THE W.POST: ÇİN’İN UYGURLARA ACIMASIZ ETNİK TEMİZLİĞİNİ GÖRMEMEZDEN GELEMEYİZ !

 Uygurlar  ve  onların destekçileri Mart ayındaki Birleşmiş Milletler karargâhının karşısında  Çin’i Protesto ettiler  (Seth Wenig / AP)

The Washington Post – Yayın Kurulu (14.08.2018  saat 18:56)
Çin yönetimi,geçtiğimiz yıldan başlayarak son 18 ay boyunca ülkenin kuzeybatısında yer alan Kuzeybatı bölgesinde bulunan   Sincan bölgesindeki Müslüman azınlıklara   karşı büyük bir bastırma kampanyası yürütüyor. Bu kampanya kapsamında en az bir milyon Müslüman Uygur’un tutuklanarak Toplama kamplarına hapsedildiği belirtiliyor. Çin,bütün bastırma ve tutuklama kampanyalarını uygularken, ülkeye seyahatleri kısıtlayarak ,  ülkeyi dünyanın dikkatinden özenle gizleyerek ve bölgeden dışarıya haber akışını engelleyerek ve katı sansür uygulayarak  saklamayı başarmıştır. Geçtiğimiz günlerde ise, Çin’in bu uygulamalarının cezasız kalmayacağı ve bu konuda uluslar arası toplum karşısında çok zorlanabileceğine dair bazı umut verici işaretler görüldü.
Geçtiğimiz 10 Ağustos 2018 Cuma günü Cenevre’de toplanan BM.Irk Ayırımıcılığının Önlenmesi Komitesinin yıllık toplantısında Çin hükümet temsilcileri , Uygur bölgesindeki bu Toplu tutuklama kampları ile  ilgili olarak ortaya atılan iddiaların cevaplandırılması talepleri ile yoğun şikayet ve baskılara maruz kaldı. BM.Irk Ayırımcılığını Önleme Komitesi Başkan Yrd.cısı Gay McDougall, Çin’in Uygur bölgesindeki uygulamaları ile ilgili olarak “ Bölge’de yaşananlarla ilgili  elimizde  güvenilir kaynaklardan elde edilen  çok sayıda raporlar bulunmaktadır. Uygur bölgesindeki mevcut  baskı ve bastırmalar  1930’lu yıllarda  Nazilerin Almanya’da Yahudilere yaptıklarının bir tekrarı ve aynı şiddet ve boyutundadır. Çin’in Sincan’daki uygulamaları de Almanya’da Nazi’lerin  uygulamaları ile   aynı seviye ve  hale gelmiştir . Bölge’de Toplu Kamplarda tutulanların durumu kefenlerini giyerek ölümü bekleyen idam hükümlülerini hatırlatmaktadır.  Bu kamplarda tutulanlar dışarı ile  tamamen enterne edilerek büyük bir gizlilik  içinde ölüm kamplarına benzeyen bir çeşit “ Toplu Ölüm  bölgesi”. Konumuna dönüştürülmüştür.
Çin yönetiminin Yüksek düzey diplomatlarından oluşan Temsilcileri İlk kez, Çin hakkında hazırlanan raporlara uluslararası bir forumda kamuoyuna açık olarak cevap vermek zorunda kaldılar. Çin’in bu raporlara vereceği cevaplar tahmin edilebiliyordu ve cevapları de tahminlere Uygun şekilde oldu. BM.Irk Ayırımcılığı ile Mücadele Komitesinde 13 Agustos 2018 Pazartesi günkü oturumunda ÇKP.Yetkilileri günü Uygur bölgesinde yaşayan Müslümanların keyfi olarak gözaltına alındığı ve tutuklanan bu kişilerin ” Yeniden eğitim merkezlerinin varlığı ve göz altına alınanların bu kamplara Hapsedildiği ” yolundaki iddia ve raporları tümden reddetti . Ancak, “yalnızca küçük suçlarda yer alan suçlular” ın mesleki eğitim ve istihdam eğitim merkezlerine” alınarak eğitildiklerini kabul etti. Çin’in Uygurların Rehabilitasyon ve yeniden eğitim ve entegrasyonunda yardımcı oldukları yolundaki söylemleri gerçeklerden tamamen uzak ifadelerdi.
Bölge uzmanlarına göre ,bölgede yaşayan yüz binlerce etnik Uygur, Kazak ve diğer Müslüman azınlıklar, günümüzde bölge’de sayılarının bin’den fazla olduğu tahmin edilen bu Toplu kamplarda hapsedilerek tamamen tecrit edilmişlerdir.Bundan başka yaklaşık 2 milyon cıvarında olduğu tahmin edilen diğerleri de  (Müslüman azınlıklar da)  başka bir şekilde kendilerine   resmi gözaltı olmaksızın telkinleme seanslarınd verilen ideolojik eğitimlere  katılmaya zorlanmaktadır. Gözaltına alınan ve zorunlu eğitim ve telkin seanslarına zorlanan Uygur,Kazak ve diğer azınlıklara mensup aydınların arasında  ABD destekli Özgür Asya radyosunda çalışan Uygur gazetecilerin yakınları da bulunmaktadır.

