Son Dakika
Çin işgali altındaki Doğu Türkistan’da yaşayan Türklerin karşılaştığı baskı, zulüm,etnik ayırımcılık.dini ve ırkı soykırım uygulamaları ile onların içinde bulunduğu çok sıkıntılı ve dayanılmaz zor durum , özellik batı medyasında gündem oluşturmayı sürdürüyor. Uygurların günümüzdeki dramatik durumunu yakından izleyen ve ilgi duyan bazı araştırmacılar ve medya kuruluşları ile Gazetecilerin Doğu Türkistan’da mevcut durum hakkındaki kısıtlı gözlem ve izlenimlerini ortaya koyan çalışmaları bu ülkedeki İşgalci Çin’in soykırım uygulamaları konusunda uluslar arası toplumu bilgilendirme noktasında çarpıcı bilgi ve yorumları bir hayli yararlı olmuştur.
Bu gazetecilerden biri ise,İsrailli bir Yahudi olan kadın Gazeteci-yazar Ezra Kronfield’dir.
Ezra Kronfıld’in Doğu Türkistan konusundaki haber yorumu ABD’nin önde gelen ” Karşı Darbe “ adlı haber portalında yayınlamış olup, bu yazı büyük ilgi uyandırmıştır. İsrailli Yahudi Yazar Ezra Konfild Doğu Türkistan izlenimlerini “ Çin’in Uygurları Acımasızca Bastırması“ başlığı ile yayınladığı yazısının giriş bölümünde Uygurların tarihi ve yakın geçmişi hakkında bilgiler vermektedir. Uygurların son yıllarda İşgalci Çin yönetimince dini inaçlarına getirilen baskı ve yasaklamalarına ayrıntılı olarak yer vermesinin yanı sıra ,Çin işgal yönetiminin uyguladığı ırkı aşağılama ile kültür ve medeniyet sahalardaki ağır baskı ve yasaklamalara maruz kaldıklarını gerçeğini ortaya koymakta ve dikkatleri bu konuya daha çok çekmektedir. Kendisinin Doğu Türkistan’ın günümüzdeki mevcut durumunu ortaya koyabilmek için yaptığı çalışmalarını kısıtlı bilgi ve imkanları ile gazetecilik görevini yapmaya çalıştığını belirtmektedir. Ayrıca bu çalışmasına başlarken, Uygurlar konusundaki ilgi ve merakının onlar hakkında daha çok bilgilere ulaşması için kendisini zorladığı belirtmektedir.
İnsan onurunu yitirmeyen ve gerçek gazeteci İsrailli Yazar Ezra Kronfild’in Özgür Asya radyosunun haber sitesinde yayınlanan makalesinin Uygurca özeti Uyghurnet.net okuyucuları için TİLMAÇ tarafından Türkiye Türkçesine aktarılarak aşağıda yayınlanmıştır.Kendisine teşekkürlerimizi sunarız.
Nazi’lerin Yahudi Soykırımında ÖldürülenYahidi Bir Ailenin Evladı olarak Diktatörlere Karşı Mücadele Verenlerin Durumu Beni Yakından İlgilendirmektedir.
Nazilerin Yahudi soykırımında ailesini yitirmiş bir Yahudi Ailenin evladı olarak Hitler gibi diktatörlere karşı mücadele veren toplumların durumu beni çok yakından ilgilendirmektedir. Bu nedenle bir süre önce ben Uygurların de Almanya’da yaşayan Yahudiler Faşistlerin baskı ve soykırımları ile aynı akibeti yaşamakta olduklarını anlatan bir makaleyi okudum ve bu konuda bilgiler edindim. Bu makale benim çok ilgimi çekti.Bunun üzerine ben Uygurlar hakkında yayınlanan başka bir çok makale ve incelemelere ulaştım ve bunları büyük bir merakla okuyup inceledim. Bu kaynaklar sayesinde ben bu makalemi kaleme alarak yayınladım.
