Uygur bölgesinin “Sıfır enfeksiyon” adı verilen sıkı kuşatma sırasında, bölgedeki Çinli göçmenlerin şikayetçi oldukları ve ellerinden geldiğince evlerine gittikleri birçok video yayınlandı ve dikkat çekti. Bu tür videolar, bazı Çinli göçmenlerin iç bölgelere arabalarla ve hatta bagajlarıyla birlikte yoğun otoyollarda yaya olarak kaçtığını, çıkışlardaki kontrol noktalarına ve bariyerlere ve uyarılara rağmen evlerine gittiklerini gösteriyor.

24 Kasım’da Urumçi’de meydana gelen yangın ve bunun yarattığı ciddi trajedi nedeniyle Urumçi, Hotan ve Kaşgar’daki Çinli göçmenlerin de ülke çapındaki protesto hareketine katıldığı ortaya çıktı.

Video görüntülerinden, Çinli göçmenlerin salgın kuşatmasının kaldırılmasını talep etmek için yerel yönetim kurumlarına toplandığı, podcast ve tiktok gibi sosyal medya üzerinden salgın kuşatmasından şikayetçi olduğu ve hatta çeşitli yollarla Çin anakarasındaki evlerine kaçtığı biliniyor. anlamına geliyor.

Videolarda, bölgedeki Çinli sakinler, sıkı kuşatma önlemlerinin onları Uygur anavatanlarını terk etmeye zorladığından şikayet ediyor.

Yaptıkları açıklamada, Uygur bölgesinde uygulanan kuşatma tedbirlerinin Çin vilayetlerinde herhangi bir yerden daha sert ve hatta daha uğursuz yöntemlerle uygulanacağını söylediler. Uygur bölgesinde yaşamaya devam edemeyecekleri için ayrılmak zorunda kaldıklarını söylediler.

Uygur bölgesinden kaçan Çinli göçmenlerin görüntülerinin ortaya çıkmasının ardından bu durum, Çin’in yurtdışındaki durumunu gözlemleyenlerin dikkatini çekti.

Bir süredir Çin’de yaşayan Loveley takma adlı Alman YouTuber, bununla ilgili özel bir program yaptı. Programında, Uygur bölgesinde uygulanan aşırı kuşatma politikasının, anavatanlarına kaçan Çinli göçmenlerin kaçmasına yol açtığını söyledi.

Lawley yaptığı konuşmada, bölgedeki Uygurlara yönelik zulmün, bölgedeki salgın kuşatmasından kat kat daha ciddi olduğunu söyledi.

İlşat Hasan, bölgedeki Çinli göçmenlerin Çin hükümetinin sömürge politikasını uygulamak için bölgeye taşındığını vurguladı.

İlşat Hasan, “Çin hükümeti bölgedeki abluka politikasını gevşetebilirse, hükümetin engellemelerine rağmen fırsatı olan daha fazla Çinli göçmen kendi ülkelerine gidebilir” dedi.

Ancak Çin hükümetinin bölgedeki sömürge politikalarını sürdürmek için göçmenleri Çin eyaletlerinden taşımaya devam edeceğini söyledi.

Bununla birlikte, göç politikasının daha da geliştirilmesinde, kendi ülkelerinde geçim kaynağı olan Çin vatandaşlarının Doğu Türkistan’da göçmen olarak yaşamak istememe ihtimalinin daha yüksek olacağına inanıyor.