• Çin, Doğu Türkistan’da İslami eğitimi tamamen yasaklamış durumda ve din adamlarını hedef alıyor. Son yıllarda birçok din adamının tutuklandığı ve bu durumun toplama kamplarına gönderilmekle sonuçlandığı belirtiliyor. Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) Kur’an başta olmak üzere İslami kitapları topladığı ve yok ettiği de ileri sürülüyor.
• Doğu Türkistan’da binlerce cami yıkılıp ibadetler yasaklandı. Camilerin bir kısmının farklı amaçlarla kullanıldığı belgelendi. Tarihî türbe ve mezarlıkların yok edildiği ve cenaze törenlerinin İslami geleneklere uygun şekilde yapılmasının yasaklandığı da gelen bilgiler arasında…
• Çin Devlet Başkanı Şi Jinping, İslam’ın sosyalizme uygun hale getirilmesi ve Çinlileştirilmesi gerektiğini söylüyor. Bu politikanın bir sonucu olarak İslam’a ait semboller ve uygulamalar yasaklanıyor. Doğu Türkistan’da İslami ifadeler ve isimler yasaklanmış durumda, Müslüman kadınların kıyafetleri kontrol edilip yasaklanıyor.
• BBC’nin elde ettiği veriler, Çin’in Sincan Özerk Bölgesi olarak tanımladığı Doğu Türkistan’da yaşayan  Müslüman Türklerinin ve diğer etnik azınlıkların tutulduğu gözaltı kamplarında sistematik tecavüz, cinsel taciz ve işkenceye maruz kaldığını gösteriyor. Çin yönetimi ise bu iddiaları reddediyor.

Uygur Türklerinin Çığlıkları Duyulmuyor…

Doğu Türkistan halkı, 1949 yılında bağımsızlıklarını kaybetmelerinden bu yana Çin Komünizminin baskısına maruz kalıyor. Bu durum, siyasi ve ekonomik alanların yanı sıra kültürel ve edebî hayatlarını da olumsuz etkiliyor. Uygur Türklerinin, işsizlik, ibadet yerlerinin yıkılması, din adamlarının öldürülmesi veya kamplara götürülmesi, kendi dillerinde eğitim yapamama, dini ve milli vecibelerini yerine getirmede sorunlar yaşaması gibi pek çok sorunu bulunuyor.

İnsani Yardım Vakfı (İHH), Uygur Türkleri için 20 yıldır çalışmalar yürütüyor. Doğu Türkistan’daki zulmü duyurmak ve insan hakları ihlallerine karşı yardımlar ulaştırmak için çeşitli bilinçlendirme çalışmaları yapıyor. Siz de bağışlarınızla zulüm altında yaşayan kardeşlerimize destek olabilirsiniz.

Uzun geçmişe ve köklü bir kültüre sahip olan Uygur Türkleri, Çin’in baskı ve sömürü politikaları altında ezilmeye devam ediyor. Doğu Türkistan’da yaşayanların en doğal istekleri bile yerine getirilmiyor. İşsizlik, ibadet yerlerinin yıkılması, din adamlarının öldürülmesi, kendi dillerinde eğitim yapılamaması, dini ve milli vecibelerini yerine getirmede sorunlar yaşanması gibi pek çok çığlık duyulmuyor. Bu baskıların sona ermesi ve Uygur Türklerinin haklarına kavuşması için uluslararası toplumun daha fazla çaba göstermesi gerekiyor.

Uygur Türkleri için yapılan baskıları ve zulmü her platformda gündemde tutarak onların sesi olabiliriz. İHH gibi kuruluşların çalışmalarını destekleyerek bu mücadeleye katkıda bulunabiliriz. Herkesin bu konuda duyarlı olması ve Uygur Türklerine destek vermesi büyük önem taşıyor.

Peki,  Doğu Türkistan Türkleri Ne İstiyorlar?

