Son Dakika
Doğu Türkistan’da yaşamakta iken,Kırgizistan’a göç ederek yerleşen bir Kırgiz aydını Çin’in Doğu Türkistan’da aldatma amaçlı ve sinsi bir etnik siyaset uyguladığı,Çin yönetiminin Uygurlar’dan sonra bu kez Kırgizlara da aynı etnik baskı ve zulmü uygulamaya başladığını açıkladı,
Özgür Asya radyosuna açıklamalarda bulunan ve adının açıklamayan kartal Escort
Doğu Türkisan asıllı Kırgiz Türkü aydın,kendisinin Kazakistan, Kırgizistan ve diğer Türkistan Cumhuriyetleri medyasında bu ve benzer haberleri okuduğunu ve bundan ilham aldığını ve bunun üzerine kendisinin de Çin’in Kırgiz Türklerine de yaptığı baskı zulüm ve etnik asimilasyon siyaseti hakkında açıklama yapmak gereği duyduğunu söyledi. Günümüzde Çin işgal yönetiminin Uygurlardan sonra bu Ülke’de yaşayan Kırgiz ve Kazaklara karşı de baskı,zulüm ve etnik ayırımcılık ve soykırım uygulamalarına başladığını bildirdi.
Kendisinin bu konuda anlatacaklarının uluslar arası topluma ve kamu oyuna da ulaştırılmasını isteyen Doğu Türkistanlı Kırgiz aydını şöyle konuştu ;
“ 2016 yılının 2.yarısından sonra Çin yönetimi Atasehir Escort Doğu Türkistan’daki etnik Çin baskı ve zulmünü zirveye çıkardı. Sözde Özerk Bölge’ye Tibet Canisi olarak anılan ÇKP genel sekreteri Çin Çüvenggou’nun atanması ile birlikte bu ülke’deki faşist temelli Han şövenizminin baskı ve zulmü tarihte hiç olmadığı kadar tavan yaptı. Benim memleketim olan ve Kırgiz Türklerinin çoğunlukla yaşadığı Aksu’ ilinin Kırgizistan sınırındaki Akça kasabasında yüzlerce Müslüman Kırgiz namaz kıldığı ve oruç tuttuğu için tutuklandı.Dini içerikli videolar ve vaazlar dinlediği, dini kitaplar bulundurduğu ve okudukları için tutuklanarak hapsedildiler.
Çin,Kırgiz Türkçesini De Yasakladı
Çin yönetimi yıllardan beri Doğu Türkistan’da Uygur Kardeşlerimize “Koş Tillk Maarif= Çift Dilli Eğitim “ yalanı ile Çince’yi zorunlu öğretilmesini Kırgizlara da uygulamaya başladılar. Kırgizca’nin çocuklarımıza öğretilmesi yasaklandı.Kendi ana dilimizin yerine Çocuklarımıza Çince öğrenmeleri mecburi hale getirildi. Kirgizların yaşadığı bölgelere etnik Çin göçmenlerinin yerleştirilmesi sonucunda yaylalarımız,topraklarımız çarva mallarımız (Büyük küçük baş hayvanlarımız) zorla elimizden alındı.Daha sonra bizden gasbedilen yaylak.toprak ve mallarımız bölgemize yerleştirilen Çinli göçmenlere verildi.Biz Kırgizların bu hayatı geçim kaynaklarımız bu etnik Çinli göçmenlere peşkeş çekildi. Kırgizlar Çin’in bütün bu yok edici uygulamalarına karşı tepkili,Ancak,bizim bu tepkilerimizi kimlere ve nasıl duyuracağız ? Buna bile Çin yönetimi izin vermiyor.Bu konuda haber yayanları terörist ve bölücülükle suçlayarak cezalandırıyor.Ben bulunduğum Kırgizistan’dan bu durumu sizlerin aracılığınız ile uluslar arası topluma iletmek istiyorum.Ülkemizi işgal eden Çinlilerin bu asimilasyon,dışlama ,gasbetme ve soykırım uygulamalarına karşı ülkeler,uluslar arası kuruluşlar ve küresel toplum tepki göstermeli ve Çin’in bu uygulamalarına son vermeye çağırmalıdır.”şeklinde konuştu.