Son Dakika
Türk Ocakları Polatlı Şubesi geleneksel haftalık konferansları ile ilçede ses getiriyor. Haftalık konferansların bu haftaki konuğu Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr.Erkin Emet oldu. Doğu Türkistan’da son durum ve Doğu Türkistan davasının geleceği konulu konferansa katılım oldukça yüksek düzeyde gerçekleşti. Ana hatlarıyla Doğu Türkistan meselesinin son durumu ile ilgili sunum yapan konuşmacı Doç.Dr Erkin Emet paylaştığı bilgilerle katılımcalar tarafından dikkat ve ilgi ile takip edildi.
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi(UYHAM)
Türk Ocakları Polatlı Şubesi geleneksel haftalık konferansları ile ilçede ses getiriyor. Haftalık konferansların bu haftaki konuğu Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr.Erkin Emet oldu. Doğu Türkistan’da son durum ve Doğu Türkistan davasının geleceği konulu konferansa katılım oldukça yüksek düzeyde gerçekleşti. Ana hatlarıyla Doğu Türkistan meselesinin son durumu ile ilgili sunum yapan konuşmacı Doç.Dr Erkin Emet paylaştığı bilgilerle katılımcıların dikkatini çekti. Konferansa Türk Ocakları Polatlı Şube Başkanı İlhan Dereköy öncülüğünde Başkan yardımcısı Yetkin Öztürk, Polatlı Belediye Meclisi Üyesi Mahir Özel,Mehmet Ali Talay Mücahit Özcan,Kent Konseyi Başkanı Tekin Çelik ve Eşi Hale Çelik, İstiklal Madalyalılar Derneği Başkanı İhsan Edip Doğan, Demirşah Öztürk ve Türk Ocakları yönetim kurulu üyeleri katıldı.
“YAKUP BEY, HUTBEYİ ABDÜLAZİZ HAN ADINA OKUTMUŞ”
Doç. Dr. Emet “19. Yüzyıl Türkistan için karışıklıklar yüz yılıdır. 1864’ün Aralık ayında Sıddık Bey Kıpçak isyan ederek Yenihisar ve Kâşgar’ı ele geçirdikten sonra Hokand Hanı Hudayar Han’a bağlılık bildirdi. Bunun üzerine Hudayar Han, Büzrük Han Türe’yi Kâşgar valisi, Yakup Bey’i de başkumandan olarak bölgeye gönderdi. Ancak Sıddık Bey bunu kabul etmeyince bertaraf edilerek Kâşgar resmen Hokand Hanlığı’na bağlandı. Bir süre sonra Yarkent de hanlığın topraklarına katıldı. Bu sırada Batı Türkistan Rus işgaline uğradı ve Kâşgar’a büyük göç oldu. Göç sırasında, 1865’te Yakup Bey Kâşgar valisini devirerek Hokand Hanlığı’nın sona erdiğini ilân etti ve Atalık Gazi Bedevlet Yakup Bey unvanı ile Kâşgar ve Yarkend hükümdarı oldu. Yakup Bey 1866’da Hoten’i, 1867’de Kuça’yı, 1868’de Turfan’ı, Ürümçi’yi ve Kumul’a kadar olan bölgeleri ele geçirerek hâkimiyet sınırlarını genişletti.İngilizler Yakup Bey’in bu hareketi ile ilgilendiler. 1868’de Kâşgar’a gelen ticarî heyet Yakup Bey ile görüştü ticarî antlaşma imzalandı. Yakup Bey bir yandan İngilizlerle dostça ilişkiler kurmaya çalışırken, diğer yandan da Osmanlı Sultanı Abdulaziz’e oğlu Seyid Yakup Han Töre (Hoca Töre)’yi yollayarak yardım talep etti. Hoca Töre, Türkistan’daki gelişmeleri sultana ve ileri gelenlere ilettikten sonra sultanın yüksek himayesine girmek istediklerini belirtmiştir. Sultan bu isteğe kayıtsız kalmayarak bir gemi ile silâh ve asker yardımı yollamıştır.Bu andan itibaren Yakup Bey, sultanın verdiği emirlik unvanını alarak hâkimiyeti altındaki topraklarda hutbeyi Abdülaziz Han adına okutmuş ve sikkeleri onun adına bastırmıştır.
OKULLAR BİLE HAPİSHANEYE ÇEVRİLDİ
Barın olayından 7 sene sonra yani 5 Şubat 1997 tarihinde Doğu Türkistan’ın kuzey batısındaki Gulca şehrinde Kadir gecesinde evinde ibadet etmekte olan kişiler karakola götürülüp İşkenceyle öldürülür ve ailelerine cesetlerinin teslim edilir. Bunu duyan millet öfkelenerek sokaklara dökülür. Aile fertleri ve bir gurup insan Hükümete şikayetini bildirmek için hükümet binasına yürür ve bu gurup gittikçe kalabalıklaşır. Bu gurup başka bir niyetinin olmadığını sadece şikayetini arz etmek için geldiğini anlatmak için küçük çocukları ve kadınları gösterici gurubun önüne koyarak hükümet binasına gelir. Ama Çin güvenlik güçleri gurubun önündeki o küçücük, masum çocukları hiç aldırmadan herkesi kurşuna tutar. Ve kısa sürede olay büyüyerek karşılıklı çatışmaya dönüşür. Elinde sopadan başka bir olmayan Uygur gençleri acımasızca öldürülür. Hatta Çin güvenlik güçleri Gulca şehrindeki bütün evlere operasyon düzenleyerek olaya karışan karışmayan bütün gençleri yakalayıp kimilerini öldürür, kimilerini hapse atar, kimilerindense haber bile alınamaz. O dönemde bütün hapishaneler dolduğundan okullar bile hapishaneye çevrilir. O da yetmez tutuklanan gençler derin dondurucu et depolarına atılarak acımasızca öldürülür. Eksi 30 derece soğukta yaralanarak yere yığılıp kalan İnsanların üzerine soğuk su serpip dondurarak öldürür. Bütün bu insanlık dışı vahşet yetmemiş gibi komşu ülke Kazakistan’a kaçmayı başarmış olan gençleri de geri alarak idam etmiştir.
