Son Dakika
Uygur Haber ve Araştırma Merkezi( UYHAM)
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları İzleme Komitesi’nce bu yıl 8.cisi düzenlenen “Azınılık ve Yerel Halkların Hak ve hukuklarının Korunmması” konulu uluslar arası toplantı’da Çin işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerinin sorunları gündeme getirildi. Münih merkezli Dünya Uygur Kurultayı Yürütme Kurulu Başkanı Dolkun İsa İsviçre’nin Cenevre kenti’nde yapılan bu toplantı’ya katıldı ve bir konuşma yaparak Uygur Türklerinin bu konudaki meseleleri ile güncel konuları gündeme taşıdı. DUK Yürütüme Kurulu Başkanı Dolkun İsa’nin Washington merkezli Hür Asya Radyosuna verdiği bilgilere göre . söz konusu toplantının Uzmanlar Komitesi’nin BM.İnsan Hakları İzleme Komitesi’nin Ana Merkezi olan Cenevre’de yapılan özel toplantısında 22 Temmuz’da söz alarak bir konuşma yaptığını belirterek şunları ifade etti,” Bu toplantı’ya BM.üyesi 190 ülkenin Temsilcileri ile 100’den fazla uluslar arası düzeyde faaliyet gösteren insan hakları ve Hukuk Teşkilatlarının Üst düzey Vekilleri katıldı..Ben İşgalcı Çin’in günümüzde Doğu Türkistan’da uyguladıkları insan hakları ve hukuk ihlallerini bütün açıklığı ve kanıtları ile gündeme getiren bir konuşma yaptım. Doğu Türkistan’da yaşayan Uygur Türklerinin durumunu anlatan konuşmam, toplantı’ya katılan delegeler tarafından büyük bir ilgi ile karşılandı ve toplantı’nın en önemli gündem maddelerinden birini oluşturdu. Çin, BM.tarafından 2007’de kabul edilen “Yerel Halkların Hak ve Hukuklarının Korunması” Anlaşmasını 2008’de ülke olarak onaylamıştır.Ancak,İşgalcı Çin bu antlaşmanın hiçbir hükmünü şimdiye kadar yerine getirmediği gibi,aksine bu konudaki hak ihlallerini daha da arttırarak sürdürmeketedir. Ayrıca,Çin yönetimi Doğu Türkistan’daki hak ihlalleri ile etnik assimilasyon ve ırkı soykırım uygulamalarını dünya kamu oyundan gizlemek için “Çin’de Yerli Halklar Mevcut Değildir.” Yalanını sürekli dillendirmeketedir. Bu ise,Çin’in geleneksel ve tarihi sinsi yalan, aldatmaca ve desiseleninden başka bir şey değilidir.
Kendisinin bu Özel Toplartı’nın 22 Temmuz’da yapılan “Yerli Ulusların Medeni ve Kültürel hakların Korunması” konulu oturumunun 7. bölümünde söz alarak 15 dakika süre ile Doğu Türkistan’daki hak ihlallerini dillendirdiğini belirten DUK.Yürütme Kurulu Başkanı Dolkun İsa sözlerini şöyle sürdürdü ; “ Ben konşmamın giriş bölümünde tarihi ve gerçek kanıtlar ortaya koyarak bugün İşgalci Çin’in Xinjiang Uygur Özerk Bölgesi adı ile kendi toprağı olduğu yalanı ile dünya’ya lanse etmeye çalıştığı 1,8 milyon Km2. yüzölçümündeki Uygur Türklerinin tarihi ana vatanı olan toprakların tarihi ve milli adının Doğu Türkistan olduğunu ve bu toprakların ise, Uygur Türklerinin ana vatanı ve toprakları olduğunu belirterek sözlerime başladım. Çinli işgalcıların bu toprakları demografik yapısını Çinliler lehine değiştirmek amacı ile kollektif assimilasyon yöntemleri uyguladıklarını delilleri ve rakamlarla kanıtlamaya çalıştım.Çini’in Uygur Türklerinin ana dilleri olanr Uygur Türkçesini “Cift Dilli Eğitim” yalanı ile nasıl yasakladıklarını delilileri ile anlattım, Bir sosyal Okul olan ve gelenek ve göreneklerin nesillere aktarılmasını ve onların öğrenmesi için çok büyük önem taşıyan binlerce yıllık Meşref Müessesenin nasıl yasaklanarak ortadan kaldırılmaya çalışıldığı hakkında bilgiler verdim. 5 bin yıllık tarihe sahip Kaşgar şehrinin tarihi evlerinin nasıl tahrip edildiğini ve bunun gerçek nedenleri ile Çinli İşgalcıların gerçek amaçlarını dillendirdim. Çin işgal yönetiminin Uygur Türklerinin kültür-Medeniyet ve somut olmayan tarihi miraslarını nasıl yok etmeye çalıştıkları hakkında katılımcılara güçlü kanıtlarla bilgiler sundum.Ülke ve İnsan hakları Örgütleri Temsilcileri beni büyük bir ilgi ile takip ettiler ve sorular sorarak ve görüşlerini ifade ederek beni desteklediler. Uygur Türklerinin meselesenin bu kadar yüksek düzeyde gündeme gelmesinden ve bu şekilde çok büyük ilgiye mazhar olmasından son derece mutlu oldum.” Şekelinde konuştu.
DUK Yürütümü Kurulu Başkanı Dolkun İsa,toplantı esnasında bir çok Ülke temsilicileri ile Uluslar arası hakuk ve insan Hakları Kuruluşlarının yetkilileri ile özel ve birebir görüşmeler yaptığını ve kendilerine özel bilgi ve kanıtlı ihtiva eden “Bilgi Notları” sunduğunu de de belirtti.
Etiketler: Çevre Sağlık » Çin » Eğitim » etnik Çatışma » Genel » Gündem » Haber » SiyasetBENZER HABERLER