BM Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Komite üyesi olan Gay McDougall, 2 milyon Uygur ve Müslüman azınlığın, Batı Sincan özerk bölgesinde Yeniden Eğitim adı altında( indoctrination için) politik kamplarda” zorla tutulduklarını açıkladı
Çin yönetimi  Uygur özerk bölgesini geçtiğimiz yıl “Dini aşırılıkla savaşmak ve sosyal istikrarı korumak” adı altında yürürlüğe koyduğu bir özel yasa gereğince ülke genelinde ÇOK gizlilik içinde ve yerleri belirtilmeyen örtülü büyük bir staj kampına benzeyen Toplu ceza Kamplarının varlığının birçok saygın ve güvenilir rapordan elde ettiklerini ve bu Kamplarda tutulan Uygurların durumundan derin endişe duyduklarını bildirdi. Hong Kong ve Macao merkezli bir çok İnsan Hakları Kuruluşlarının da dahil olduğu bir çok Kuruluşların bölge’de 2 gün önce çok düzenli bir incelemesinin başlattığını de bildirdi.

Çin yönetimi sürekli olarak bölgede yaşayan etnik yerli Halk Uygurların daha sonra yönetimin bölgeye planlı bir şekilde yerleştirdikleri etnik Han Çinlilere karşı saldırılar düzenlediklerini İslamci Militanların ve ayrılıkçi gurupların bölge’de gerginlik yarattıklarını ve bu nedenle bölge’de yaşayan etnik Çinli göçmenlerin ciddi bir tehditle karşı karşıya olduğunu iddia ediyor.
BM Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Komitenin Cenevre7de yaptığı bu toplantıya katılan kalabalık bir Çin heyeti 13 Ağustos 2018 Pazartesi gününe kadar devam edecek olan bu oturumlarda ülkeleri aleyhine yapılan eleştirilerle ilgili her hangi bir yorum veya açıklamada bulunmadıkları de belirtildi.
Çin’in Uygur bölgesindeki Toplu Ceza Kampların varlığı ile İddialarla ilgili olarak geçen ay açıkılanan bir rapora göre Çin’de 2017’de toplam tutuklananların % 21’inin Sincan’da olduğu iddia bildirildi. Çin İnsan Hakları Guruplarının raporuna göre tutuklananların arasında bir çok öğrencilerin de bulunduğu kaydedildi.
Daha önceki yıllarda BM.’lerce Cenevre’de yapılan benzer toplantılarda Çin’in Cenevre’deki Birleşmiş Milletler Büyükelçisi Yu Jianhua, ülke’de ve bölge’de yaşayan tüm etnik gruplar arasında eşitlik ve dayanışmanın var olduğunu ve yönetim olarak bu husuların korunması ve devami için çalıştıklarını söylemişti.

Ancak,bütün bunlara karşılık Komite Üyesi McDougall, Uygur bölgesinde yaşayan ve Çinli olmayan Müslüman topluluğunun ve diğer Müslümanların mensuplarının, yalnızca etnik-dini kimlikleri temelinde “devlet düşmanları” olarak muamele gördüğünü söyledi.
Çin yönetiminin geçtiğimiz Mısır ve Türkiye gibi ülkelerden ülkelerine dönen 100’den fazla Uygur öğrenciyi gözaltına aldıklarını ve bunların içinde bazıların gözaltında iken öldükleri biliniyor.

Komite üyesi olan Fatima-Binta Dah, Komite topolantısında konuştu ve “Neredeyse 1 milyon Uygur’un keyfi ve kitlesel olarak gözaltına alınması”nın gerekçeleri ile “ Şu anda Çin’de Müslüman Uygurlar için mevcut din özgürlüğü düzeyi nedir, onların dinlerini yaşayabilmeleri ve dini gereklerini uygulayabilmeleri için yasal koruma var midir varsa nelerdir ?” sorularını de yöneltti ve soruların cevaplandırılmasıni istediğini belirtti.
BM.Komitesinde konuşan Delegeler Tibet bölgesi üzerinde de söz alarak , Tibet dilinin eğitim-öğretim ile ve Yargılanma işlemlerinde yetersiz kullanımı da dahil olmak üzere özerk bölgede yaşayan Tibetlilerin kötü muamelelere maruz kaldıkları ile ilgili hazırlanan raporları da gündeme getirdiler.

BM Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Komitesi Başkanı Sürgünde yaşayan Tibetli keşiş eski mahkum Golok Jigme’nin ifadelerine atfen Reuters’e verdiği demeçte, “BM insanların ortak değer bütünlüğünü korudu ve Toplantı’da Çin hükümeti çok net bir mesajlar aldı,” açıklamasında bulundu. (100 kez)

KAYNAK : https://www.reuters.com/article/us-china-rights-un/u-n-says-it-has-credible-reports-that-china-holds-million-uighurs-in-secret-camps-idUSKBN1KV1SU ( Bu yazı Stephanie Nebehay tarafından Raporlandı, Tom Miles ve Alison Williams tarafından  de düzenlendi)