DOĞU TÜRKİSTAN DAVASININ BATIYA TAŞINMASI
Türkiye hükümeti Türkiye’deki Doğu Türkistanlıların faaliyetlerine kısıtlama getiren 23 Aralık 1998 tarihli ve 1998/36 sayılı gizli genelgesini çıkarmasına rağmen, Şubat 2000’de içişleri bakanı Sadettin Tantan’ın Pekin ziyaretinde Çin Kamu Güvenliği Bakanı Jia Chunwang ile arasında imzalanan ve Doğu Türkistan teşkilatınca bu anlaşmanın Doğu Türkistanlılara yönelik “Suçlarla Mücadele İşbirliği Anlaşması” ile yetinmemiş, son olarak Cumhurbaşkanı Demirel ile Jiang arasında yapılan görüşmelere ilişkin yayınlanan ortak deklarasyonunda: “Her türlü terörizm, bölücülük ve kökten dinci faaliyetlere karşı ortak hareket edeceklerdir” ifadesine yer verilmiştir. Pekin ise bunun Türkiye’nin Doğu Türkistan’a karşı aldığını düşünmektedir. Tüm bu yaşanılan olaylar Doğu Türkistan meselesinin uluslar arası platforma taşınmasında dönüm noktası olmuştur. Son yıllarında Doğu Türkistan ayrılıkçı faaliyetleri yurtiçinde ve yurtdışında belli mesafe kaydetmiştir. Özellikle uluslararası siyasî sahnelerinde destek alan bu faaliyetler hem ABD’de hem de AB’de kendi etkisini göstermeye başlamıştır. Ancak Doğu Türkistanlıların Batı dünyasındaki çalışmaları giderek daha fazla başarı elde ederken, ülke içindeki faaliyetleri Pekin hükümetinin şiddetli baskısıyla gücünü yavaş yavaş kaybetmektedir. 11 Eylül ile birlikte Doğu Türkistan sorunun (bağımsızlık faaliyetleri, insan hakları, nükleer silah denemesinden sonraki çevre tahribi v.s.) uluslararası arenada ilgi görmesi Çin’in iç güvenliğini ve sınır güvenliğini tehdit eden en büyük sorun hâline gelmiştir.19 Nisan 2004 tarihinde Almanya’nın Münih Şehrinde kurultay düzenleyip, dünyanın çeşitli ülkelerinde faaliyet göstermekte olan Doğu Türkistan teşkilatları bir çatı altında birleşme kararı aldılar. Bu kurultayda Dünya Uygur Kurultayı Kuruldu, kurultayın başkanlığına Erkin Alptekin seçildi. Böylece diasporadaki Doğu Türkistan davası daha da güçlenmiş oldu.
TÜRKIYE’NİN TEPKİSİ
Türkiye, Çin Halk Cumhuriyeti işgalı altındaki Doğu Türkistan’daki (Sincan Uygur Özerk Bölgesi) şiddet olayları karşısında sesini yükseltti. Saldırıları ‘vahşet’ olarak tanımlayan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘olayların bir an önce son bulmasını’ istedi. Başbakan, vicdanları sızlatan gelişmeleri ‘kaygı, endişe ve üzüntü’ ile takip ettiklerini söylerken, Ankara da sorunu uluslararası platformlara taşıyor. Konu Birleşmiş Milletler, Avrupa Güvenlik-İşbirliği Teşkilatı ve İslam Konferansı Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşların gündemine getirilecek. ABD, Almanya ve İngiltere başta olmak üzere Batılı ülkeler- le de temas kurulacak.
BATI’NIN TEPKİSİ VE UYGURLAR’IN BU TAVIRLARA TEPKİSİ
İran’da cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında sokaklara dökülen muhaliflerin bastırılmasını sert bir şekilde kınayan Batı’nın Doğu Türkistan’daki şiddet olayları karşısındaki tavrı tepki çekiyor.
Dünyadaki insan hakları ihlalleri ile yakından ilgilenmesi ile bilinen Avrupa Birliği, resmi rakamlara göre 192’den fazla kişinin hayatını kaybettiği, 1500den fazla kişinin yaralandığı olayları “esefle” karşılamakla yetindi. ABD de konuya ilişkin Şin Jiang Uygur Özerk Bölgesi’ndeki etnik çatışmalardan ‘derin endişe’ duyduğunu kaydetti.
Sonuç olarak, Doğu Türkistan Meselesi Çin’in iç meselesi olmaktan çıkmış, uluslararası bir meseleye dönüşmüştür. Bazı gözlemciler Doğu Türkistan meselesinin önümüzdeki yıllarda dünyanın önemli meselelerinin içinde yer alacağı ve çözüm yollarının aranacağını ileri sürmektedir”ifadelerine yer verdi.
Kaynak : http://www.polatliayrinti.com/2017/02/20/emet-polatli-da-gonuldaslariyla-bulustu/HABER EYÜP GÜNGÖR
Etiketler: Çin » Dünya » etnik Çatışma » Genel » Görüş Yorum » Gündem » Haber » Kültür Sanat » Röportajlar » Siyaset
BENZER HABERLER