Son Dakika
Uluslararası Türk Akademisi Başkanı Kıdırali Darhan Başkanlığında Moğolistan ve Kazakistanlı bilim insanları ve arkeologlarca 2.Göktürk Hakanı İlteriş Kutluğu Kağan’a ait Saray harabeleri ile adına dikilen taş anıt yazısının okunması dolayısıyla açıklamalarda bulunan Berlin’de bir Üniversitede öğretim üyesi olarak çalışan Doğu Türkistanlı Uygur Türkü bilim insanı ve araştırmacı Abdulahat Samet ” Günümüzde Doğu Türkistan’daki Uygurlar ve diğer Türk Halkları 2.Göktürk Kağanı Kutluğ Kağan iktidarının öncesini(Çin esaretindeki dönemi) yaşıyorlar.” çarpıcı açıklamasında bulundu.
UYGUR HABER VE ARAŞTIRMA MERKEZİ(UYHAM)
Almanya’dan yaşayan Uygur Türkü Araştırmacı ve Akademisyen Dr.Abdulahat Samet, Orhon bölgesindeki arkeolojik bulguları yakından takip eden ve bu taş belgeleri inceleyen Türkologlardan biri olan Dr.Samet, 24 Ağustos’ta İlteriş Kutluğ Kağan devrine ait bu yeni buluşu özgür Asya(rfa.org/Uyghur) radyosuna şöyle değerlendirdi : ” Yeni bulunan 2.Göktürk Hakanı İlteriş Kutluğu Kağan’a ait bu yeni taş yazıtlar 19.yüzyılda bulunan Gültekin Kağan ve diğer bengu taşlara inşa ve içerik bakımından çok benzerlik göstermektedir. İlteriş Kutluğu Kağan’ın bu anıt yazısındaki Türklük bilinci ile devletçilik düşüncesini çok önemli şekilde etkilediği görülmektedir. ” dedi.
Bu yeni Buluş Uygur Türkleri Açısından Çok Değerli ve Önemli
Doğu Türkistanlı Uygur Türkü Arkeolog ve Akademisyen Abdulahat Samet, Kutluğ İlteriŞ Kağan’ın yeni keşfedilen Saray Külliyesi ve diğer arkeolojik eserlerin bulunmasının Türk dünyası ile günümüzde Çin’in işgalinde yaşayan Uygur Türkleri için çok önemli ve değerli olduğunu belirterek sözlerini şöyle sonlandırdı : ”
” Günümüzde Çin işgalindeki Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar ve diğer Türk halkları 2.Göktürk Hakanı Uluğ İlteriş Kağan’ın Göktürk Türk hanedanını diriltmeden ve Türk Milletini özgürlüğüne kavuşturmadan önceki zor ve sıkıntılı halini yaşamaktadır. Çin işgal yönetiminin milyonlarca Uygur’u hapishanelere ve Çin tipi Nazi/Toplama kamplara hapsettiği, onları köle/İşçi olarak zorla çalıştırmaya zorladığı ve Uygur kadınlarının zürriyetlerini kesmek için zorla kısırlaştırmaya tabi tuttuğu, onların dini ve milli kimliklerini yasakladığı, kültürlerini, dillerini ve kimliklerini inkar ederek etnik Çinlisi olarak dönüştürmeye zorladığı bir dönemde bu keşfin yapılmış olması çok değerli ve önemlidir.” sözleri ile değerlendirdi.
Uluslararası Türk Akademisi (UTA) Başkanı Darkhan Kidirali’nin konu ile ilgili açıklamaları ve diğer uzmanların görüşlerine göre ; Bu yeni keşfedilen taş belgeler 7. yüzyıla tarihlenmiştir. Orhon Vadisinde bulunan en eski Mengu taşları şimdiye kadar 8. yüzyıla kadar uzanmaktaydı. Kutluk İlteriş Kağan MS 681-682 yıllarında tahta çıkmıştır. Bu taş belge ve diğer bulgular onun zamanına aittir. Yeni bulunan bu taşa kazınmış belgede(Taş Kitap’ta) Ulaşım( Nakliye) ünvanının kendisine daha sonra verildiği tahmin edilmektedir. Kutluğ İlteris’in belgede Adı “Kutlik” olarak geçmektedir. Taş kitabede 19 satır yazı bulunmaktadır. Bu yazıtların bir kısmı silinmiş olup, Türk Bilim adamları bunun 12 satırını okumayı başarmışlardır. Bu keşif, Uluslararası Türk Akademisi ve Moğol Bilimler Akademisi’nin ortaklaşa başardığı çok önemli bir araştırma projesi olmuştur.
BENZER HABERLER