Son Dakika
HÜSEYİN ÖZTÜRK
10 Aralık 1948 “İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin kabul edildiği gündür. Çin’in de imza koyduğu böyle bir günde, Doğu Türkistan’dan gelen haberler oldukça kötü.
Elbet Doğu Türkistanlılar kadar değil ama bu kardeşlerimizin uğradığı zulmü Türkiye’de de CHP uygulamıştı.
Eğer becerebilselerdi Türkiye de Doğu Türkistan’a dönecekti. Gerçi halen “yeni aktörlerle” aynı zihniyet devam ediyor.
O nedenle Doğu Türkistan’daki zalimlikler, doğal olarak insanın aklına CHP ve onlarla gizli veya açıktan iş birliği yapanları getiriyor.
Doğu Türkistanlı Müslümanları bizden daha iyi anlayan kimse olamaz ama İslam dünyasının da bu kadar “dengesiz umursamazlığı” cidden çok garip.
Ahiret gününe iman eden her Müslüman, bu ve benzeri zalimliklerin karşısında dimdik durup, iman ettiği Kur’an’ın muhatabı olarak elinden geleni yapmalı değil midir?
…………..
Evet, tıpkı CHP zihniyetinin Müslümanlara yaptığı ve yapmak istediği gibi Çinliler de yıllardır Doğu Türkistan’da işkence ve zulümlerini sürdürmekteler.
2015 yılının ilk gününden itibaren Doğu Türkistan’da resmi kurumlar, okullar ve iş yerlerinde namaz kılmaları yasaklanacakmış.
Namaz yasağı ile birlikte insanların üzerinde Müslüman olduğuna dair herhangi bir giysinin bulunması da yasaklar arasındaymış.
Malum bizde de CHP zihniyetini, maskeli veya maskesiz sürdürenler, aynı yasakları getirmişler veya “takmasanız da” olur demişlerdi.
Doğu Türkistan’ın durumu bizim gibi değil elbet. Onlar tüm dünya Müslümanlarının gözü önünde ciddi bir yalnızlık ve çaresizlik içindeler.
Oysa Çin’i besleyen İslam ülkeleri küçük bir es verseler, Çin hizaya gelmek zorunda kalır. İslam ülkeleri olmasın, Çin açlıktan geberir ve yine biz Müslümanlığımızın gereği yardım ederiz, onlar da Doğu Türkistan’ı ihya ederler.
………….
Her yanımız acı dolu. Bir tek Doğu Türkistan değil ki, neredeyse tüm Müslüman milletlerin başı, bizdeki gibi içlerindeki ve dışlarındaki münafıklarla başları dertte.
Doğu Türkistan’ın acil meselelerinden birisi, Tayland’daki mülteci kampında kalanların çaresizliklerine bir an önce çare olabilmektir.
Kamp şartlarının çok kötü olması, verilmekte olan yemeklerin gün geçtikçe azaltılması bir yana her gün Çin’e iade edilmek korkusu ile yaşamaktalar.
Çin’e iade edilmektense, ölümü göze aldıklarına dair haberler geliyor. Cumhurbaşkanımız Erdoğan ve Başbakanımız Davutoğlu’nun bu konuda çalışmalar yaptığını biliyoruz ama inşallah kısa sürede netice verir.
Sözü Doğu Türkistanlı şair Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu ile bitirelim.
Tanrı dağlarında rüzgâr
Ne der, fısıl fısıl şimdi?
Çin geçmişte kan dökendi
Değişti mi usul şimdi?
Badem gözler yine mi kan
Ağlar çisil çisil şimdi
Can evim DOĞU TÜRKİSTAN
Can pazarı asıl şimdi.
KAYNAK : Yeni Akit Gazetesi 12.12.2014
Etiketler: Çin » Dünya » Görüş Yorum » Gündem » Haber » kÖŞE YAZARLARI » Makale AnalizBENZER HABERLER