlanan video görüntüsünde Doğu Türkistan’daki Çin zulmü ve niçin Suriye’ye geldiği hakkında açıklamalarda bulundu. Muhammed Emin Dede, askeri eğitimlerde gösterdiği başarılarından dolayı ödül olarak kazandığı Kaleşnikof Tüfeği elinde olduğu halde yayınlanan görüntülü raportajinda şunları söyledi ” Komünist Çin 1949’da Ülkemi işgal etti.O tarihten beri Çin baskı,zulum ve işkenceleri altında yaşamaya mecbur edildim. Oğlumun savaşta şehit olduğu haberini alınca ve gönütülerini de bizzat görünce Ülkemi kurtarmak için savaş tecrübesi kazanmak amacı ile Suriye’ye geldim. Askeri eğitimlerde başarılı oldum ve bir Kaleşnikof Tüfeği ile ödüllendirildim. Allah nasip ederse, ülkemi Çin işgalinden kurtarmak için savaşmaya gideceğim.”şeklinde konuştu.
Uzmanlar ABD.başta Müttefiklerin İŞİD’i tehdit olarak görerek mücadele etmekte olduğu bir sırada Müslüman Uygurların İŞİD saflarına savaşa katılmasına dikkatı çekiyorlar.Ayrıca, Uygur İnsan Hakları Örgütlerini derin ve etraflı olarak düşünmeye ve bu durumu analize zorluyor.
İnsan hakları örgütlerinin bu konudaki yorumu ise şöyle ,” Çin işgal yönetimi Doğu Türkistan’da Müslüman Uygurların inançlarını ve dini düşünce ve ibadetlerini yasaklamaları,baskı,zulum ve etnik ayırımııcılık ve assimilasyonu gün geçtikçe arttırmaları Uygurları çaresiz bırakmaktadır.Müslüman Uygur Türkleri bu sebeple çeşitli çıkış yollarına baş vurmak zorunda kalmaktadırlar.”şeklindedir.