Çin yönetimi Uygurların edebiyatı.sanatı ve hatta şiirleri dahi günümüzde siyasi baskıya maruz kalmanın bir objesi haline getirmiştir. Bu sahalarda eserler veren şair.yazar ve sanatçılar ağır baskılara uğuramaktadırlar.Uygurların kültür ve sanatındaki bol konular ve zengin çeşitlilik, onların viran ve yok edilmeleri için için esas ve temel nedenlerden biri olduğu gerçeğine yakinen şahit oldum.
Çin’in Uygurlara karşı bu uygulamaları gerçekten Han ırkçılığı ile ancak açıklanabilir. Bu durumu çok büyük bir kabahat-suç ve insanlığın ortak kültür ve medeniyetine yönelik bir insanlık suçu olarak görüyorum. Uygurların kültür ve medeniyetinin çok özgün ve bir çok güzel çeşitliliğe sahip olduğunu yakinen gördüm.Uygurların Böylesi nadide ve seçkin bir kültür ve medeniyet eser ve ürünlerinin aslında bu ülkeyi yönetmesi için Pekin’den yollanan ÇKP.Sekereteri Çin Çuvenggou gibi bir zalim yöneticinin eline bırakılmaması ve onun eli ile yok edilmemesi gerekirdi . Ben Çin yönetiminin özellikle Uygurların kültür ve medeniyetine yaptıklarının nedenleri hakkında çok düşündüm ve bunu aklıma bir türlü kabul ettiremedim.Bu, İnsan havsalesinin alamyacağı bir durum. Çin’in Uygurların bu kadar güzel ve ince kültür ve medeniyetine karşı yok etme uygulamalarını duyunca ve bizzat görünce kendimce bütün bu yaptıklarından tıksındım ve bir insan olarak şükründüm ve kendimce nefret ettim. Daha doğrusu kendimden geçerek adeta aklımı oynattım,desem yeridir.
Uygurlar Hayatın Bütün Sahalarında Hedef Haline Getirilmiş,Ama Dünya Bu Durumu Pek Bilmiyor
Günümüzde Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar hayatlarının her sahasında Çin’in baskı,zulümleri ile yok edilmesi gereken hedef -obje haline getirilmiş olduğu çok açık ve net olarak görülmesine rağmen, dünyanın bu durumun farkına varmaması ve bu konuda pek bilgi sahibi olmamaları beni çok şaşırttı. Uygurların günümüzde dramatik durumu bugün İsrail işgali altındaki Filistinli Arap Müslümanlardan onlarca kat daha kötü ve beter vaziyettedir.Uygurların bu çok kötü ve feci durumunu Uygur dünyanın bilememiş ve bu konuda bilgi sahibi olamamasında Çin’in katı sansürünün çok etkili olduğu kesin.Ayrıca, medyanın ilgisizliğinin sebebi olarak başka amillerin de olduğunu düşünüyorum.
Uluslar Arsa Toplumun Uygurlar Konusundaki Bilgisizliği Kabul Edilemez
Uluslar arası toplum ve medya günümüzde Uygurlar Tibetliler ile Çin arasındaki ilişkilere odaklanması veya bu münasebetler hakkında fikir yürütmeleri yerine daha çok İsrail-Filistin meselesine odaklanmış durumda ve daha çok bu konu gündemdedir. Bana göre Uygurların mevcut dramatik durumu uluslar arası medya’da daha çok gündeme gelmesi gerekir. Uluslar arası toplumun,ülkelerin ve STK.ların Uygurların mevcut durumu hakkında yeterli derecede bilgi zahibi olmamaları asla kabul edilemez. Bu konuda Özgür Asya radyosunun çok iyi çalıştığını yakinen görüyorum. Bu radyo Uygunların günümüzde karşı karşıya bulunduğu bir çok meseleleri kanıtları ile birlikte ortaya koyarak kamu oyuna duyurulmasında büyük rol oynamakta olduğunu bizzat görmekteyim. (1.bölümün sonu.yazı devam edecek.)