UYGUR AKTİVİST’TEN ÇİN’E ÇAĞRI : DİASPOORA UYGURLARINI KENDİNE CASUSLUĞA ZORLAMA!

ABD’de yaşayan Doğu Türkistan Türkü Fırkat Cevdet isimli bir Uygur aktivisti Londra’da katıldığı bir toplantıda konuştu. Çin’in diaspora’da yaşayan Uygur Türklerini kendileri hesabına çalışmaları için ülkelerinde yaşayan aile ve yakınıları üzerinden şantaj ve tehdit ettiğini bildirdi. Fırkat Cevdet konuşmasında Çin’in diasporada yaşayan Uygur Türklerine yönelik casusluk yapma tehditlerini durdurması için Batı dünyasına bu konuda bir an önce harekete harekete geçme çağrısında bulundu.

UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (UYHAM)

Londra merkezli Thomson Reuters Vakfı 14 Kasım tarihinde ) ABD’de yaşayan Fırkat Cevdet’ı Çin’deki insan hakları ihlalleri ile ilgili düzenlediği bir toplantı’ya konuşmacı olarak davet etti. Fırkat Cevdet’ın Annesi başta ailesinden bir çok kişinin tutuklanarak Toplama Kamplarına hapsedilmiş durumda. Fırkat Cevdet bir uygur insan hakları eylemcisi olarak ülkesindeki hak ve hukuk ihlaleri hakkında örnekleme yaparak bilgiler verdi. Çin’in etnik azınlıklarını izlemek ve onların özel hayatlarını engellemek için fiziki takip ve gözetlemenin yanında yüksek teknoloji ürünü sistemleri de kullandığını açıkladı.

Pekin, herhangi bir kötü muameleyi reddetti ve sitelerin “mesleki eğitim merkezleri” olduğunu söyledi, ancak eski tutuklular sorgulamalar, işkence ve acımasız tehditlerden bahsetti.

2011 yılında Amerika’ya babasına katılmak üzere üç kardeşiyle birlikte taşınan bir yazılım mühendisi olan Ferkat Jawdat, annesi Minaiwaier Tuersun’un kampa gönderilmesinden sonra geçen yıl aktivizme döndü.

Akrabalarından yedi kişi de gözaltına alındı.

Thomson Reuters Vakfı’nın Perşembe günü Londra’daki Yıllık Konferansı Trust Conference’a hitap edecek olan Jawdat, “Daha fazla kamp inşa ediliyor. Halkımıza ne olduğunu bilemiyorum.” Dedi.

“Annemle bitmeyeceğini biliyorum. Çin’in diğer bölgelerine yayılacak. Bu yüzden sesli olmayanların sesi olmayı seçtim.”

Jawdat, birçok insanın Çin dışında bir aile kurmak istediğini düşünüyordu. Ailesinin hiçbiri suç işlememiş ve suçları için hiçbir sebep verilmemiştir.

Konuşmaya başladıktan sonra, annesi yedi yıl hapse, teyze ve amcaya sekiz yıla mahk wasm edildi.

Ancak annesi hapishanede o kadar hastalandı ki kampa geri döndü. Mayıs ayında serbest bırakıldı, ancak gözetim altında kaldı.

SABİT ÇEVRE

Jawdat, “Cep telefonu her zaman izleniyor. Söylediğimiz her şey dinleniyor” dedi. Jawdat, Çin’in Çin pamuğunun çoğunu üreten Xinjiang’daki fabrikalarda zorunlu çalışma için Uygur kullandığına dair kanıtlar bulunduğunu söyledi. “Günlük yaşamımızda kullandığımız şeylerin bu kamplardan, özellikle de kıyafetlerden gelme ihtimalinin büyük olduğunu” söyledi. ABD kısa süre önce Sincan merkezli bir giyim şirketinden ithal edilen ithalatı engelleyerek zorla çalıştırma konusundaki endişelerini dile getirdi. Jawdat, Çin’in 55 milyon azınlığı çoğunlukta Han kültürüne özümsemek için daha geniş bir çaba kapsamında 10 milyon Uygur nüfusunun kültürünü silmek istediğini söyledi. Kontrol noktaları ve kameralar her yerde, dedi Uygurların ve diğer azınlıkların yüzlerini almak için büyük şehirlerde kurulan yüz tanıma kameralarının raporlarını duymuş olan Jawdat. Jawdat, “Başlangıçta annem hakkında konuşuyordum, ama şimdi kızımın geleceği için konuşuyorum” dedi. Jawdat, Uygurların özel bir hedef olduğunu söyledi çünkü Xinjiang, Çin’in Asya’yı, Avrupa’yı ve ötesini birbirine bağlayacak eski İpek Yolu’nu yeniden inşa etmeyi öngören devasa One Road, One Belt projesinin başlangıcında yatıyor. Bunu şu anda durduramazsak, bu dünyanın diğer bölgelerine yayılacak.”

BM’lere göre, Çin’in kuzeybatısındaki Uygur bölgesinde inşa edilen devasa Toplama komplekslerinde sebepsiz ve hukuksuz olarak gözaltına alınan en az bir milyondan fazla Uygur ve diğer Müslümanların hapiste tutulduğunu açıkladı.

ABD’nin bir düşünce kuruluşu olan Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi, Toplama Kamplarında tutulan Uygurların zorunlu olarak Çinli Şirketlerde angarya usulü ücretsiz ve tercihleri hilafına çalıştırıldığını açıkladı.

Amerika Birleşik Devletleri geçen hafta, Çin hükümetinin, hikayelerini kamuoyuna açıklayan Uygur aktivistlerinin akrabalarını taciz ettiği veya gözaltına aldığı raporları nedeniyle derinden rahatsız olduğunu söyledi.

Çin, Sincan’ın iç meselesi olduğu konusunda ısrar ediyor ve buradaki sorun dini veya etnik değil, terör ve ayrılıkçılığı önlemekle ilgili.

İnsan hakları grupları, üst düzey kitlesel gözetimin, Çin’in baskı kampanyasının merkezi olduğunu, yetkililerin Uygurların kimlik kartlarını rutin olarak taradığını, telefonlarını aradığını ve fotoğraf ve parmak izlerini çektiğini söylüyor.

Geçtiğimiz ay ABD, yüz tanıma teknolojisindeki liderler de dahil olmak üzere Çin’in önde gelen teknoloji şirketlerinden bazılarını karartmaya dahil olduğunu belirtti. Ayrıca bazı Çinli yetkililer için vize kısıtlamaları olduğunu duyurdu.

“

(Emma Batha @emmabatha’nın raporlaması; Belinda Goldsmith tarafından düzenleme Lütfen, insani haberleri, kadın ve LGBT + haklarını, insan kaçakçılığını, mülk haklarını ve iklim değişikliğini kapsayan Thomson Reuters’in yardım kolu Thomson Reuters Vakfı’na teşekkür edin.

Kaynak : http://news.trust.org/item/20191114000124-z8gi5/?fbclid= /news.trust.org) azan : Emma Batha | @emmabatha | Thomson Reuters Vakfı

Etiketler: Genel