Çin’in Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerine yönelik baskıları ve insan hakları ihlalleri uluslararası kamuoyunda giderek daha fazla dikkat çekiyor. Uygur Türkleri, bu baskılar altında temel hak ve özgürlüklerini kaybetmiş durumda ve bu baskılara karşı çeşitli taleplerde bulunuyorlar. İşte Uygur Türklerinin başlıca istekleri:

1. Temel İnsanı  Haklarına Saygı Gösterilmesi :

Uygur Türkleri, temel insan haklarına saygı gösterilmesini istiyor. Bu, ifade özgürlüğü, inanç özgürlüğü, hareket özgürlüğü ve yaşam hakkı gibi temel hakları kapsıyor. İnsan haklarına yönelik sistematik ihlallerin sona ermesini talep ediyorlar.

2. İnanç, İbadet ve Dini Özgürlükler

Uygur Türkleri, İslam dinine uygun şekilde ibadet edebilme özgürlüğü istiyorlar. Camilerin yıkılmasının, dini kitapların toplatılmasının ve dini liderlerin tutuklanmasının sona ermesini talep ediyorlar. Müslüman kimliklerini özgürce yaşayabilmek istiyorlar.

3. Kültürel ve Dilsel Özgürlük

Kendi kültürlerini ve dillerini özgürce yaşayabilmek istiyorlar. Çin hükümetinin Uygur kültürüne yönelik asimilasyon politikalarına son vermesini ve Uygur Türkçesi’nin eğitim ve günlük yaşamda kullanılmasına izin verilmesini talep ediyorlar.

4. Keyfi Tutuklamaların ve Çin tipi ToplamaKamplarının Sona Ermesi

Gözaltı kamplarında keyfi olarak tutulan Uygur Türklerinin serbest bırakılmasını ve bu kampların kapatılmasını istiyorlar. Kamplarda yaşanan işkence, cinsel taciz ve diğer insanlık dışı muamelelerin son bulmasını talep ediyorlar.

5. Zorla Parçalanan Ailelerin Yeniden Birleşmesi

Çin hükümetinin uyguladığı politikalar nedeniyle ailelerinden koparılan Uygur Türkleri, ailelerinin yeniden birleşmesini istiyorlar. Bu, özellikle kamplarda tutulan veya zorla başka bölgelere göç ettirilen bireyler için geçerli.

6. Türklere Adalet, Ekonomik Hayat, Ve İşe Alımlarda  Fırsat Eşitliği  

Uygur Türkleri, ekonomik olarak adil bir şekilde muamele görmek ve iş fırsatlarına eşit erişim sağlamak istiyorlar. Çin hükümetinin uyguladığı ekonomik ayrımcılık ve zorla çalıştırma uygulamalarının sona ermesini talep ediyorlar.

7. Doğu Türkistan Sorununa Uluslararası Destek ve  Çin’e Karşı Baskı

Uluslararası toplumu, Çin hükümeti üzerindeki baskıyı artırarak Uygur Türklerinin haklarının korunması için daha fazla çaba göstermeye çağırıyorlar. Uluslararası toplumun Uygur Türklerine yönelik insan hakları ihlallerini kınaması ve Çin hükümetine karşı yaptırımlar uygulaması gerektiğini düşünüyorlar.

Çin hükümeti, medya ve internet üzerinde sıkı bir kontrol uyguluyor. Bu nedenle, Doğu Türkistan’daki durumla ilgili haberlerin Çin sınırları dışına çıkması genellikle zor ve risklidir.

Çinli yetkililer, Uygur Türklerinin seslerini duyurmasını engellemek için sansür ve baskı politikaları uygulanıyor…

Bu nedenle Türk Basının da bu konuda daha hassas bir yaklaşım göstermesi gerekir…

Dünyanın sessiz kaldığı bu katliama bizim seyirci kalmamız mümkün değildir…

Kaynak : https://www.mavimarmaragazetesi.com/makale/20972282/hakan-avci/uygur-turkleri-ve-cin