BM.Irkı Ayırımcılığı ile Mücadele Komitesi Başkan Yrd.cısı Bayan McDougall , geçtiğimiz yıl yurtdışından dönen 100’den fazla Uygur öğrencinin ortadan kaybolduğunu ve bazılarının öldüğünü söyledi.
Göz altına alınarak bu Kamplara konulan kişiler her gün sistemli ve planlı bir şekilde siyasi ve ideolojik propaganda bombardımalarına tabi tutuluyorlar. Kendilerine verilecek yiyecek karşılığında tutuklular  siyasi ve ideolojik sloganlar  atmak ve şarkı söylemeye zorlanmakta ve dini inançlarından ve bu inançlarına ait ibadet ve dini uygulamalardan vazgeçmeleri  için  çeşitli baskılar uygulanmaktadır.
Çinli muhalifler tarafından geçen hafta yayınlanan bir açıklamada , Yeniden Eğitim merkezlerdeki her türlü baskı ve işkencelerden dolayı ölümlerın yaygın hale geldiği belirtildi. Çin’in bölgedeki tüm bu kampanya ve uygulamalar, ÇKP. Rejiminin 1966-1976 yılları arasında yürütülen Kültür Devrimi’nden bu yana icra edilen en büyük ve en acımasız baskı  kampanyası olarak bilinmektedir.
UYgurlara karşı hiç bir girişim ve müdahalede bulunmayanlar Myanmar’ın Müslüman Rohingya azınlığa karşı yürüttüğü etnik temizlik konusunda çok daha fazla ilgi gösteriyorlar ve bu haksızlıklara ise daha   karşı çıkıyorlar.
BM.Irk Ayrımcılığı ile Mücadele Komitesinin toplantılarında , şu ana kadar endişe konusu kaygıların zayıf kanıtlara dayandığı ve bu konuda ortaya konulan ifadelere verilen cevapları sınırlayan Trump yönetimi de dahil olmak üzere Batılı hükümetlerin Çin’in bu eylemlerini tekrar gözden geçirmesi ( galvanize etmesi ) gerekmektedir.

26 Temmuz 2018 Salı günü ABD.Kongresinde bir basın toplantısı düzenleyen Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komisyonun başkanı Senatör Marco Rubio Çin’in Uygur bölgesindeki Müslüman azınlıklara yönelik baskı ve asimilasyon içerikli kampanyalarına karşı ABD.yönetimi ve yetkililerin sessiz kalmalarını eleştirdi. Senatör Rubio Uygur bölgesindeki bu küresel hak ihlallerini yapan Çinli yetkililerin küresel Magnitsky Yasası uyarınca cezalandırılması kararı çıkarmasını ve bu kararı de uygulaması gerektiğini belirtti. Senatör Rubio,ayrıca Mantıksal bir hedef olarak iki yıl önce bölgeye ÇKP.genel sekreteri  atanarak  gönderilen ve bölgenin tek karar ve uygulama merci’i olan Chen Quanguo’nun  cezalandırılması gerektiğini de bildirdi.

Özgür Asya radyosu Uygurca servisinin Uygur asıllı çalışanlarının Uygur bölgesindeki aile üyelerinin ve yakınlarının da Çin yönetimince taciz edildiği ve hatta tutuklanarak bu Toplu Cezalandırma Kamplarına hapsedildiğini de bildirdi.
ABD. Başkanı Trump’un , Amerika Vatandaşlarının çok önem verdikleri insan hakları ihlallerini büyük ölçüde görmezden geldiğini, Myanmar ve Çin gibi Ülkelerin topraklarında azınlık halkları topluca cezalandırması ve onlara karşı toplu temizlik yapmalarına göz yumarak izin verdiğini belirten Senatör Rubio, “ABD.yönetiminin bu tavrının bu ve diğer yönetimlerin daha büyük suçlar işlemesine davetiye çıkarmaktadır. Eğer ABD yönetimi, Çin’in Uygur bölgesindeki bu hak ve hukuk ihlalleri ile ırkı ayrımıcılık ve toplu cezalandırma uygulamalarına karşı harekete geçmezse, ABD.Kongresi devreye girmelidir.” Şeklinde konuştu.

Kaynak : www.washingtonpost.com/opinions/global-opinions/we-cant-ignore-this-brutal-cleansing-in-china/2018/08/14/e0b7b0f0-9f19-11e8-83d2-70203b8d7b44_story.html?utm_term=.605a26653bf1