Son Dakika
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi (UYHAM)
Türkiye’nin önde gelen Tv.kanallarından CNN-TÜRK’te Doğu Türkistan konulu özel ve canlı bir tartışma program yayınlandı.
07 Ocak 2017 Cumartesi günü tanınmış gazeteci Hakan Celik’in yönettiği “Hafta Sonu” adlı canlı programa Hürriyet gazetesi yazarı ve emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz ile ünlü belgesel yapımcısı gazeteci Coşkun Aral katıldılar. Doğu Türkistan’ın günümüzdeki durumu ile yılbaşı gecesi Ortaköy’de gerçekleştirilen Raiena katliamı zanlısı olarak bir Uygur Türkü’nün öne çıkarılmasını vebenezeri konuların tartışıldığı canlı programda konuklar bu konudaki düşüncelerini dile getirdi ve kamu oyu ile paylaştılar.
Emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz : Sorunun Temel Sebebi ; Türk Bölgelerindeki Dengesiz ve adaletsiz Gelir Dağılımı
Emekli büyükelçi Ünal Çeviköz,Orta Asya ve Kafkasaya bölgelerinden genellikle Türk Müslüman halkları arasında DAİŞ başta diğer terör örgütlerinin etkili olmasının nedenlerini şöyle değerlendirndi ;
“ Son Reina saldırısından sonra Kafkasya ve Orta Asya’da yaşayanların adları zekredilmeye ve öne çıkarılmaya çalışılıyor.Bu insanların bu ve beneezeri terör olaaylarına bulaşmalarının temel sebebinin bu ülkelerdeki dengesi gelir dağılımı ve adaletsız ekonomi politikalar olduğunu düşünüyorum. Sovyetlerin yıkılmasından sonra bu ülkelerde pazar ekonomisine geçildi. Daha sonra zengin ile fakir arasındaki fark çok arttı ve hatta aralarında büyük uçurumlar oluştu,diyebiliriz. Yanlış algılanan ve uygulanan Pazar ekonomisi sosyal ve toplumsal dengeleri alt üst etti. Terör örgütleri ekonomik zorluklar içerisinden çıkış yolu arayan ve özellikle kırsal kesimlerden ve okuyamamış gençleri tuzağına düşürmeyi başardılar.Bu durum sadece bu bölgelere özgü bir mesele değildir. Terör örgütlerine bütün dünya ülkelerinden katılanlar var.”şeklinde konuştu,
Ünlü Belgeselci Çoşkun Aral : Sorunun Temelinde Çin’in Doğu Türkistan’daki Baskı ve yanlış Uygulamalar yatıyor.
Canlı tartışma programının diğer konuğu ünlü belgesel yapımcısı Coşkun Aral, Doğu Türkistan’daki Çin yönetimi bölge’de çok yanlış ve hatalı politikalar uyguluyor. Çin’in politik baskılarından dolayı,Müslüman Uygur Türkleri kendi dini inançlarını kendi kaynağından doğru ve serbestçe öğrenemiyor. Ayrıca, ibadetelerini serbestçe ve açıkca yapamadıkları için,İslamiyeti yanlış düşüncedeki gurupların kolayca etkisi altına girebiliyorlar. Biz Türkiye olarak tetör ile mücadele ederken, sadece kendi ülkemizde değil,diğer ülkeler ile de işbirliği yaparak bunu sürdürmemezi gerekir,diya düşünüyorum.:
Doğu Türkistan’ı Ziyaret Ettim : 1990’lı yıllarda Pekin’deki Türk Büyükelçisinin tavsiyesi ile Çin’i ve Doğu Türkistan’ı ziyaret ettim.Doğu Türkistan bizim Uygur Kardeşlerimizin ana vatanı.Çok güzel ve bize çok yakın bir coğrafya. Uygurların konuştuğu Türkçe de bize çok yakın.Ben kolayca anlaşabildim. Bizim Türk Milleti olarak kültür ve medeniyet değerlerimizin ortaya cıktığı topraklar.Divanü Lugati-t Türk ve Kutadgubilik Kaşgar’da yazılmış ve bu ölümsüz eserlerin yazarlarının ebedi istirahatgahları Kaşgar’da bulunuyor
Uygur Türkleri Bize Çok Yakın : Ben Doğu Türkistan’ı ziyaret ettiğimde .Uygur Kardeşlerim ile birbir görüştüm ve konuştum.Uygur Türkleri bize çok yakın bir Türk boyu.Çin yönetimi Doğu Türkistan’da hatalı uygulamalar yapıyor.Özellikle İslam dininin öğrenilmesi,öğretilmesi ve ibadetlerin yerine getirilmesi yasaklanmış durumda.Bu durum çok üzüntü ve kaygı verici bir durum. Uygur Türkleri biz Türkiye Türklerini çok seviyorlar. Türk yazarlarından başta Yaşar Kemal olmak üzere bir çok yazarımızın Uygurcaya çevrilmiş kitaplarını Kaşgar’da Ktipçılarda gördüm.Uygurların bu Türk sevgisine karşılık,Türkiye’nin maalesef bu Kardeşelerimize yeterince ilgi gösterdiğini söylemek mümkün değil.Bunun nedeni belki de soğuk savaş döneminde siyasi sebeplerden dolayı ve Çin yönetiminin hatalı algılamasından endişe edildiği için olduğu düşünülebilir.
Doğu Türkistan’daki Sorunların Ana Kaynağı Çin’in Hatalı Politikası : Doğu Türkistan’daki sorunların ana kaynağınin Çin yönetiminin bölge’de uyguladığı yanlış ve hatalı politikalarından olduğunu düşünüyorum. Müslüman Uygur Türklerine karşı baskıcı uygulamalar ile yanlış din politikası uygulanıyor. Bu hatalı ve yanlış baskı ve yasaklama uygulamalarının günümüzde daha de arttırılarak sürdürüldüğü yolunda haberler medyaya yansımaktadır.Çin yönetimi,Uygurların gerçek ve doğru bir şekilde islam akidesini öğrenmelerini yasakladığı için insanlar yanlış ve hatalı yol ve yöntemlere yönlendiriliyorlar. İslam dinine karşı baskılar.engelleme ve yasaklamalar Doğu Türkistan’da en büyük mesele günümüzde. Bu ve benzeri uygulamalar Diktatörlük ile yöneltilen ülkelerde çokça rastlanan ve bu ülkelerde uygulanan bir politikadır.Çin yönetiminin bu baskıcı,hatalı ve yanlış politikalarına son vermesi ile Doğu Türkistan’da barış ve huzurun tekrar sağlanacağına inanıyorum.” Şeklinde konuştu.
BENZER HABERLER