Son Dakika
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)
Türkiye’de yasal oturma izinleri ile ikamet etmekte iken, DAİŞ terör örgütü ile ilişkileri olduğu iddiası ilee 05 Mayıs 2017 tarihinde evlerinden alınarak gözaltına alınan ve daha sonra Kırklareli’nın Pehlivanköy ilçesinde bulunan Göç İdaresi genel Müdürlüğüne ait Geri gönderme Merkezi’ne nakledilen ve halen burada tutulan için 12 si çocuk 21 Doğu Türkistanlı Uygur Türkü için Anayasa Mahkemesince tedbir kararı alındığı açıklandı.
Av.Mehmet Okatan : Vekaletname Almamıza Müsaade Edilmedi.Yine De Başvurumuzu yaptık.
Çocuk,Kadın ve Yaşlıların çoğunluğunu oluşturduğu 21 Doğu Türkistanlı Uygur Türkü için Anayasa Mahkemesine başvuru yapan ve dava açan Av.Mehmet Okatan Anayasa Mahkemesinin tedbir kararı ile ilgili Haber Merkezimize şu açıklamalarda bulundu ; ” 6 gündür uğraşmamıza rağmen bu insanlarımıza kendilerinini savunabilmeleri için ve biz Avukatlarına vekalet vermelerine izin verilmedi.Buna rağmen,biz Anaya Mahkememize 12 Mayıs 2017 günü saat 15,oo’de tedbir kararı için dava açtık.Anayasa Mahkemesi de bizim davamızın ciddiyetini göz önünde bulundurarak saat 17,oo’de bu 21 Doğu Türkistanlı Uygur Türkü Kardeşlerimizin Çin’i iade edilmek üzere sınır dışı edilmesinin Anayasamıza aykırı olduğuna hükmetti ve bu Kardeşlerimizin sınır dışı edilemeyeceklerine dair ihtiyatı tedbir kararı verdi.Ayrıca,biz İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi ile İdare Mahkemesine de bu kardeşlerimizin suçsuz oldukları ve serbest bırakılmaları için dava açtık.Bu davaların de yakında sonuçlanacağını bekliyoruz.”şeklinde konuştu.
Sivil Toplum Kuruluşlarının İlgisizlikleri Anlaşılamaz ve Kaygı Vericidir.
Bu 21 Doğu Türkistanlı Uygur Türkleri ilk gözaltı aşamasında bir çok Sivil Toplum Kuruluşu yakından ilgilendiler ve yardımcı olmaya çalıştılar.Ancak,bir süre sonra bunların aniden ortadan kaybolduklarına üzülerek şahit olduk. Bir STK.Kuruluşlarının hele hele hak ve hukuk ile ilgili ise ve mazlumların haklarını savunmak iddiasında ise, görevi bu 21 Uygur Türkü mazlum ve mağdura elinden geldiğince yardımcı olmaktır.Mahkeme suçlu olduklarına hükmetmediği sürece her kes masumdur.Bu 21 Uygur Türkü de şu anda hukuki olarak masum ve suçsuzdur. Sivil Toplum Kuruluşlarının bu çocuk,kadın ve yaşlı insanların DAİŞ Terör Örgütü üyesi olduklarına inandırıldıklarını tahmin ediyorum. 3-5 yaşındaki çocuklar ile kadınların ve yaşlıların DAİŞ militanı veya teröristi olabilecekleri nasıl düşünülebilir ? Kaldı ki bu insanlar Çin’in baskı ve zulmünden ülkelerinden kaçmışlar ve Türkiye’ye sığınmışlardır. Bana göre bu mazlumlardan kaçan STK.lar çok ayıp etmişlerdir. Umursamaz tavırları, bu dramatik olaya sessiz ve kör kalmaları asla kabul edilemez ve bu davranışları tamamen yanlıştır,asla inandırıcı değildir ve de çok kaygı vericidir.
AVRASYA Vakfı : 21 Tutuklu Doğu Türkistanlı Uygur Türkü İçin Hukuk Süreci Başlattık
Tutuklu bulunan bu 21 Doğu Türkistanlı Uygur Türkleri ile göz altına alındığı tarihten beri yakından ilgilenen ve onlarını haklarını savunmak için hukuki süreç başlatan AVRASYA Araştırma,Eğitim ve Sosyal Yardım Vakfı yetkililerinin açıklamaları ise şöyle ; “ Masum olduklarına inandığımız bu 21 Doğu Türkistanlı kardeşlerimiz için hukuki süreç başlattık ve gönüllü Avukatlarımız Anayasa Mahkemesine bu insanların Çin’e iade edilmek üzere sınır dışı edilmemesi için ve diğer yargı organlarına bu insanların suçsuz olduklarının tesbiti için davalar açtı. Ayrıca, gönüllü Avukatlarımız Çin’e geri gönderilmesinde can güvenliklerinin ciddi şekilde tehdit altına gireceklerini gerekçe göstererek Anayasa Mahkeme’mize de dava açtı. Anayasa Mahkemesi ise, 12 Mayıs 2017 tarihi itibariyle bu Kardeşlerimizin sınır dışı edilmemesine yönelik tedbir kararı aldı. Bu sonuçtan son derece memnunuz. Türk adaletinin sağduyusuna her zaman güveniyoruz.Çoğunluğu çocuk,Kadın ve yaşlıların oluşturduğu bu insanlar Çin’i geri verildiği takdirde bunların hemen tutuklanacaklarını,daha sonra ise,baskı ve işkencelere tabi tutulacaklarını hatta idam edilebileceklerini biliyoruz.Geçtiğimiz yıllarda kendilerine sığınan Uygurları Tayland Yönetiminin Çin’e iade ettiğini ve geri verilen Uygur Türklerinin kafalarına çuval geçirilerek insanlık dışı bir şekilde Çin’e götürüldüklerini dehşet içinde izledik. Yalnız biz değil bütün dünya seyretti ve şoke oldu.Biz Avrasya Vakfı olarak Türkiye’mizde de 2. bir Tayland olayı yaşanmaması için girişimlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz.”şeklinde konuştu.
Sivil Toplum Kuruluşlarının 21 Uygur Türkü Konusundaki Tutumu Yüz Kızartıcıdır.
21 Doğu Türkistanlı Müslüman Uygur Türkü çocuk,kadın ve yaşlı insanların durumu karşısında Sivil Toplum Kuruluşlarının tutumunu eleştiren ve tepki gösteren AVRASYA Vakfı yetkililerinin değerlendirmeleri ise şöyle : ” İnsan hakları,mazlum Müslümanlar söz konusu olduğunda mangalda kül bırakamayanlar maalesef bu 21 Doğu Türkistanlı Müslüman Uygur Türkleri Kardeşimiz konusunda her nedense susmayı,duymamayı ve görmemeyi tercih ettiler.Bu ise,tamamen kabul edilemez bir duyarsızlık,inançlarımıza aykırı ve ayrıca farklı algılama ve davranış ve etnik ayırımcılıktır.İnancımıza göre ırkçılık ve ayırımcılık lanetlenmiştir.Bu durumu ise son derece çirkin,iki yüzlülük ve riyakarlık olarak görüyor ve düşündürücü buluyoruz. Türkiye’de sınır aşırı çalışmaları ile tanınan ta dünyanın diğer ucundaki Müslüman toplumlar ile yakından ilgilendiklerini yakinen bildiğimiz ve Türk kamu oyunun takip ettiği sivil toplum kuruluşları İstanbul’da haksız olarak tutuklandıklarına inandığımız bu Kardeşelerimizin Çin’e gönderilme tehlikesi ve riski bulunmasına rağmen, hiç ilgi göstermediler. Sivil Toplum, bu 21 Uygur Türkü Müslüman Kardeşlerimiz konusunda sınıfta kalmıştır ve bu konudaki tutumları çifte standart ve utanç verici olmuştur. Bir tek cümle ile de olsa,bu mazlum Uygur Müslümanlar konusunda ağızlarını açmamışlar bu konuda kör ve sağı kalmışlardır. İnsanı yardımda çifte standart ve ayırımcılık asla kabul edilemez. Mazlumun dini,ırkı ve kimiliği sorulmaz. Bütün mazlumlara aynı şekilde adalet ölçüleri içinde eşit ve aynı mesafede yaklaşılması ve bakılması gerekir. Bu durumu asla kabul edilemez buluyor ve kınıyoruz.
Anayasa Mahkememiz, bu Kardeşlerimizin Çin’e geri verilmesine anayasaya aykırı bularak ihtiyatı tedbir karar konulmasına verdi. Bu konuda emeği geçen çok fedakar Avukatlarımıza ve bu konuda yardım ve katkıda bulunan herkese teşekkür ediyoruz.
Anayasa Mahkememizin bu kararından sonra bu Kardeşlerimizin bir an önce serbest bırakılmasını bekliyoruz.
Tutuklu Uygur Türklerine MHP ile BBP. Genel Başkanları Sahip Çıktılar
05 Mayıs 2017’de hiçbir gerekçe gösterilmeden tutuklanan bu Kardeşlerimize Siyasi Partilerimizden sadece Milliyetçi Hareket Partisi ile Büyük Birlik Partisi sahiplendiğine şahit olduk.
MHP.Genel Başkanı Sayın Dr.Devlet Bahçeli MHP.gurup toplantısında yaptığı tarihi konuşmasında ” Bizde Çin Zulmüne Teslim Edilecek Tek Bir Soydaşımız yoktur ve olmayacaktır.” şeklinde sert tepki göstermiştir.
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Sayın Mustafa Destici de.haftalık basın Toplantısında ise 21 Uygur Türkü’nün tutuklanmasına tepki göstermiş ve şu ifadeleri kullanmıştır ; ” Sadece bunlar değil Türkiye’ye sığınmış hiçbir Doğu Türkistan Uygur Türk’ü asla Çin’e iade edilmemelidir. Çünkü Çin’e iade edildikleri zaman sonlarının idam veya da zindan olduğunu hepimiz biliyoruz.” demiştir.
Etiketler: Çin » Din » Dünya » etnik Çatışma » Genel » Görüş Yorum » Gündem » Haber » Röportajlar » SiyasetBENZER HABERLER